“UZAK DURALIM“

Bu yıl Ramazan ayının yine sıcak aylara denk gelmesi oruç tutanları hayli zorlayacağa benziyor. Bu nedenle çok fazla güneş altında kalmamalı ve belli saatlerde dışarı çıkmamalı uyarısı yapılıyor. Bununla beraber sahur ve iftarda yenilen yiyeceklerin de oldukça önemli olduğuna dikkat çekiliyor. Ramazanda nasıl beslenmeli, nelere dikkat edilmeli? sorumuzu cevaplayan Tüketiciler Derneği (TÜDER) Gıda Komisyonu Başkanı ve aynı zamanda beslenme uzmanı Ayşe Cengiz önemli uyarılarda bulundu.

'KAMPANYALI GIDA  ÜRÜNLERİNE DİKKAT !..'
"Ramazana girerken çoğu ailede aşırı gıda alış verişleri başlar" diyen Cengiz. "Gıda alışlarınızda stok alışkanlığından vazgeçiniz"dedi.
Gıda alış-veriş öncesi mutlaka bir ihtiyaç listesi hazırlanması gerektiğine dikkat çeken Cengiz, şöyle dedi:
"Dayanıklı gıdaları (şeker, çay, yağ, kurubaklagil, un, pirinç, bulgur..vb gibi) haftalık tüketimiz kadar satın alım yapınız. Dayanıksız sebze- meyve alış -verişlerinizi mümkünse hafta da iki kez ihtiyacınız kadar satın alın. Aynı marka ve aynı amaç için kullanılacak gıdalar için piyasa araştırması yapın. Bu dönemde kampanyalı gıda ürünlerinin etiket bilgilerine daha dikkatli bakın. Bazı firmalar son kullanım tarihi bitmek üzere olan ürünlerini genel de kampanyaya dahil ederler.Bütün kampanyalı gıda ürünlerine dikkatli,çekinceli yaklaşın, mümkünse tercih etmeyiniz"ifadelerini kullandı.

"SORU İŞARETİ OLUŞMALI"
Cengiz, "Gıda'da ucuz olanı tercih etmemeye özen gösteriniz. Örneğin normalde kilogramı 18- 20 TL olan bir beyaz peynirin fiyatı yüzde 50 ucuzlamışsa, satın almadan önce sizde bir soru işareti oluşmalıdır. Unutmayın; tüketimden sonra karşılaşacağınız bir gıda zehirlenmesi sonucunda daha çok para harcayacağınızı bilin. Bildiğiniz, güvendiğiniz, marka bilinirliği olan ürünleri az miktarda daha sık aralıklarla satın alarak bilinçli bir tüketici davranışı sergilediğinizi hem sağlığınızı hem de ekonomik çıkarlarınızı en akılcı yönde kullandığınızı unutmayınız"diye belirtti.

"ÇEŞİDİ VE İÇERİĞİ ÖNEMLİ"
Sahur ve iftarda yenilen yiyeceklerin çeşidi ve içeriğinin oldukça önemli olduğuna dikkat çeken Cengiz," Ramazanda öğün sayısı 6'dan 2'ye ( sahur- iftar) iner. Sıvı tüketimimiz azalır. Günün ortalarına doğru enerjimiz dolaysıyla iş verimliliğimiz düşer. Kan şekerimiz ve zaman zaman tansiyonumuz düşer. Öğrenme, algılama ve iş konsantrasyonumuz azalır. Çoğunlukla ( özellikle trafikte, insan ilişkilerinde) sinirli, gergin, kırıcı hatta saldırgan olma ruh hali artar.Dolayısıyla bu durumu yaşamamak için iftar ve sahur öğününde yediklerimizin, içtiklerimizin miktarı, çeşidi ve içeriği çok önemlidir"dedi.

" BOL SU TÜKETİN"
"Sahur öğününü mutlaka uygulayalım"diyen Cengiz, şöyle konuştu:
"Sahurda aşırı gıda tüketiminden kaçınalım.Uzun, sıcak yaz günlerinde daha az susamak ve enerji fazlalığından korunmak için; Şekerli, tuzlu, yağlı gıdalardan, yağda kızartılmış sebze et, ve hamur işlerinden uzak duralım.Sahurda tercihimizi ağırlıklı olarak; Kahvaltılık içeriği zengin yiyecekler (az tuzlu peynir, haşlanmış veya bol sebzeli omlet yumurta), mevsim sebzelerinden oluşmuş salata veya söğüş, çiğ sebzeler,tam tahıl ekmeği, pide, zeytinyağlı veya az yağlı etli sebze yemekleri, ölçülü olmak koşulu ile mümkünse kabuklu yenilebilecek meyveler, az yağlı süt, yoğurt, ayran veya cacık, kurubaklagiller ( gaz problemi olmayanlar rahatlıkla tüketebilirler, salatalarına haşlanmış olarak ilave edebilirler), sebzeli - peynirli börek çeşitleri,bulgur, tam tahıl unundan yapılmış makarna, tam tahıl ekmeği gibi seçenekleri önerebiliriz. İftar sonrası ve yatana kadar, sahur sonrası ve ağzınızı yıkayana kadar tüketebildiğiniz kadar bol su tüketin."

"UZAK DURALIM"
İftarda ise oruç tutan vatandaşların neler yapması gerektiği yönünde tavsiyelerde bulunan Cengiz, şunları kaydetti:
"Öncelikle hatırlatalım; 15- 17 saat aç kalmış bir sindirim sistemine sahipsiniz. Bu yüzden iftar sofrasında hızlı, aşırı porsiyonlardan kaçının. Yavaş, yavaş, lokmalarınızı iyice küçülterek, iyice çiğneyerek yemeğinizi tüketmeye özen gösteriniz. Böylece hem mide spaz mı ( gazı) yaşamamış, hem de ölçülü gıda tüketerek vücut yağ dokusunu artırmamış olursunuz. İftarınızı açarken öncelikle ; bir küçük bardak su, zeytin, hurmadan sonra bir küçük kase çorba (ağırlıklı sebzeli, tahıllı çorbalar) , az pide ve salata ile bir başlangıç yapın. Zorunlu kalmadıkça 15-20 dakika sonra ; ana yemek ( et, etli sebze, kurubaklagil ), ayran, cacık..gibi seçeneklerle devam edin.Yaklaşık bir saat sonra ağırlıklı mevsim meyvesi, bazen sütlü bir tatlı, açık çay, bol su ile geceyi sonlandırmaya özen gösteriniz. Aşırı yemek ve gereksiz enerji alımını önlemek için iftariyelik olarak sofralarınıza çıkardığınız salam sosis, pastırma, bal reçel, kaymak, peynir çeşitlerinden olabildiğince uzak duralım."