MEHMET BİLİCİ YAZDI..
AKIP GİDEN, ZAMAN MI? HAYAT MI?
Dostlar; Sakın aklınızdan çıkarmayın ne kadar yaşlı olursanız olun, yaşamış olduğumuz bugün, bir
daha hiç olmayacağımız kadar genç olduğumuz bir gündür. O sebeple hızla geçip giden hayatın
farkına varıp kıymetini bilelim.
Ömür serüvenimizde akıp giden zaman mı? yoksa hayat mı? diye düşündüm. Tabi ki hayat!!!
Belki de bize en adaletli verilen şey olan zaman. Hepimiz için bir gün 24 saat,
hepimiz için bir hafta 7 gün. Bu 24 saati, bir haftayı nasıl yaşadığımız ise,
aramızdaki farkları oluşturan mihenk taşları .
Zamanın geçtiğini sanırken, geçenin, arkada bırakılanın, aslında
hayatlarımız olduğunu unutmadan yaşamak gerekmez mi?
Bu ana gelene kadar, iyi kötü ne yaşadıysak yaşayalım, hala bizi mutsuz eden
şeyleri değiştirebilmek için bugüne ve yarına sahibiz.
Öyleyse, bir silkelenip, kendi değerlerimizle, hayallerimize, hedeflerimize ulaşıp
mutlu olmak için zamanımızı iyi değerlendirmek en doğrusu sanırım.
Kaldı ki; her geçen zamanla aslında daha avantajlı hale geliyoruz.
Yaşanmışlıklardan elde edilen tecrübelerimiz, maddi/manevi birikimlerimiz var.
En önemlisi, biriktirdiğimiz insanlar var. Daha ne olsun…
O zaman, geçmişten sadece edindiğimiz tecrübeleri yanımıza alıp, bizi ne mutlu
edecekse ona zamanımızı harcayalım derim.
Corona günleriyle birlikte önemini bir çok insan tarafından yitirmiş olan veya dünyalıklara tercih
edilen hayat, bir kez daha her şeyden daha önemli olduğunu altını çize çize beyinlere kazıdı. Aksini
iddia edecek bir yiğit varsa buyursun eskisi gibi yaşasın. Hayatını hiçe sayıp paranın kölesi olsun.
Toprağın, betonun, binanın, servetin bekçisi olsun. Unutmayın ki filmin sonunda hepimiz toprak
sahibi oluyoruz. Bize bu süreç zarfında gösterilen küçük bir fragmandan başka bir şey değildi.
1 Mayıs Cuma günü dünürüm H.Muhsin SAĞDİNÇ’ in kalp yetmezliği neticesinde kaybettik. Korona
günlerinin bizler için çok değerli olan taziye ve acıyı paylaşma kültürümüzü dahi yok ettiğini üzülerek
yaşadık. SAĞDİNÇ ailesinin tüm bireylerine başsağlığı diliyorum.