Tarih: 11.06.2012 10:42

Facebook Twitter Linked-in Whatsapp

Van'daki siyasi operasyon ve provakasyon!

Ahmet Kaya'yı memleketini sevdiği için hain ilan edip sürgünlerde ölümüne neden olanlar nefretle anılıyor şimdilerde.  Şimdide memleketini sevip hizmet peşinde koşanları hapsederek amaçlarına ulaşmayı hedefliyorlar.

Bu ülkede Kürtler en çok saf olmalarından dolayı kaybetti bütün haklarını. Kürtlerin saf oluşları sürekli yeni diktatörler doğurdu.

Baskıların giderek artığı, BDP'nin çalışmalarının illegal sayılıp, hemen her gün onlarca çalışanın tutuklandığı Türkiye'de önceki gün  BDP'nin Van seçilmişleri toptan tırpanlandı.

Halka yapılacak en büyük hakaretti yapılan operasyonlar gözaltı edilip; tutuklanan başkanlar.

Bu operasyonlar sadece BDP'ye özel artık. Çünkü onurlu bir Kürdün bir şehirde yönetimde bulunmasını hazmedemiyor mevcut sistemin zavallıları.

Aslında Bölge halkı artık yabancı değil bu operasyonlara. Ev baskınlarına,  karakollarda sabahlara kadar sorgulanmalara ve aşağılanmalara… 

 
İlk kez basılmıyor evler, ilk kez korkuyla uyanmıyor çocuklar, ilk kez kocalarının ardında yaşlı gözlerle bakmıyor kadınlar, yüreği yanık analar…

Artık BDP'de yönetici veya siyasetçi olmak bir suç. Peki BDP'ye gönül vermiş ve oy vermiş yaklaşık üç milyon insanda mı suçlu? Yöneticileri tutuklanan başkanları cezaevlerine yollanan BDP'liler ne yapsın şimdi.Ovada siyaset yapamıyorsanız seçtikleriniz neredeyse tamamıyla cezaevindeyse size başka bir yol mu işaret ediliyor diye düşünmeden edemiyorsunuz.

Bunun örneğini devlet kendi eliyle önceki gün deprem felaketinin yaşandığı Van'ın seçilmişlerini tutuklayarak tasdikledi. 

Sınama ve nabzın yoklanmasını Van'ın seçilmişlerini alarak denediler.

Sıradaki siyasi operasyon  Diyarbakır'da mı uygulacak?

7.2 ve 5.6 depremlerinin yaşandığı Van'da BDP'li Belediyelerin seçilmişlerini almak hangi aklın karıysa dün itibariyle zararla oturdu. Ve hükümetin deprem süresince yapmış olduğu hizmetleri dün resmen Vanlı gözünde çöpe gitti.

Dün yapılan operasyonlarda gözaltına alınan belediye başkanlarının çalışmalarını hazmedemediklerini ortaya koyan, hassasiyetlerden yoksun dar kafalılar AKP'yi zarara uğrattıklarının farkında bile olamadılar. 

Ne yaptılar bu başkanlar!

Hangi kapitalistin dümenine su taşıdılar? Hangi ihaleden çalıp çırptılar?  Hangi ihaleye fesat karıştırdılar? Hangi ihaleyi yakınlarına peşkeş çektiler? 

Bekir Kaya Van belediyesinin 220 milyonluk (trilyonluk) borçlu belediyesinin başına üç ay gecikmeli başladı. Üç ay boyunca çalınan çırpılan, hediye olup havada uçuşan milletin  paralarını, eşine dostuna akrabasına akranına akıtan AKP'li belediye başkanını bekledi. Kimse çıkmadı. "Bu paraları şuralara harcadık" diyen olmadı. 

220 milyon borç semer kaldı Kaya yönetimine…

Yani Vanlının yoluna kanalizasyonuna gidecek hizmetin parasını çalanlar çıkmadı ortaya…

Yine Bekir Kaya yönetime gelir gelmez peşkeş çekilen yüzlerce ihaleyi iptal edip; Van yararına yeniden yapmadı mı? Aradaki ihale bedeli farkları dudak uçuklatacak seviyedeydi. 

