ADAYLAR NASIL OLMALI?
Siyaset insanı bozar mı? Yâda Politika insanı bozar mı? Soruları hep sorula geldi günümüze kadar.
İnsanı bozmayan siyaset yapmaktır. Yandaş olmak insanı elbette bozar. İnsanı bozmayan adaletli şekilde taraf olmaktır kanaatimce.
Bizim insanımız politikayı imtiyaz, ego, gelir kapısı, olarak gören adamlardan çok çekti. Maalesef siyasi partilerimiz de bu adamlara durmaksızın çanak tuttu.
Ünlü diye vekil yapılan sporcu ya da oyunculardan ‘bunun oyu çoktur’ diye meclise sokulan sıfır nitelikli adamlara ekonomik açıdan destek verir bize denilen ve paradan başka hiçbir birikimi olmayan işadamlarından ‘bu da bilmem hangi grubun temsilcisi olsun’ kontenjanından siyaseten önü açılan kötü örnekler bir hayli kabarık duruyor önümüzde.
Şimdi Türkiye seçime giderken neredeyse bütün partilerimizin elinde fırsat var. Partilerimiz bunu yapar mı? Siyasete hakiki bir kalite getirmeyi memlekete yapılabilecek en önemli iyiliklerden biri olarak değerlendirirler mi? Bunu nasip olursa kısa zaman sonra göreceğiz.
Bizi temsil edecek insanları seçerken nitelikten başka hiçbir şey gözetmeseler, Mecliste ne konuştuklarını açıklıkla anladığımız vekiller olsa kötümü olur?
‘Neden biz de aday olmayalım? Yapanlar bizden daha mı iyi’ diyenler bir hayli fazla gördüğünüz gibi. Bir yazımda dile getirmiştim Sırrı SÜREYYA ÖNDERİN ‘eski içişleri Bakanı İdris Naim ŞAHİN’ in Bakan olduğu bir ülkede herkes her şeyi artık bende yapabilirim düşüncesine kapılmış’ sözü, her dönem uygulamalı tekerrür ediyor aslında gördüğümüz tablo karşısında düşünenler için.
Biz neden geri duruyoruz ki? İslam ümmetinin durumu ortada, kan ağlıyor. Bu ülkede her taraftan bize saldırıyorlar görüyorsunuz. Davamız için bir şeyler yapmak gerekiyor. Bu ilk ve son şansımız diyenlerin sayısı da az değil bildiğiniz gibi sayın seyirciler. Dava adamlığı kılıfını uyduran tilki kurnazları gibi, kitaba değil de kitabına uyduranları iyi bilirsiniz böylesi durumlarda.
Ben hep eleştiriyorum ya eksikleri özellikle ilimiz Van için, doğruları da söylemeyi yazmayı kendimize ilke edindiğimizden dolayı yazmamız gerekiyor.
Ülkemizin gelinen noktasında birçok özgürlükler konusunda Kendi katkısı olmadan, engelleri kaldırılmış, birçok sorunlu çukurların kapatılmış olmasında hiçbir katkısı olmayanlar bugün kaymağı yemek için hazıra konmaya çalışmaktalar. Bu ifadem bütün partiler için geçerlidir. En önemlisi AK parti ve HDP den başvuru yapanlar daha çok düşünmelidir.
Oysa vekil adayları, Gezi olayları sırasında yapılan yanlışa ve ayak oyunlarına tepki göstermedi. Çözüm sürecinde dinlendi, dışarıdan izledi, şimdi ucuz kahramanlığa soyunmuş durumda.
Suriye’de kafası karıştı ya da kafasının karışmasını bilerek istedi. Firavun diktatörlüğünü eleştirecek, karşı koyacak bir cümle dahi söylemedi. Suya sabuna dokun ma felsefesiyle hareket etti, bana necilik oynadı canı cehenneme dedi seyirci kalmasıyla.
17 Aralık’ta korktu, sindi, saklandı. Bekledi acaba bu savaştan kim galip çıkarsa ondan yana olurum kurnazlığıyla hesap yaptı. Haklıyı, haksızı, bildiği halde
Kafasını kuma gömdü.
Kobani olaylarında hayat felç oldu, insanlar dışarı çıkamadı ve her tarafa yaranmak için kişisel beklentiler ve endişeler için onlar sadece izledi, yani bencilce kendi hayatını yaşadı.
Şimdi bakıyoruz ve acı çekerek izliyoruz ki, AK partiden aday olmak için kimisi çok imanlı olmuş, paralel yapıya meydan okuyor hem de büyük bir kahraman lık edasıyla.
Bu güne kadar hiçbir konuda fikri olmayanlar bilge adam olmuş bir türlü susmak nedir bilmiyorlar, kimisi Vatancı, kimisi ümmetçi, kimisi yıllardır Kürt sorunu için bedel ödemiş, asıl Kürt o imiş gibi kontenjanlardan girmeye çalışıyorlar. Bakıyorsunuz bunca yalana, iftiraya, palavraya karşı hiç sıkılmıyor, utanmıyorlar.
