Ülkede ve özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaşanan çatışma ortamının son bulması amacıyla ortak bir basın açıklaması yapan Van’daki İslami Sivil Toplum Kuruluşları, “Her geçen gün bu saldırıların devam ettiğini bu şiddetin kendileri dahil hiç kimseye fayda sağlamayacağını vuku bulan maddi ve manevi şiddetin, 80 milyonluk bu topraklardaki kardeşliğimize yönelik olduğunu, STK’lar olarak da sağ duyumuzu koruyacağımızı ancak bütün iç ve dış mihraplara karşı sesimizi yükselteceğimizi herkesin bilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandılar. “ZULMÜN RENGİ, DİNİ, DİLİ, IRKI OLMAZ” Yaşanan çatışma ortamının ülkemizdeki huzur ve istikrar ortamına, demokrasiye, kardeşliğe ve dini değerlere yönelik bir saldırı olduğunu belirten Sivil Toplum Kuruluşları, “Ülkemizdeki huzur ve istikrar ortamına, demokrasimize, kardeşliğimize ve dini değerlerimize yönelik saldırıların hem ülke dışında, hem de ülke içinde arttırıldığı hepimizin takip ettiği bir konudur. Bu kutsal toprakların üzerinde yaşayan her bir canın maddi ve manevi katkılarıyla binbir zorluklarla yapılan camilerimiz, eğitim yuvalarımız, köprülerimiz ile dinimizin yegane kitabı olan Kur’an-ı Kerim’i doğrudan hedef alınıyor. Bunlarla kalmayıp kendi düşüncelerini benimsemeyenlere hayat hakkı tanımamaktadırlar. Bu barbarca tutumları karşısında bizlerde hem burada hem de sahada mağdur, mazlum ve haksızlığa uğrayanların sesi olacağız ve sesleri olmaya devam edeceğiz. Ülkemiz üzerinde farklı yasakları olan tüm dünya ülkeleri ve ülkemize zarar vermeye çalışan her kişi, her grup ya da her örgüt şunu bilsin ki, zulmün, baskının, merhametsizliğin dili, dini, rengi, ırkı olmaz” ifadelerini kullandılar.
Yapılan açıklamada, “Bütün bu baskıcı olaylar başka söyleyecek bir sözü olmayanların başvurduğu bir metottur. Bu durum karşısında güzel ülkemizin özellikle de bu güzel bölgesi içinde yaşan güzel insanlarıyla birlikte Allah’ın izniyle artık söyleyecek sözü olan, huzur ve güvenliği ön planda tutan insanlarımızla renklenecektir. Vatandaşlarımızın can güvenliğini sağlamak, elbette ki devletimizin ve onun güvenlik güçlerinin temel görevidir. Ancak herkes şunu bilsin ki; ülkemizin topraklarına, İslâm’ın sembollerine 13 asırdır ezan sesinin dinmediği mabetlerine, İslâm’ın en büyük eğitim yuvalarından olan medreselere yönelik saldırılar, bizi yıldırmayacak. Aksine bizleri daha da birbirimize bağlayacaktır. Bize düşen görev bu ayrımcılık ve bölücülük karşısında sesimizi yükseltmek ve bu olaylara prim vermeyeceğimizi, bin yıllık kardeşliğimizi kimsenin bozamayacağını haykırmaktır. Ülkemizde yasak dışı faaliyet gösteren işlevi, amacı, hareket noktası kim olursa olsun ve onların başı olarak kullanan uluslararası şebekeler kim olursa olsun çok iyi bilsinler ki; bizler bu topraklarda var oldukça, onlar kirli emellerine asla ulaşamayacaktır. Biz hep birlikte büyük ve parlak bir geleceğe doğru ilerleyeceğiz. İnananlar kazanacak, kardeşlik kazanacak, biz Allah’ın izniyle ülke olarak kazanacağız. STK’lar olarak diliyoruz ki; bireysel özgürlüklere ve birlikte yaşama iradesine EVET, her türlü iç ve dış teröre ve bölücülüğe sonuna kadar HAYIR” ifadelerini kullandılar.
