TEFSİR OKUMALARIMDAN NOTLAR (Duha, İnşirah, Kalem, Leyl)

Vahiyle buluşan gönüllerin iç huzura ereceği;

VAN 23.07.2015 09:36:50 0
TEFSİR OKUMALARIMDAN NOTLAR (Duha, İnşirah, Kalem, Leyl)
Tarih: 01.01.0001 00:00
Fehmi YAĞLI
fyagli@hotmail.com

Duha Suresinden Zihnime Yansımalar.
Yüce Allah’ın (cc) bir kulunu kendisi istemedikçe terk etmeyeceği;
İnsanın, gündüz ve gecenin içerisinde bir “duha” anının olması gerektiğini, o vakitte sahip olduğumuz her türlü imkanın ve imkansızlığın kendimize ait hal,hareket ve sözlerimizin neticesi itibariyle, talebimizin gereği  yaratıcısının Yüce Allah (cc) olduğunu düşünmemiz gerektiği;
Memnun ve hoşnut olacağımız şeylerin istediğimiz zaman değil, Rabbimizin istediği zamanı beklememiz gerektiğini;
Meşruiyet ve ahlaki çerçevede insandan her ne konuda olursa olsun yardım talebinde bulunan her kim olursa olsun gücün yetiyorsa geri çevrilmemesi, yetmiyorsa tatlı bir lisanla reddedilmesi gerektiği;
Sahip olduğumuz nimetleri Yüce Allah’ı (cc) anarak çevremize anlatmamızın gerekliliği ve bu davranışın şükür olduğu;
Kişinin sahip olduğu şeyler, meşruiyetini vicdanının onayından alan bir süreç neticesinde elde etmişse ve mutluluk veriyorsa; O şeyin Yüce Allah (cc) tarafından bir nimet olarak verilmiş olduğu;
Peygamberi (a.s) mutlu eden zenginliğin Yüce Allah’la (cc) dost ve irtibat  kurması olduğu, benzer mutluluğu keşfedebilen her insanın yaşayabilmesinin mümkün olduğu;
Duha Suresi okumalarımdan zihnime yansıdı.
 
İnşirah Suresinden Zihnime Yansımalar.
Her insan Allah’ın c yaratılmış özel ayetidir. Kur’an da her insana özel olarak gönderdiği mektubudur. Mektubumuzu okumamız gerektiği;
Vahiyle buluşan gönüllerin iç huzura ereceği;
insan samimi bir kalple çevresine zarar vermeden yaşarsa Allah cc tarafından iç huzura kavuşturulacağı;
“Her yokuşun bir inişi vardır.” Atasözünün kaynağının Kur’an vahyi olduğu;
İnşirah Suresi okumalarımdan zihnime yansıdı.
 
