Türkiye Birleşik Devletleri

İbrahim Kılıç

VAN 8.08.2015 11:20:54 0
Türkiye Birleşik Devletleri
Tarih: 01.01.0001 00:00
 Birileri bize inatla gündem dayatmaya devam ediyor. Dayatılan bu gündemler yüzünden başımızı kaldırıp resmin bütününü görmemize fırsat verilmiyor.

Türkiye’de yaşayan herkes gerçek gündemle değil dayatılan gündemle meşgul. Mustafa Denizli’nin literatürümüze kazandırdığı “İçimizdeki İrlandalılar” deyimi ile nüfus cüzdanlarında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yazıp emperyalist, kapitalist ve siyonistlerin Türkiye’deki borazanlığını yapan medya, kendilerine verilen sufle ile hep bir ağızdan gündem saptırmaya devam ediyor. Pek çoğumuz aynı şeylere bakıyor; fakat aynı şeyi göremiyoruz.

Dünya genelinde müthiş bir değişim var; fakat mütareke basınına taş çıkartan “birkısım medya” bunlarla meşgul olmak yerine ilgiyi başka yöne odaklıyorlar. Pek çok açıdan Avrupa’nın bittiği aşikar. Tam da Cemil Meriç’in vurguladığı gibi “Işık doğudan geliyor”: İran’a uygulanan ambargo kalktı (Transit taşımacılığın yanı sıra İran-Türkiye sınırında ortak bir serbest bölge kurulma çalışmaları devam ediyor). Uzakdoğu cazibe merkezi haline geliyor: İyiden iyiye Çin ile ABD güç yarışına girdi. Bundan 100 yıl önce yapılan antlaşmalar ve çizilen suni haritalar miadını doldurdu. Yer altı zenginlikleri, enerji kaynakları ve ticaret yollarını elde tutma daha da önemli artık.

Türkiye’nin de ana sermayedarlardan biri olacağı Çin önderliğinde kurulan Asya Yatırım ve Kalkınma Bankası (AIID), altın-kıymetli maden borsasının ABD’den Çin’e kaydırılması çabaları (ne gariptir ki ABD’ye karşı İngiltere ve İsrail buna destek veriyor), askeri ve nükleer alanlarda Türkiye ile Çin’in işbirliği yapması, dolardan başka para birimlerinin dolaşıma girmesi de dünyada pek çok dengeyi değiştirecek. Tafsilata girecek olsak en az bu saydıklarımızın iki katı sebep sayılabilir.

Yakın zamanda haritaların değişeceği hususuna hemen herkes vurgu yapıyor. Burada asıl soru şu: “Türkiye bu konuda başrolde mi olacak yoksa figüran dahi olamayacak mı?” Sykes Picot 100 yılını doldurmak üzere. Lozan’ın miadını doldurmasına da (2023) şunun şurasında 8 yıl var. Tashih edilme ihtimali birilerini korkutuluyor.

Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı dönemde önce Mesut Barzani’nin, ardından Katar Emiri’nin ülkemizi ziyareti Alman ve İngiliz medyasında geniş yer bulmuş; hatta Deutsche Welle’ye konuşan bir Ortadoğu uzmanı, “Gelişmeler Türkiye-Kürdistan Konfederasyonu’nun oluşturulacağını gösteriyor” demişti. Buna ilave olarak Resmi Gazete’de yayımlanarak Türkiye topraklarından kilometrelerce uzakta Katar’da kurulması kesinleşen Türk Askeri Üssü’nü de hatırlatayım.

Türkiye’nin son operasyonları İngilizleri adeta çıldırttı. İngiliz basınında “Bizden habersiz harita çiziminde Türkiye başrol oynuyor” yorumları çıkmaya başladı.

Tüm gelişmelerin “Türkiye Birleşik Devletleri”nin (veya adını siz koyun) ayak sesleri olması birilerini haddinden fazla ürküttü. “Durup dururken Türkiye’nin başına bu çoraplar niye örülüyor” sorusunu boş yere sormayın; dikkatli baktığınızda her şeyin ne kadar duru ve net olduğunu rahatlıkla görebileceksiniz. En başta terör olmak üzere (PKK/DHKP-C ve DAEŞ) ülkemizde günübirlik dayatılan gündemlere takılıp kalırsanız Türkiye’ye neden diz çöktürülmeye çalışıldığını göremezsiniz.

Konu bir yazıda bitmeyecek kadar uzun. Siz siz olun aklınızı ve gözünüzü kiraya vermeyin. Gönlünüzden güzellikler eksik olmasın, dostça ve sevgiyle kalın.