SEMPOZYUM

Haber: Adil HARMANCI

Van Ticaret ve Sanayi Odası (Van TSO) Toplantı Salonu´nda düzenlenen toplantıya, Van Belediye Başkanı Bekir Kaya, BDP Van Milletvekili Nazmi Gür, TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı, Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, CHP Van İl Başkanı Cemal Şen, il dışından davetliler ile bağlı odaların yönetici ve üyeleri katıldı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan TMMOB Van İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Şemsettin Bakır, sempozyumun amacına ilişkin bilgi verdi.
Van Büyükşehir statüsü kazandıktan sonra kent yapısıyla ilgili yeni olguların ortaya çıktığına dikkat çeken Bakır, şöyle dedi:
"Van´ın Büyükşehir statüsü kazanmasıyla birlikte köyler de şehirleşmiştir, köyler mahalle haline gelmiştir. TMMOB İl Koordinasyon Kurulu olarak köylerin ekolojik denge üzerindeki durumları ne olacaktır, bunu da tartışacağız. TMMOB´a bağlı meslek odaları tarafından düzenlenen sempozyum geniş kesimler için büyük önem arz etmektedir. Amacımız nüfusun yüzde 90´ı kent merkezide yaşayan Van´da, kentin sorunları, yönetimi, halkın yönetime katılımı, yaşam kalitesi ve sürdürülebilirlilik gibi konuların gündeme taşınması, başta yerel yönetimlere talip adaylar olmak üzere kentin çeşitli kurum ve kuruluşlarını bilgilendirmek, tartışmak, çıkacak sonuç bildirgesi ile halkımızı bilgilendirmektir."

BİRİNCİ SEMPOZYUM DİKKATE
ALINMADI

TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı da yaptığı konuşmada, daha önce Van´da gerçekleştirilen toplantılara değinerek, "Depremde de geldik, çatışma ortamında da geldik, burada paneller yaptık. Kent sempozyumu yaptık. Arkadaşlarıma bizi burada bir kez daha buluşturdukları için teşekkür ederim." dedi.
Daha önce yaptıkları sempozyumun ve sonraki değerlendirmelerin dikkate alınmadığına vurgu yapan Soğancı, şöyle dedi:
"Van bazen yaralı, bazen üzgün, bazen kırgın bir coğrafyamız. Seçimlere kısa süre kala bu sempozyumun yapılıyor olmasının büyük etkisi vardır. Birinci kent sempozyumunda söylenenler dikkate alınsaydı, deprem sırasında söylediklerimiz ciddiye alınsaydı burası daha iyi olacaktı. Yine Kürt sorunu konusunda da insanların kardeşçe barış içinde bir arada yaşama koşulları, kültür, kimlik haklarının tanınması, demokrasinin hakim kılınması çabaları zamanında olsaydı bu 40 bin insanımızın canına mal olmazdı. Sonuç bildirgemiz yerel iktidara aday olan herkes tarafından algılanmak durumundadır. Merkezi iktidarın meslek örgütlerinin söylediğini algılaması gerekir."

SEMPOZYUMUN ´ANADİL GÜNÜ´NDE OLMASI

Belediye Başkanı Bekir Kaya ise, konuşmasına Kürtçe giriş yaptı. Sempozyumun 21 Şubat Dünya Anadil Günü´ne denk gelmesinin ayrı bir önemi olduğunu söyleyen Kaya, konuşmasında şunları ifade etti:
"Bugün dünya anadil günüdür, tüm halklara kutlu olsun. İyi bir tesadüf, sempozyumun adı, ´kimliğini arayan kent´ ve bugün anadil günü aynı zamanda. Kaybolmaya yüz tutmuş dillere mensup olduğu insanların kutladığı bir gün, bizi buluşturdukları için TMMOB yetkililerine teşekkür ediyorum. Bu dillerin 18 tanesi Türkiye´de var, olanların da eğitim hakkında yoksun yaşadığı bir ülkedeyiz maalesef. Mazlumlar er geç kazanacaktır. Yaklaşık 5 yıl önce böyle bir sempozyum yapmıştık. Deprem olduğunda da keşke o zaman söylenenler merkezi hükümet tarafından biz de yerine getirseydik dediğimiz bir süreci yaşadık, tabi o geçmişte kaldı, bundan böyle neler yapabiliriz onu tartışmamız gerekiyor."

SUÇLU ARAMAYALIM

YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal da, sempozyumun önemine dikkat çekti. Binaları yapanların üniversitelerinin sıralarından geçtiğini ifade eden Battal, şu örneği verdi:
"Hep birbirimizden yakınıyoruz, böyle yerlere çıktığımız zaman, suçlu arıyoruz. Hayır, suçlu başta benim, niye benim? Ben rektörlük binamıza şu anda engelli vatandaşlarımızın tekerlekli arabasıyla rahat bir şekilde odama kadar gelmesi için asansör yapmaya çalışıyorum, binaya uyduramıyorum. Bu binanın projesini ben yapmadım. Buradaki mühendis arkadaşlar da yapmadı ama benim yetiştirdiğim öğrenci yaptı. Kimse kusura bakmasın. Yetiştirdiğim öğrencinin bana bu asansörü o zaman yapması lazımdı. Şunu vurgulamak istiyorum, bir şeyi kurgularken, toplumumuzun genelini dikkate almıyoruz, kendimizi dikkate alıyoruz. Ancak hepimiz birer engelli adayıyız. Geçenlerde bir öğrencim kaza geçirdi, engelli hale geldi. Bütün binalarımıza engelliler için asansör taktırıyorum, ama rektörlük binasına taktıramıyorum."

ÜNİVERSİTE
KATILMALIYDI

Sempozyuma üniversitenin de dahil edilmesi gerektiğini söyleyen Battal, şunları kaydetti:
"Şunu isterdim, sempozyum üniversite ile beraber olsaydı çok daha iyi olurdu. Üniversitemiz güçlüdür. Üniversite ile birlikte olsaydı belki daha bilimsel bir perspektif katabilirdik. Biz hiçbir zaman sivil toplum örgütlerinden gelip size danışmalarını beklemiyoruz, kendimiz telefon ediyoruz. Çayınızı içmeye geliyoruz, neler yapabiliriz bu Van için? Gidiyoruz, ufuk açıcı tartışmalarımız da oluyor. Karşılıklı birbirimize çok güzel katkılar sunuyoruz. Artık el ele verip, birlikte, omuz omuza fikir birliği içinde hareket etmemiz gerekir. Fikir ayrılıklarımızı kavga nedeni değil, gelişe nedeni, huzura kavuşma nedeni olarak görmemiz gerekir."
Battal, Kürtçenin artık üniversitelerde ders olarak verildiğini ve isteyen başvuru yaparsa diğer dilerden de bir çaba içinde olacaklarını da ifade etti.
BDP Milletvekili Nazmi Gür de, Anadil gününü kutladıktan sonra, Van´ın eski yapısıyla bu günkü durunun karşılaştırmasını yaptı. Gür, üniversitenin de kente sırt dönmemesi gerektiğinin altını çizdi.
İki gün planlanan sempozyum bugün yapılacak olan oturumla son bulacak.