'Van, içinden balıkların geçtiği mucizevi bir şehir'

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, gazetemize yaptığı açıklamada, bu yıl İnci Kefali (Van Balığı) av yasağı boyunca koruma çalışmalarının son derece etkili olduğuna işa

VAN 25.07.2018 10:48:28 0
Tarih: 01.01.0001 00:00
 

Dr.Öğretim Üyesi Akkuş, başarılı çalışmaların sonucunu da teknelerle çıktıkları ilk balık denetiminde farkettiklerini, bunun yanında Akköprü Deresinde bile zıplayan balıkların görüldüğünü belirterek; “Tekneyle ilk balık turumuzda balıkçıların avladığı balıkların boyunun 20 cm'yi geçtiğini gördük. Daha önce 20 – 22 balık 1 kilogram geliyorken, şimdi 5 – 6 balık 1 kilogram geliyor. Bununla birlikte bu yıl Akköprü Deresinden zıplayarak geçen balıkları izleme şansımız oldu. Dünyada başka bir il yoktur ki şehrin merkezinden balıkların zıplayarak göç ettiği görülsün. Van, bu güzelliğin yaşandığı mucizevi bir şehirdir. Koruma çalışmalarını bu yıl ki sıklıkla devam ettirebilirsek, bunu kurumsallaştırırsak, her geçen yıl şehrin merkezinden, Akköprü Deresinden göç eden balıkların sayısının arttığını göreceğiz” dedi.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr.Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, av yasağı 15 Temmuz tarihinde sona eren Van Balığı ve koruma faaliyetlerine ilişkin gazetemize açıklamalarda bulundu.

 

3 ÖNEMLİ AŞAMA
Koruma çalışmalarında 3 önemli aşama olduğundan söz eden Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, “Birincisi balığı gölden avlattırmayacağız. İkincisi; balığı taşıttırmayacağız. Üçüncüsü ise balık taşınıp öyle ya da böyle şehir merkezine girdiği zaman buralarda sattırmayacağız. Dolayısıyla sadece bir kurumun değil, birden fazla kurumun organize bir şekilde çalışması gereken bir koruma faaliyetinden söz ediyoruz. Kurumlar arasında bu koordinasyonu sağlamak bazen zor olabiliyor. Çünkü bazen bir kurum işi çok sıkı tutarken, bir kurum işi aksattığı zaman koruma çalışmalarında maalesef başarı elde etmeniz güçleşiyor. Fakat, Van Gölü'ndeki koruma çalışmalarını özetleyecek olursak, çok başarılı bir koruma çalışması faaliyeti yürütüldüğünü söyleyebiliriz. Öncelikle Jandarma, dere ağızlarında çok güzel önlemler aldı. Bazı noktalarda tarihinde görülmemiş bir koruma faaliyeti söz konusu oldu. Bunun yanında Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü'nün ve zabıtanın vermiş olduğu destekle de, koruma faaliyetindeki başarı oranı yükseldi.” şeklinde konuştu.

 

 