Deprem öncesi çalışmalarıyla halkın gönlüne taht kurup, hemen herkesin çoluk çocuk kadın erkek herkesin sevgilisi değimliydi. Mahalle gezilerinde "Bekir amca" söylemleriyle çocukların sevgilisi değimliydi o. 1 milyonluk kentin başkanı. Evi yıkılmasına rağmen otopark köşelerinde oturup yatan Bekir Kaya değimliydi. Depremzedenin çaresizliğine derman olmadığı için,  arabasında gizli saklı ağlayan değimliydi yüzsüz vekiller ortada yokken.

Ne oldu? Neden aldınız bu belediye başkanlarını söyleyin bilelim?… 

Hangi hizmeti bir yerlerinize battı, çalmadıkları millet parası mı?, peşkeş çekmedikleri paralar mı, yoksa her sokakta başlatılan çalışmalar mı battı bir yerlerinize diye sormadan edemiyor insan?

Siz Kürtlerin nefretini tetiklediniz dün!

Sizin bu kurnaz oyunlarınıza gelmeyecektir Kürtler…

Ya Murat Durmaz onun için ne diyeceğiz ne diyeceksiniz?

Özalp tarihinde görülmemiş hizmetlerle adını duyurmuştu… 

Evet! Çamurlu giysileriyle karşımızdaydı. Çalışmalarıyla Özalp'ın hatta Özalp'ta iskan politikaları için getirilen Karadenizlilerin bile gönlüne taht kurmadı mı? Çalışmalarıyla Karadenizli Lazları bile kendine hayran bırakmadı mı? 

Özalp tarihinde ilk kez gerçek hizmetlerle tanıştı. Öyle ki Murat Durmaz'ın çalışmaları Van'da bile konuşulur oldu. 

Tıpkı Van Belediyesi gibi Özalp'te borçlu bir belediyeyi devraldı. 

Üstelik 6 milyon borçla… 

Mevki ve konumlarını kötüye kullanmadı bu başkanlar. Oylarını aldıkları seçmene ihanet etmediler ve ayırım gözetmeden hizmette eşitlik ilkesinden kopmadan görevlerini ifa ettiler. . 

Katliamcı Mustafa Muğlalı kışlasının isminin değiştirilmesinde önemli role sahipti. Özapt'teki 33 Kurşun Anıtı ile de çok konuşulmuştu Murat Durmaz. 

Oda çalmadı, çırpmadı. İhalelerinde fesat yoktu, peşkeş çekmedi ihaleleri, aslında onun önceki gün Gaziantep'te gözaltına alınması bir kez daha bize daha doğruladı şu gerçeği: 

Türkiye'de hiçbir hizmet ve gerçek hizmet adamı cezasız kalmaz!

Ya ihsan Güler. 

Pos bıyıklı, sarı çizmeli, kış aylarında metrelerce yağan karın greyder operatörü, İhsan Güler İspiriz Dağlarında halkı için sarı çizmeler kuşanıp sırtında borular döşeyen başkan o değimliydi?

Hizmetin bedelini şimdi emniyette ve savcı önünde suçlama olarak almış bulunuyor. Ve böyle bir fedakar başkan nihayetinde ceza evinde. Vatana millete hayırlı olsun!

Sadece Van'da yıllardır çalınan çırpınan trilyonlarca paranın 68 dosyası 2 senedir Van savcılarının önünde bekliyor. Tık yok.

Vatandaşın kapısına gidecek yol, alt yapı, kanalizasyon parasını çalıp akrabalarına yedirenler; Hükümet Partisine mensup oldukları için görmezden gelinirken çok saygın yargı mensupları tarafından (!) 

BDP'li belediyelerin çalışmalarının bu kadar göze batması size de manidar gelmiyor mu?

Evet netice itibariyle yapılan operasyonlar bu ülkede siyaset yapma hakkının Kürde yasak olduğunu ortaya koymuştur. 

Nihayetinde büyük oyunun küçük bir parçası sergilendi Pazar günü Van'da. Van Belediye Başkanı Sayın Bekir Kaya ve diğer BDP'li üst düzey yöneticiler tutuklandı. Belki yarın Van sokakları karıştığında şöyle diyecekler Bölücü provakatörler iş başında Van'da. 

Asıl provokasyonu kim yapıyor. Çok iyi biliyor demokrat Türkiye kamuoyu ve Kürtler! 

Netice olarak siyasi iktidarın askeri ve siyasi operasyonlarla Kürtleri masada zayıflatıp; masaya öyle oturmak olduğu aşikârdır.  

— HABER SONU —