Bakıyorlar ki Ülkede son referans noktası nedir hangi ideolojiyi kullanırsak kendimize yer buluruz, kendilerini o kılığa sokuyorlar.
Kat edilen mesafeyi, gelinen noktayı kendinden sanıyorlar. Bu tür insanlar şunu kafalarına iyi koysunlar ki bu günün Türkiye’si Erdoğan rüzgârının kazanımlarından başka bir şey değil.
Şunu da hatırlatayım ki bu güne kadar olduğu gibi bundan sonrada bedava alacağı vekilliği bir süre sonra kendi malı olarak görecek, kuşkunuz olmasın başa da kalkacaklar.
Bedelsiz kazanılan bir makam insanı nasıl eder. Yâda trilyonlar harcanarak kazanılan bir vekillik sonra neler götürür.
Bugüne kadar evinde ve işyerinde, bulunduğu ortamlarda değer bulamayanlar, mecliste bir mucizeyle değer bulacaklar, sonrasını artık siz düşünün.
En tehlikeli milletvekili prototipi bu olsa gerek! Yazıklar olsun kendisini müstağni görüp her şeyi ben bilir ve ben yapabilirim diyenlere.
Yine yazıklar olsun ki, önümüze böylesi liyakatsiz, beceriksiz, ırkçı, hırsız, kendini yönetemeyenlerin bizi yönetsin diye önümüze bırakıp oy verin diyenlere.
Değerli okurlar bu seçimi yapanlar halkın hangi sorunlarını çözecekler biliyor musunuz haberiniz var mı? Yâda size bu konuda haber veren var mı?
Gelişmiş ülkelerde seçimler halkın var olan sorun sıkıntılarını çözmek için yapılır. Çözülemeyenlere çözüm bulmak için yapılır. Örneğin 2015’ in 7 Haziranın’ da yapılacak seçimler Van halkının aşağıda sıralayacağı sorunlarını çözecek mi?
Sınır ticareti oy deposu olarak artık kullanılmayacak mı?
Van gölü kirlilikten kurtulacak mı?
TOKİ fiyatları düşecek mi?
Siyasiler halka yalan konuşmayacak mı?
Van kimsenin tekelinde olmayacak mı?
Yolsuzluk bitecek mi?
İnsanlar ahlaklı olacak mı? İnsanlar yalan konuşmayı terk edecek mi?
Tinerciler, gaspçılar, yan kesiciler, uyuşturucu tüccarları, kumarbazlar bu kötü alışkanlıklarına son verecekler mi?
Sınırda ölümler bitecek mi?
İnsanların çoğu haksız yere cezaevine konulmaktan kurtulacaklar mı?
Eğitimin kalitesi artacak, okullar velilerden para istemekten vazgeçecekler mi?
Elektrik kesintileri bitecek mi?
Zamlar duracak mı?
İnsan hakları ihlalleri bitecek mi?
Van büyük köy olmaktan kurtulacak mı?
YYÜ’ de sorunlar, kirli ilişkiler ve KYK da sorunlar bitecek mi?
Kerbela’ya dönen başta Tokiler olmak üzere, Van’da sular gelecek mi?
Van çamurdan, balçıkdan, tozdan, çevre gürültüsü ve kirliliğinden kurtulacak mı?
Liyakatsiz insanların hak etmedikleri yerlere getirilmeleri son bulacak mı?
Torpil haksızlık adam kayırmalar son bulacak mı?
İş kur işçilerinin sorunları çözülecek mi?
Asgari ücretlinin derdi bitecek mi?
Yetimler sahiplenip korunacak mı?
Unutulan, Köylülerin tarım, hayvancılık ve birçok sorunları bitecek mi? Köylüler seçimlerin dışında insan yerine koyularak dertleri dinlenip sorunları giderilecek mi? Halk, Millet, seçimden sonrada hatırlanacak mı?
Evet, kıymetli dostlar yukarıda yazdığım konular hakkında fikri, düşüncesi ve aklı olan aynı zamanda sorunları çözecek yetenekte insanlar görev almalı.
Beraberinde omurgalı, duruşu olan kişilikler yetkilendirilmeli, aksi halde geleceğimiz yine heba olacak.
NOT: Yukarıda yazdığım sorunları ve Van’ın daha çok meselelerini bundan böyle konu ve önemli konukları, ayrıca halk röportajları ile EDESSA TV ekranlarında izleyebileceksiniz. Program saatlerimiz www.vansiyaseti.com haber sitesinden sıkça duyurulacaktır. Programlarımıza tüm Van halkının desteğini bekliyoruz çünkü, sizin sorunlarınıza çözüm için programlar olacak. Ayriyeten Facebook ‘Sahipsiz Mikrofon’ adlı sayfamızdan da bizleri takip edebilirsiniz… (Program saatleri, programlar vs.)
FREKANSLARI:
Frekans (MHz): 12641
Polarizasyon: H (Yatay)
Sembol Oranı (ksps): 30000
FEC: 2/3
Kapsama: Batı
Paket: TÜRKSAT ANKARA PAKET 5 - BATI