“ZABITA EKİPLERİ, BAŞARILI BİR SINAV VERDİ”
Van Balığı av yasağının uygulandığı 15 Nisan – 15 Temmuz tarihleri arasında bu yıl koruma çalışmalarının, önceki yıllara göre çok daha etkin olduğunu anlatan Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, zabıta ekiplerinin de başarılı bir sınav verdiğinden söz etti.
Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, şunları söyledi; “Van Büyükşehir Belediyesi Zabıta Ekipleri ile Erciş ve Tuşba İlçe Belediyeleri zabıta ekipleri, av yasağı sezonunda başarılı bir sınav verdiler. Her yıl Nisan ve Temmuz ayları arasında Van Gölü etrafında, İnci Kefali üreme göçünden dolayı büyük bir heyecan ve büyük bir koşuşturmaca yaşanıyor. Bu koşuşturmacanın temel sebebi ise, Van Gölü'nde yaşayan İnci Kefalleri, üremek için sürüler halinde derelere göç ediyor ve burada kaçak avcıların hedefi oluyor. Bu nedenle bölgemizde her yıl Nisan ve Temmuz ayları arasında büyük bir koruma faaliyeti yürütülüyor. Tabi sadece Jandarma'nın dere ağızlarında yaptığı koruma faaliyetleri ile yetinmemek lazım, bir de balığı şehir merkezinde sattırmamak gerekiyor. Bu noktada Van Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürlüğü, Tuşba Zabıta Müdürlüğü ve Erciş Zabıta Müdürlüğü de önemli işler yaptı. Özellikle Van Büyükşehir Belediyesi Zabıta Ekipleri, Van merkezde üreme dönemi öncesinde yapmış oldukları faaliyetleri ile birlikte gerekli uyarılarda bulundular. Van Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürümüz Osman Sevinç Başkanlığında, üreme dönemi öncesi yapmış olduğumuz koordinasyon toplantısında bütün önlemler teker teker belirlendi. Ve üreme dönemi öncesi belirlenen bu tedbirlerin hepsi, yasak dönemi boyunca Van merkezde uygulandı. Merkezdeki satış yapan yerler, fırınlar, ara sokaklar sürekli denetlendi. Mahalle pazarlarında denetleme yapıldı, görüldüğü yerde balıklara el konuldu. Tabiki bu, Van merkezde hiç balık satılmadı anlamına gelmez, çünkü kocaman bir şehir ve bunun her noktasını her an denetlemek mümkün değildir. Ancak merkezde balık satışı en asgari düzeye düşürüldü. Bu manada Büyükşehir Zabıta ekiplerine ve Zabıta Müdürü Osman Sevinç'e teşekkür ediyorum.”
Erciş Zabıta Ekiplerinin koruma faaliyetlerine katkısına da değinen Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, şöyle devam etti; “Yine diğer bir önemli nokta Erciş. Çünkü kaçak balıkçılığın yoğun olarak yapıldığı yerlerden biri bu ilçemiz. Ancak bu yıl Erciş Zabıta Müdürümüz Fatih Tarık başta olmak üzere, bütün zabıta ekipleri gayretli bir mücadele verdiler balığı korumak adına. Her aradığımızda kaçak satışa müdahale ettiler. Van merkezde olduğu gibi Erciş merkezde de hiç balık satılmadı demek mümkün değil, ancak burada da zabıtanın çabasıyla satılan balık miktarı en aza indirildi. Tabi bu bir kültür meselesi. Çünkü yüz yıllar boyunca bölgede alışıla gelen yanlış adetler olabiliyor. Dolayısıyla bunları değiştirmek de kolay olmuyor. Bu nedenle bu koruma faaliyetlerinin bir yıl değil, uzun yıllar boyunca yapılması, her geçen yıl kaçak avcılık yapanların sayısını azaltacak. Ve git gide halkta, toplumda buna ait bir bilinçlenme, bir sahiplenmenin olduğunu göreceğiz. Bu konuda suçu hiçbir zaman başkasına da atmamamız lazım. Van merkezde, Erciş'te üreme döneminde balık satılıyorsa bunun sorumlusu ilk önce benim diyeceğiz. Bu noktada ilk önce kendimizin harekete geçmesi lazım.”
Tuşba Belediyesi Zabıta ekiplerinin de balığı korumak adına gayretli çalıştığını belirten Akkuş; “Tuşba Belediyesi Zabıta Müdürümüz Ali Bayram ve ekibi de balıkları korumak adına gerektiğinde nöbet tuttular. Fedakarca çalışmalarına şahitlik ettim. Bunun yanında yine balığın korunması konusunda gayretli çalışan kurumlardan birisi de Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü oldu. Özellikle bu yıl kekliklerin korunması yönünde sık sık çalışmalarına şahit olduğumuz bu müdürlük, her aradığımızda aksaklık olan noktalara müdahale etti. Bu nedenle bu teşekkürü hak eden insanlar birisi de Kurumun Sayın Müdürü Yunus Bakıcı'dır. Dolayısıyla balığın korunmasında bütün emeği geçenlere çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

 

