Sürece sahip çıkmak başka, PKK'ya 'ölümüne' sahip çıkmak başka!

FATMA BARBAROSOĞLU

VAN 15.10.2014 17:06:49 0
Sürece sahip çıkmak başka, PKK
Tarih: 01.01.0001 00:00
 Seni ölesiye seviyorum dedi/ispat et dedim öldü.

Bu cümle/mısra orta okul yıllarından zihnimde takılı kaldı. O zamanlar okumakta yazmakta pek gözü olmayan kızlar anket defterleri doldururdu. Anketi doldurmayı kabul etmiş kişi orada yazılı olan 30-40 soruya cevap vermek zorundaydı. İlk on soru ne zaman doğdun, burcun ne, kaçıncı çocuksun tipi sorular olurdu. Bunlar ısındırma sorularıydı. Sonra yavaş yavaş hiç aşık oldun mu, flörtün var mı, sevgilinin senin için ne yapmasını isterdin şeklinde devam ederdi.

Senin için çok özel bir cümle/mısra varsa paylaşır mısın diye biterdi.

Anket defteri olan kızlar her sınıftan bir kaç kişiyi geçmezdi. Sınıfın yaramaz çocukları anket defterlerini çalar, sonra uluorta okurdu.

İşte yukarıdaki cümle, çehresindeki aydınlık ile nam salmış Çerkez güzeli Yasemin'in anket defterinden bir cümle.

Bu cümleyi yıllar sonra hatırlamama sebep olan bir röportaj oldu.

Sevgilisine onu nasıl sevdiğini ispat etmek için balkondan atlayan, hayatta kalan ama bir daha eskisi gibi yaşamayacak olan delikanlının annesi ile yapılmış söyleşiyi okurken çıkıp geldi. Delikanlı kız arkadaşına senin için balkondan atlarım diyor, kız da hadi atla öyleyse diyor. Atlıyor. Ne ki aşkının kayıtlara geçmiş ispatının, ne kıza ne de kendine bir hayrı yok artık. Annesi işini bırakmış oğlunu yıllardır hastane hastane dolaştırıyor. Aşkına ispat isteyen kızın tek yaptığı bir defa hastaneyi ziyaret edip gözyaşları içinde odayı terk etmek.

HDP'lilerin, PKK sempatizanlarının durumu da bu: Bak hele TC. Çözüm sürecinin devam etmesini istiyorsan onuncu kattan aşağı atlamalısın.

Türkiye Cumhuriyeti onuncu kattan aşağı atlayınca Kobani kurtulacak mı?

İnsani yardım konusunda seferber olan Türkiye'den, Türkiye insanından daha neyin ispatını istiyorsunuz!

Bölge vekilleri, olur olmaz yere böyle yaparsan çözüm süreci biter deyince, çözümün nasıl biteceğinin provasını yapmak üzere gençleri sokağa kışkırtınca Kürtler güçlenecek öyle mi?

IŞİD bela ve sen bu belaya karşı duracak olan Türkiye Cumhuriyeti'ni video oyunu oynamaya davet edercesine maceraya davet ediyorsun.

IŞİD dediğin yapı dokuz kocalı hürmüz.21.Yüzyılın karada karşımıza çıkan korsanları.

Nasıl bir yapı ile karşı karşıya olduğumuzu bile anlayabilmiş değiliz. Tek bildiğimiz olağanüstü modern teçhizat içinde en ilkel infazları gerçekleştirerek, etki güçlerini artırdıkları. Bu etki ile bütün dünyaya İslamafobiyi bitimsiz bir şekilde mayaladıkları. IŞİD haberleri ile paralel giden Avrupa'daki cami kundaklama haberlerine dikkatinizi çekmek isterim.

IŞİD bir bela. Ne ki isimlere takılmayalım. Belayı üreten ortama dikkat kesilelim. Bataklığı kurutmayı göze alamaz isek IŞİD biter, başkası türer.

Öncelikle hepimizin sorumluluk sahibi birey olması, başkasının hakkının başladığı yerde bir milim bile hareket etmememizin şart olduğunu idrak etmemiz gerekiyor.

Kimse kimseyi ölesiye/ölümüne sevmesin. Kimse kimseden ölümüne fedakarlık beklemesin. Rasyonel sınırlar için, makul bir eylem dili üzerinden ifademizi netleştirelim.

Ne diyordu düşünür, devlet güçlü olursa bizi ezer, güçsüz olursa biz ölürüz.

BİZ, Doğu'dan Batı'ya, Kuzey'den Güney'e, hepimiz ölürüz.

Bakınız İran devlet. Kadim bir devlet. Suriye nevzuhur bir devlet idi çatısı çoktan göçtü. Son kullanma tarihi gelmeden önce kullanışlı kısımlarından istifade etmeye çalışıyor küresel imparatorluk.

Türkiye'yi Suriye'ye çevirmeye çalışmak yerine Türkiye'yi güçlü kılmak için 7'den 77'ye hepimiz seferber olalım. Ne yapabilirim demeyin. Her duanıza ülkemizi ekleyin.

Ben artık nasılsın sorusuna iyiyim diye cevap vermiyorum. Bizim iyiliğimiz kadar ülkemizin de başı iyi olsun diyorum.

Türkiye kalbimde şükür, dilimde zikir.

Son protestolarda Kürtler Kürtler tarafından öldürüldü. Kurban dağıtan gencecik çocuklara yapılanları okumaya kalbiniz dayandı mı? Benim dayanmadı.

Devlet ile terör örgütünün çatışması başka bir şey, bireylerin çatışması çok başka bir şey.

Kürt halkı belanın en yakınından geldiğini görüp duruşunu rüzgar geçmez bir kavilik ile netleştirmek zorunda.

Allah ölenlere rahmet geride kalanlara sabrı cemil nasip etsin.