8 Şubat sürecindeki hukuk dışı yargılamalara benzer durum Hizb-ut Tahrir hareketine mensup müslümanlar üzerinde hâlâ devam ediyor. Hiç bir suçları olmamasına rağmen Müslümanlar 7,5 yıldan başlayan çok ağır cezalar ile cezalandırılıyor. İstanbul, Ankara, Bursa ve Adana Ağır Ceza Mahkemeleri şimdiye kadar toplam 591 yıl gibi ağır cezalar verirken devam eden yargılamalarda 994 yıl ceza isteniyor.
2003’den bugüne değişen Terörle Mücadele Kanunlarının hepsi Hizb-ut Tahrir’in lehine olmasına rağmen süreç hep tersine işlemiş. Söz konusu yasalar çerçevesinde bir dönem illegal örgüt olarak tanımlanan Hizb-ut Tahrir yargılamalarında AB uyum yasaları çerçevesinde değişen Terörle Mücadele Kanunu nedeniyle tüm dosyalar düşmüş ve berat kararları verilmiş. Ancak bu karar daha sonra Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından bozulmuş.
Yargıtay Ceza Dairesinin kararı bozma gerekçesi ise; niyet okuma.
Ceza hukukunun temel prensibi olan niyeti değil, somut fiiller üzerinden yargılamanın yapılması gerekirken alınan bu kararla fiil üzerinden bir suç bulunamamış ve niyet okuyarak cezalar verilmiş. Hukuki anlamda hiçbir somut gerekçe olmamasına, tamamen siyasi yorumlarla cezalar verilmesine rağmen hukuksuzluk bunla da bitmemiş aynı zamanda Hizb-ut Tahrir üyeleri ile ilgili bir yerde mahkemeleri devam ederken, farklı bir ilde yeni dosyalar açılarak hukuksuzluğa devam edilmiş.
Sami Selçuk: Suç oluşturmayan bir örgüt
Hizb-ut Tahrir hakkında Emniyetin mahkemelere verdiği bilgi raporları Hizb-ut Tahrir’in kurulduğu günden bugüne hiçbir cebir şiddet eylemine başvurmadığı yönünde. Hizb-ut Tahrir yargılamaları ile ilgili Yargıtay Onursal Başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk; hazırladığı bilimsel mütalaada şunları söylüyor: “Türkiye’nin de bir yargılama organı olan İHAM’nin 1976 tarihli HANDYSIDE kararından sonraki bütün kararları doğrultusunda söylenecek şey şudur: Hizb-ut Tahrir, uç görüşleri savunmakla birlikte, kullandığı araçlar nedeniyle savunduğu görüşler, suç oluşturmayan bir örgüttür” Yargıtay Onursal Başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk’un düşüncesi bu iken Yargıtay Hizb-ut Tahrir hakkında fiillere bakmayıp tamamen niyet okumayla cezalar veriyor.
28 Şubat zihniyeti değişmedi
Konu hakkında Hizb-ut Tahrir fikirleri ile yakınlığı olan Köklü Değişim Dergisi İstanbul Temsilcisi Mahmut Kar şu açıklamayı yaptı: “Hizb-ut Tahrir’i kasıtlı olarak, “silahlı terör örgütüymüş” gibi göstermenin ne insani, ne hukuki, ne de siyasi hiçbir açıklaması olamaz. Çünkü 50 ülkede çalışan bu siyasi hareket şimdiye kadar hiç bir ülkede cebir ve şiddete başvurmamıştır. Fikri ve siyasi bir çalışma yapan Hizb-ut Tahrir birçok ülkede siyasi parti olarak tanınmaktadır. Türkiye’de Hizb-ut Tahrir’in fikri ve siyasi çalışmasının terör örgütü olarak lanse edilmesi 28 Şubat zihniyetinin değişmediğini ve hala devam ettiğini göstermektedir.”
(milligazete/muhammed çelik)
