YÜZ YÜZE…!

Yerelde 14 yıllık bir iktidar gücünü temsil ettiklerini söyleyenler bunu iyi görmeli ve kabullenmeliler.

VAN 19.08.2015 11:22:29 0
 YÜZ YÜZE…!
Tarih: 01.01.0001 00:00
 YÜZ YÜZE…!

Toplumsal değişim ve dönüşümlere bakıldığında ikna yöntemlerinin rolünün çok büyük olduğunu görürüsünüz. Toplumun sanal âlem dedikleri şeyle ve yazılı-görsel basın aracılığıyla oluşturulan algı yöntemiyle yönlendirilmek istenir, oysa ideolojik yapılanma bununla birlikte asıl olanı da yapar "yüz yüze görüşme."

Yapılan bu işe ve oluşturulan algıya itiraz edenler aynı yöntemle karşılık vermek yerine sadece uzaktan kumandalı "twitter-facebook" üzerinden etki etmeye çalışırlarsa başarılı olamazlar. Çünkü işin doğallığında en etkili araç "yüz yüze" görüşmedir.

İdeolojik yapılanmanın hedefe oturttuğu kişi kurum ve siyasal hareket kim olursa olsun oluşturulan algıyla derdest edilebilmektedir. Oysa büyük çoğunluğun sadece beladan uzak olma adına sessizliği tercih etmesi uzaklaşılmak istenilen belanın her gün büyüyerek her alana sirayet ettiğini görmektedir.

Özellikle yerelde, İdeolojik yapılanmaların propagandasına cevabı sadece ulusal medya ya da Twitter üzerinden vermek sorunu çözmedi, bırakalım çözmeyi halkı daha da fazla umutsuzlandırdı. Toplumsal beklentilere cevap vermek yerine yenilen yemekler verilen ziyafetleri paylaşmakla sonuca gitmeye çalışanlar dün yanıldıkları gibi bu günde yarında yanılacaklardır.

Yerelde 14 yıllık bir iktidar gücünü temsil ettiklerini söyleyenler bunu iyi görmeli ve kabullenmeliler. İdeolojik yapılaşmanın etkin olduğu il ve ilçelerde hizmet siyaseti söylemlerine yer veren gazetelerin ve televizyonların yetersizliği hatta olmayışı yapılanları yapılması gerekenleri topluma ulaştırmada toplumu ikna etmede etkisiz kalmasına yol açmaktadır.

Bundan mahrumsunuz önemsemediniz, bari bölgenin en etkili yöntemi olan yüz yüze iletişimi uygulayın, bu bölgenin de en güçlü silahı olduğunu görün. Halka terörle mücadele ile çözüm sürecinin ayrı ayrı şeyler olduğunu bizzat yanına giderek anlatın. Bunu sadece sorun olarak görüp, "twitter-facebook" üzerinden paylaşımda bulunmak sorunu çözmüyor.

Sanal âlemde fotoğraflar paylaşarak, güçlü hükümetin yereldeki temsilcisi olarak sorunları çözmeye çalışmak veya çalışıyor göstermek realiteyi değiştirmiyor. Ayrıca sorun çözücü olarak ortaya çıkanları sorunları çözmek yerine feveran edebilirler mi?...

Oysa toplumda en fazla feveran edenler kimdir diye baktığımızda, sorunları çözmek için çözüm noktasında olanlar olduğunu görüyoruz. Sadece tenkit ederek, yanlışa işaret ederek, yetinmek sorumluluk sahibi insana yaraşmaz, yanlışa işaretle birlikte çözüm üretmek de mesuliyet sahibi insanın yapabileceği bir iştir.

Sorun çözücü noktada olan birinin sorunlardan feveran etmesi işin kolaycılığıdır dertlenen ben sorun çözmek için varım diyerek ortaya çıkan birinin bunu yapması ne siyaseten ne de ahlaken etik değildir.

Siyaset alanı toplumsal alandaki şartlara göre şekillenen pasif bir alan olmayıp, demokratik siyasetin izin verdiği ölçüde toplumsal alana müdahalede bulunarak onu yönlendiren aktif bir alandır. Bu alanı kullananlar sonuca çok rahat ulaşabilmektedirler. Bir taraftan iktidarın desteği, sanal âlemin kolaycılığı diğer tarafta insanların yanlarına kadar sokularak yüz yüze konuşmalar. Burada sanırım hangisi başarırı sorusunu sormak saçma olur.

Bu iki alan arasındaki etkileşim, siyasi hayatta gerçekleşen büyük çaplı değişimleri; başka bir ifadeyle, yapısal dönüşümleri tespit etmede kritik bir rol oynamaktadır. Türkiye yeniden seçim sathına girdi. Bir an evvel sanal âlemden uzaklaşıp vatandaşın içine girilmeli.

Varoşlardaki fakir fukaralarla irtibata geçilmeli, yaşanan süreçte mağdur olan insanların yaralarına derman olunmalı bölge insanına güven verilmeli. Gerçi söylediklerimiz bir kulaktan girip diğer kulaktan çıkacaktır, çünkü sanal âlemin rahatlığı sahada olmak istemeyenlerin rahatlığıdır sahaya inerek yüz yüze görüşmek biraz risklidir, risksiz başarıya ulaşmayı bekliyorsunuz kusura bakmayın yine yaya kalacaksınız.

Nasihatlerin musibetlerden evla olması dileğiyle.