YYÜ rektörü Peyami Battal gazetemize yaptığı açıklamalarda Cumhurbaşkanının kendisini yeniden YYÜ’ye rektör olarak ataması durumunda Türkiye Üniversiteleri arasında 33.sırada bulunan YYÜ’yü ilk 10’a sokacağını söyledi.
Projelerinin neler olduğu hakkında önemli değerlendirmelerde bulunan Prof.Dr.Peyami Battal; “Üniversitemizin üstlenmiş olduğu vizyon itibari ile bizlerde dört yıldır bu vizyonu gerçekleştirme noktasında çaba sarf ediyoruz.Üniversitemiz depremden çıkmış olmasına rağmen depremi fırsata dönüştürdük.Depremden çok güçlü çıktık. Fakat biz depremde sadece fiziksel mekânlarla baş etmeye çalışmadık. Aynı zamanda üniversitemizin bilimsel eğitim öğretim altı yapısını da güçlü bir şekilde tesis etmeye çalıştık.2013 verilerine göre Türkiye’deki 180 üniversite içerisinde 33.sırada devlet üniversiteleri içerisinde de 23.sırada olduğumuzu ortaya koymuş bulunuyoruz. Deprem ile baş ederken bilimsel alt yapımızı da çok güçlü ve iyi bir şekilde geliştirerek araştırmacı potansiyelimizin gücünü ortaya koymak suretiyle üniversitemizin bilimsel açıdan iyi bir noktada olduğunun altını çizerek vurgulamak istiyorum” dedi.
‘Atanırsam üniversiteyi ilk 10.sıraya çekmeye çalışacağım’
Cumhurbaşkanı tarafından atanması durumunda çeşitli projeleri hayata geçirmek suretiyle YYÜ’yü ilk 10.sıraya taşıyacağını belirten Battal şunları söyledi;” Bundan sonraki hedefimiz 33. sıradaki yerimizi daha ön sıralara çekmektir. Bunu ben son seçim sürecinde hedef olarak koydum. Atanırsam üniversiteyi ilk 10.sıraya çekmeye çalışacağım. İlk 10.sıraya çekme projemiz ifade edildiği zaman basitmiş gibi geliyor ama onun ağırlığının farkındayız. Üniversitemiz gerek araştırmacı potansiyeli gerekse araştırma alt yapı potansiyeli açısından alet, ekipman açısından dikkate alındığı zaman çok güçlü bir potansiyele sahip olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla biz kendimizi etkin bir şekilde hareket geçirdiğimiz zaman inşallah hedeflediğimiz noktaya doğru rahatlıkla ilerleyeceğiz. Çünkü üniversitemizin gerek akademik gerekse idari personelini iyi tanıyorum. Öğrencilerimi tek tek tanımam mümkün değil ama öğrencilerimizle gerek yapısal olarak gerek gayret olarak yakın ilişki içerisinde olduğumuz için sosyal medya ve telefon ile görüşmek suretiyle onları da bildiğimiz için üniversiteleri oluşturan üç saç ayağı olan akademik personel, idari personel, öğrencilerimizle beraber üniversitemizi çok iyi bir noktaya doğru taşıyacağımıza inanıyorum”
‘İlk 10’a girmek için üniversitelerin potansiyel ve bilimsel duruşu değişik kategorilerde değerlendiriliyor’
YYÜ’nün Türkiye’deki üniversiteler arasında ilk 10’a girebilmesi için bazı durumların varlığının gerekli olduğunu söyleyen Battal ; “İlk 10 sıraya girebilmek için üniversitelerin potansiyeli ve bilimsel duruşu artık eskisi gibi sadece bir noktada değerlendirilmiyor. Değişik kategorilerde değerlendiriliyor. Uluslar arası kabul gören dergilerde makale yayınlanması lazım. Bu makalelerin aynı şekilde atıf alması gerekiyor. Makalelerin atıfla beraber patent alması lazım. Proje desteği almamız gerekiyor. Gerek TÜBİTAK’tan gerekse yurt dışından destek almamız lazım. Alınan ödüller önemlidir. Mezun ettiğimiz öğrencilerin çalıştığı kurumlar önemlidir. Çalıştığı kurumlardaki üstlenmiş olduğu misyon önemlidir. Öğrencilerimizin projeleri önemlidir. Sanayi ile ilişkilerimiz önemlidir. Teknokent üzerinden santez projeleri dahil olmak üzere sanayi ile ilişkilerimiz oldukça önemlidir. Dolayısıyla artık üniversitenin bahsettiğimiz ön sıralara bilimsel açıdan çekilebilmesi için birçok alt yapının güçlü olması gerekir. Bu alt yapıları büyük oranda depremle beraber tamamlamış olduk. ” ifadelerini kullandı.
