'Türkiyeli' parti?

Taha Akyol bugünkü yazısında hükümetin Suriye politikasına ilişkin açıklamalarda bulunan HDP'nin eleştiride bulunmadığını aksine mesnetsiz bir suçlama ve siyasi bir kampanya yürüttüğünü ifade etti.

VAN 27.06.2015 13:32:11 0
Tarih: 01.01.0001 00:00
 Akyol, HDP'nin iddialarının yalnızca hukukun değil mantığın da temel kaidelerine ters düştüğünü belirtti.

İşte Taha Akyol'un 'Türkiyeli' parti? başlıklı o yazısı:

HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ, AKP hükümetinin IŞİD'in yaptığı katliama yardım ettiğini iddia ederken şöyle diyor:

"Eğer, bu katliam, bu soykırım ve işgal girişimi, sizin desteğinizle gerçekleştirilmediyse, buyurun bunu kanıtlayın... Hükümet bu katliama destek vermediği söylemini kanıtlamak ve ispatlamak zorundadır. Aksi durumda bizim kanıtlarımız, ispatlarımız, iddialarımız geçerlidir."

Bu sözler eleştiri değildir, mesnetsiz bir suçlama, siyasi bir kampanyadır. Çünkü sadece hukukun değil, mantığın da temel kaidesi, "iddia sahibinin iddiasını ispat etmesi"dir.

Nitekim önceki akşam Bugün TV'de Selahattin Demirtaş Kobani'ye yapılan IŞİD saldırıları konusunda, "saldırılar Türkiye sınırından gerçekleştirildi diyemem" dedi.

Hükümetin Suriye politikasında eleştirilecek yönler elbette var fakat bu eleştirilerin sorumlu bir dille yapılması gerekir.

SEÇİMLER SIRASINDA

Halbuki Selahattin Demirtaş CNN Türk'te Ahmet Hakan'a "kendimizi dar bir alana hapsetmiştik, artık buradan çıktık" diye konuşmuştu. (27 Mayıs)

HDP'nin bazı mitinglerinde Türk bayrağının bulunmasını "normalleşme" olarak nitelemişti. (1 Haziran)

Demirtaş'ın son silah bırakma çağrısı elbette olumludur."Emanet oylar" söylemi de bilinmektedir.

Fakat Kandil'den ters mesajlar gelince Demirtaş "emanet oylar" konusunda tevil yollu konuşmalar yaptı. Bunu Kürt hareketinin iç dengeleri bakımından bir ölçüde anlamak mümkün. Fakat HDP'lilerin Meclis açılışında İstiklal Marşı konusundaki tavırlarını anlamak mümkün değildir, "Türkiyelileşme" söylemiyle hiçbir şekilde bağdaştırılamaz.

İSTİKLAL MARŞI

Sayın Demirtaş, İstiklal Marşı'nda geçen "kahraman ırkım" terimine takmış. Mehmet Âkif mi ırkçıydı?! Bu kavram ifadeyi aruz veznine uyarlamak için söylenmiştir. Kaldı ki İstiklal Marşımızın yazıldığı 1921 yılında "ırk" kelimesi bugünkü "ırkçı, ayrımcı" anlamında bir kavram değildi; 1930'lar Avrupası'nda Nazizmin yükselişi kelimeye bugünkü "ırkçılık, ayrımcılık" anlamını yüklemiştir.

Hatta 1930'larda bizde Nurullah Ataç gibi ultra-Batıcılar İstiklal Marşımızı "ümmetçi" diye suçlamış, değiştirilmesini istemişlerdi!

Bugün İstiklal Marşı'nı "ırkçı" diye suçlamak mantıkla, sağduyu ile izah edilemez. HDP içinde "Türkiyelileşmek" fikrini benimseyenler İstiklal Marşı'na bile ortak değer olarak bakmazsa, o vakit "Türkiyelileşmek" ne demektir?! HDP Gaziantep Milletvekili dostum Celal Doğan, şu görüşüme katılacaktır sanırım: HDP ayrılıkçı bir parti değil, "Türkiyeli" bir parti olduğuna kamuoyunu inandırmada daha çok gayret etmelidir. Çözümler öyle bir güven ortamında daha kolay va sağlıklı olur.