İşte Taşgetiren'in yazısı:
Belli ki “CHP” diyeceksiniz. Ama sancılısınız. Önce yüreğinizle sancılısınız.
Çünkü yüreğiniz alışkın değil.
Yüreğiniz direniyor.
Gazetelerinize manşet atarken,
içiniz
“Olmadı ama...” demekten kendini alamıyor.
Denizli’ye muhabir-
Ah Urfa’da Osman Baydemir malı götürse... Acaba, diyorum, Abdullah Öcalan bir yerlerdenaday olsaydı, Tayyip Erdoğan yerine onu bile “favori” görebilir miydiniz? “Ak Parti’den sonra ikinci aday kimse ona yönelin” ilkesi, Urfa’da da Osman Baydemir’i gösteriyor değil mi? Nasılsınız Osman Bey, bu “hizmet kıyağı”na şapka çıkarılır değil mi?
Birisi Ankara’da Melih
Acaba, diyorum, Gaziantep’te Ak Parti adayı Fatma Şahin’in karşısına CHP, mesela Nur Serter’i koysa, “Hizmet’in CHP ve ikinci aday güzellemeciliği” insanların gönüllerini Serter’den yana kanırtmaya mı yönelecekti?
Ahmet Kurucan’ı okudum, dün,
“Halbuki mahallî seçimler yapıyoruz. Genel seçimler yapsak da netice değişmez. Bir seçmen olarak oyumu kime vereceğim diye karar verirken, şehrime veya ülkeme hizmet getirecek insana, vaatlerine, bilgi, tecrübe ve liyakatine bakarım. O şahsın dinî kimliği bu süreçte önemli değil midir? Elbette önemlidir. “Din hayatın hayatı, hem ruhu hem esası” düşüncesine sahip birisi olarak seçeceğim adayın dini kabulünü, dinî değerlere saygısını tabii ki nazar-ı itibara alırım. Zira benim anlayışıma göre din, hukukî kuralların
Eee, diyorsunuz bunları okuyunca, nasıl bir “Din değerlendirmesi” yapıldı da, mahalli seçimlerde, oniki
Ve üstelik, 90
10
Ahmet Kurucan’a mı sormalıyım, Ali Bulaç’a mı, birlikte defalarca namaza durduğumuz Mustafa Yeşil’e mi? Hayır AhmetTuran Alkan’a, Mümtazer Türköne’ye ve Şahin Alpay’a sormam. Ama diyorum, AbdullahAymaz’a mı sormalıyım, İsmail
Ben, Hizmet camiasındaki sade insanın yüreğine sormak isterim: Eliniz varır mı, CHP yükünü Türkiye’ye taşıttıracak bir kararın
“Bu bir mahalli seçim, öyleyse hizmete oy vermek lazım.” Öyle yazmış Ahmet Kurucan. Peki Hizmet’in şu andaki duruşu “hizmete oy verme” duruşu mudur, yoksa tamamen kategorik bir Tayyip Erdoğan karşıtlığının
“Belediye Başkanı mı seçiyoruz, Tayyip Erdoğan’ı mı dövüyoruz?”
Tayyip Erdoğan’la hesaplaşmayı bile anlayabilirim, ama son
EGEMEN BAĞIŞ’A: O sözler size mi ait? Önce bir açıklama yapın. Ve eğer size aitse, hemen gidip tevbe edin ve siyaseti miyaseti bırakın. Olmuyor, olmaz. Türkiye’de o dille halkın yüzüne bakılmaz.