“Bilimsel araştırma projeleri başkanlığımızda şuan itibariyle yapmış olduğumuz çalışmalara baktığımızda Türkiye’nin en iyi üniversitelerinden biriyiz”
Bilimsel araştırma projelerimizle birlikte yurtdışına bilimsel toplantılara katılmaları amacıyla 400’ün üzerinde araştırma görevlisi gönderdiklerini söyleyen Rektör Battal, “Orada proje destek açısından bilimsel araştırma projelerimiz oldukça etkin bir destek sunmaktadır. Hem hızlı proje desteği hemde online sistemi olarak projeleri destekliyoruz. Aynı konu itibar ile önümüzdeki dönemde bilim adamlarımızın dil potansiyelini güçlü hale getirmek için belki YÖK ile birlikte eş zamanlı çalışarak çerçeve yönetmenliğinde araştırma projelerine ilişkin bazı maddeleri değiştirmek suretiyle üniversitemizin potansiyelini öğretim üyelerini dil potansiyelini geliştirmek için yeni bir proje hedefliyoruz” şeklinde konuştu
“6 ay pratik dil kursu vermeyi hedefliyoruz”
6 ay pratik dil kursu vermeyi hedeflediklerini söyleyen son olarak şu ifadeleri kullandı, “Ücretleri de mevzuatı olumlu hale getirdiğimizde bilimsel araştırma projeleri çerçevesinde vereceğiz.6 ay dil kursu verdikten sonra bir sınava tabi tutup daha sonra yurt dışına belli bir süreliğine göndereceğimiz öğretim üyelerini oradaki kurs ücretlerin yine mevzuatı uygun hale getirdikten sonra ödemek suretiyle öğretim üyelerimizin dil kabiliyetlerini daha iyi geliştirmemiz gerekiyor. Çünkü artık uluslar arası arena da kendimizi hissettirebilmemiz için bu önemli bir adımdır.Zaten yurt dışından almış olduğumuz öğrenci sayımızı artırdığımız.baktığımız zamanda bu depram sonrasında atmış olduğumuz önemli adımlardan biri de oldur.Biz sadece depremde fiziki mekanla baş etmek yerine aynı zamanda üniversitemizin bütün yönleri ile de bilimsel eğitim öğretim ile alanda geliştirildiğini görüyoruz.Bunlardan bir tanesi de yurt dışından almış olduğumuz öğrenci sayılarında artık 800 ün üzerine çıkmış durumda
İlk 10 girebilmemiz için alt yapımızı geliştirdiğimiz en önemli noktalardan bir tanesine teknokentimizdir.Teknokentler üniversiteler için çok önemlidir.Özellikle bizin ölçeğimizdeki yani belli bir ölçeğin üzerine çıkmış olan üniversiteler için çok önemlidir.Sanayi ile ilişki açısından önemlidir.öğretim üyeleri ile sanayi arasındaki ilişkilerin düzgün kurulması için önemlidir.Yine öğretim üyelerinin şirket kurarak bu bir puandır ilk 10 girilmesi için önemlidir.Şirket kurup bu şirketi çalıştırma açısından önemli bir unsurdur.Bunu da artık tamamladık.Şuan itibariyle öğretim üyelerimiz müracaatlarını tamamladılar.Şirket kurdular ve teknokente yerini aldılar.Kaldı ki son dönemdeki santez projeleri ile şehir ile ilişkilerimiz çok doğru bir noktaya geldi.Artık sadece bizim organize sanayi bölgemiz değil il dışından da sanayiciler bizim öğretim üyelerimiz arayarak yapmış oldukları çalışmalarla görüşmek istiyorlar.öğretim üyemiz bir fabrikaya davet edildi.Üniversitemiz sanayi ile ilişkilerde çok doğru bir noktaya gelmiş durumdadır.öğrenci projeleri de ilk 10 a girmede çok önemlidir.Bu konuda çok ciddi adımlar attık.100 öğrencimizin projelerinin TUBİTAK tarafından desteklenmesini bekliyoruz.Laboratuarımız etkin bir hale getirildi.Makale yazabilmek için teknik düzeyde çeviri gereklidir.Dolayısıya bizler bunun için çeviri merkezleri kurduk.Doyısıyla makalelerin yurt dışında yayınlanmasını daha kolay hale getirdik”
İlyas Akkoş/VAN OLAY