Kalem Suresinden Zihnime Yansımalar.
Dünya hayatında secde etmeyen insanın, ahret hayatının gerçeklerini gördüğünde Allah’a secde etmek isteyecek ama bir türlü güç yetiremeyeceği;
Dünyalık işlerde Allah’ın cc müdahil olmadığını düşünmenin haddi aşmak olduğunu; bu düşüncenin panzehri ise “inşallah” sözü ve tasavvuru olduğu;
Kur’an-ı yalanlayanlara Yüce Allah’ımızın zaman ve imkân tanıdığı bu tip insanların Kendisine bırakılması gerektiği;
Müslüman ahlakının; Kur’an’ın razı olduğu hal ve hareketleri yapmak, razı olmadıklarından da kaçınmak olduğun;
“Dedikoducu” “Ara bozucu” “Zorba” “Kaba ve duygusuz” “Fırıldak ve hayırsız” “İyilik düşmanı” ifadelerine muhatap olan insanların tasvip edilmediği;
Ahirette Allah’ın cc biz kulları için sunacağı çok özel, tarifi imkansız bir ikramına veya azabından kurtulmaya secdeyle kavuşabileceğimizi; istese de secdeye kapanamayacak olan inançsızların ise bu imkandan mahrum kalacağı;
Yedisinde neyse yetmişinde de aynı olan insan, terbiye edilmemiş huyundan dolayı olduğu;
Allah yok gibi davranmanın ve fazlalıklarını paylaşmamanın cezası olarak kişinin o şeyden mahrum bırakılacağı;
Halk arasında “nazar” olarak bilinen göz değmesinin varlığı;
“İlahi öğütün” bütün insanlığa yönelik olduğu;
İnsanoğlunun dünyalık menfaatlerden sebepsiz yere mahrum bırakılmadıkları;
İnsanların karşılıklı veya kendi kendine yaptıkları özeleştirinin bir nevi tövbe olduğu;
Kalem Suresi okumalarımdan zihnime yansıdı.
Leyl Suresinden Zihnime Yansımalar.
Varlıkların erkek ve dişi şeklinde yaratılışının bizatihi kendisinin mucize olduğu;
Gece ve gündüzün şahitliğinde; Çevremizde yaşanan hal, hareket ve söylenen sözlerin taraftarı veya karşısında olunacağının; bu iki zıd tercihten hangisini benimsemişsek o tercihin bizim için sonuçlarına katlanacağımız amelimiz olacağı;
Kişinin yaşadığı sıkıntı ve eziyetlerin veya mutluluk ve rahatlığın kaynağı olarak bizatihi kendi tercihlerinden kaynaklandığı;
Allah’ın emri olan paylaşmanın kişinin şahsına özel sahip olduğu maddi manevi imkanlardan öncelikle ailesi, akrabası, dostları ve komşularından başlamak üzere gerektiğinde tüm mevcudatı yararlandırmak (istifade ettirmek) olduğunu, aksine davranmanın cimrilik olduğunu;
İnsan yaşam suresince kendisinin Allah’a muhtaç olduğu bilinciyle hareket ederek ihtiyaç sahiplerine gücünün yettiği oranda yardımcı olursa yaptığı bu işlerin güzelliğinden şüphe etmemesi gerektiği, bu bilinçle hareket eden insanların mutluluk ve rahatlık yoluna götürecek olanın Allah cc olacağı;
Allah’ın rızası; hedeflenen beklentilerin gerçekleşmesini beklemekte değil, anın yaşanmasındadır. Yaşadığımız her an aldığımız her nefes Allah’ın razı olduğu veya olmadığı durum üzeredir. Üçüncü bir şıkkın olmadığı;
Malını günahtan arınmak için vermenin sadece sadaka olarak bedelsiz vermek olmadığını, insanların ihtiyacını gidermek için ürettikleri hizmet ve ürünleri uygun bir bedel karşılığında satmasının da ahrette cehennemden uzak tutulması için kişinin arınmasına vesile olabileceği;
İnsanoğlunun mevcut yaşadığı hayatın evveli de sonrası da top yekûn bir mülk olduğu, mülkiyet sahibinin de Allah c olduğu;
Doğruyu göstermenin sadece Allah’ın işi olduğu (hidayet);
Dostlukları kaybetme korkusuyla duyarlı davranmayanlar hayatı zor yaşayarak bedel ödeyecekleri;
Kim ki hayatı yalanla dolanla cimrilikle ve sahte yüzlü olarak kötülükler içerisinde yaşarsa, zorluklar ve bunalımlardan kurtulamayacağı;
Kim ki hayatı sakınarak, paylaşarak, dikkatlice, her ne güzelse o güzelliği yaşar ve taraftarı olursa yaşamı kolaylıklar içerisinde geçireceği;
Sahip olduğumuz maddi manevi farklılıklarımızı paylaşırken uyguladığımız metotların güzel olanını tercih, tasdik eder ona uyarsak bunun karşılığında ahrette ateşten uzak tutulacağımızı; Aksine doğru ve güzel olanı yalanlar ve uygulamazsak karşılığında ateşe atılacağımız;
İnsanoğlunun gündüz ve gecenin bizatihi kendisine müdahil olamayacağını, bu zaman dilimi içerisinde yaptığı gayret ve çalışmalarla farklı kazanımlar elde edeceğini; Allah’ın cc yarattığı gece ve gündüz nimetini biz kullarına adil paylaştırdığı gibi, bizlerin de bu zaman dilimi içerisinde elde ettiğimiz farklı kazanımlarımızı kendi aramızda paylaşmamız gerektiği; Sahip olduğumuz farklılıklarımızı kendi aramızda paylaşırken uyguladığımız usul, yöntem ve tavırların imtihan vesilesi olduğu, bu imtihanın sonucuna göre ateşten uzak tutulacağımız veya ateşte bırakılacağımız;
Gece-gündüz, erkek-dişi, güzel-çirkin, cimri-cömert, zor-kolay kavramları ile birlikte gayret ve çalışmalarımızın karşılığı olarak insanların yaşam standartlarının oluştuğu;
Leyl Suresinde okumalarımdan zihnime yansıdı.
- See more at: http://www.iktibasdergisi.com/tefsir-okumalarimdan-notlar-duha-insirah-kalem-leyl/#sthash.hhFAJhpu.dpuf