“BALIĞA SAHİP ÇIKMAZSAK YOK OLACAK”
Dünyada her 13 dakikada bir canlı türünün yok olduğundan, İnci Kefaline sahip çıkılmaması durumunda bu balığın da bu kervana katılabileceği ihtimalinden söz eden Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş; “Dolayısıyla Van Gölü etrafında yaşayan insanlar olarak hepimizin bu balığa sahip çıkması vicdani bir sorumluluktur. Van Gölü 600 bin yıl yaşında ve İnci Kefali 600 bin yıldır bu kutsal yolculuğu gerçekleştiriyor. 600 bin yıl boyunca buradan, bu bölgeden, ismini bile hatırlamadığımız nice uygarlıklar gelip geçti. Fakat hiç birisi İnci Kefalini yok etmedi. Şayet bizler bugün bu balığa sahip çıkmazsak, İnci Kefali'nin yok olması kaçınılmaz bir durumdur. Bugün dünyada her 13 dakikada bir canlı türü yok oluyor. Eğer İnci Kefaline sahip çıkmazsak, 13 dakikada yok olan canlı türleri arasına İnci Kefali de eklenecek. Geçmişte bu bölgeye seyahat eden seyyahların seyahatnamelerini okuduğumuz zaman Van Gölü'nün etrafının büyük ormanlarla kaplı olduğunu görürüz. Fakat bugün bu ormanlardan bir eser yok. Niye, çünkü hiç birisine sahip çıkamamışız. İşte, İnci Kefali'ne de sahip çıkmazsak, Van Gölü etrafında yok olan devasa ormanlar gibi İnci Kefali de yok olacaktır. Biz İnci kefaline sahip çıkmazsak, bazı yok olan balıklar gibi İnci Kefali de yok olacaktır. Bu nedenle koruma çalışmaları çok çok uzun soluklu olmalıdır. Sadece bir sene değil, gelecek yıllarda da bu sıklıkla devam etmelidir. Önümüzdeki üreme döneminde de bu koruma mücadelelerinin artarak devam etmesini diliyoruz. Bu mücadele sürekli olan bir mücadele olmalıdır. İnci kefali 600 bin yıldır bu gölde var ve bu göçü sürdürüyor. Bizler bu koruma çalışmalarındaki sıklığı, bu  koruma çalışmalarındaki ciddiyeti artık kurumsal bir hale getirmemiz gerekiyor. Yani bu sene koruma çalışması çok sıkı, önümüzdeki iki – üç yıl çok aksaklıklar olursa koruma çalışmalarında başarıdan söz etmemiz mümkün olamaz.” ifadelerini kullandı.

 

“VAN MUCİZE BİR ŞEHİR”
Van'ın, balığıyla birlikte mucizevi bir şehir olduğundan söz eden Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr.Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, şöyle konuştu; “Bu yıl koruma çalışmalarının etkin bir şekilde yürütülmesi ile beraber, Van'ın içerisinden akan Akköprü deresinde de balıkları gördük. Dünyada, içinden balıkların zıplayarak göç ettiği başka bir şehir var mıdır diye bir soru sorsak, sanırım yoktur. Evet, dünyada içinden balıkların zıplayarak göç ettiği bir başka şehir yoktur. İşte Van, balıkların içinden zıplayarak göç ettiği mucizevi bir şehir. Bu yıl koruma çalışmalarının iyi yürütülmesi sonucunda, hepimiz Van merkezde zıplayan balıkları gördük. Eğer biz seneye de bu şekilde koruma faaliyetlerini yürütebilirsek, her geçen yıl Van şehir merkezinde zıplayan balıkların sayısının arttığını göreceğiz. Her geçen yıl bunu izleyen insanların sayısının arttığını göreceğiz.”

 

 

“İLK DENETİMLERDE FARKI GÖRDÜK”
Balığın korunması konusunda geçen seneye oranla başarı oranının bu yıl yüzde 70 oranında arttığını da ifade eden Dr.Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, açıklamalarını şu şekilde tamamladı; “Av yasağının sona ermesinin ardından balıkçılarla çıktığımız ilk kontrollerde sezonun iyi geçtiğini hemen farkettik. Balıkçıların yakaladığı balıklar arasında boyutları artık 21-22 hatta 23 cm. olan balıklar var. Bu da koruma çalışmalarının çok başarılı geçtiğinin, üremek için dereye giren balıkların bir çoğunun sorunsuz olarak geri döndüğünün göstergesidir. Geçmiş yıllarda 20 – 21 tane inci kefali 1 kg. gelirken, bugün 5 – 6 balığın 1 kilogram geldiğini görüyoruz. İşte bu, 20 yıllık bir mücadelenin eseridir. Bu noktada koruma çalışmalarını başlatan, hayatını adeta İnci Kefaline adayan Prof. Dr. Mustafa Sarı'yı unutmamamız gerekir. Sayın Sarı'nın, koruma çalışmalarını başlattığı zaman 20 – 21 tanesi 1 kilo gelen balığın bugün 5 – 6 tanesi 1 kilo geliyorsa, bunun adı başarıdır.” 
Özel Haber: Umut TARHAN

Kaynak: (Prestij Haber Merkezi) - Prestij Haber Merkezi