Saadet Partisi İlçe Başkanlığından Naif Şabu'ya

Saadet Partisi Tuşba İlçe Başkan yardımcı Ferhat Akalın Ak Parti Tuşba ilçe başkanı Naif Şabu’nun Partimiz ve Büyükşehir belediye başkan Adayımız Sayın Fethullah Erbaş adına yapmış olduğu açıklamalara istinaden zarureten bir a?

VAN 27.03.2014 15:33:26 0
Saadet Partisi İlçe Başkanlığından Naif Şabu
Tarih: 01.01.0001 00:00

Suskunluğumuz asaletimizdendir. Her lafa verecek bir cevabımız ebetteki vardır. Lafa bakarız laf mı diye, lafı söyleyen adama bakarız adam mı diye;

Milli Görüş içerisinde yıllarca hizmet etmiş ancak menfaatin ve çıkarın olmadığını anlayan, Saadet Partisi ve Sayın Büyükşehir Belediye Başkan adayımız hakkında en son konuşması gereken adamın yani Naif Şabu’nun yapmış olduğu açıklamalar kendisini küçültmüştür.


Milli Görüş davasına (?) hizmet eden ve oradan da nemalanmaya çalışan Naif Şabu’yu edep ve haya sınırlarında olmaya davet ediyorum. İhtirastan, hırstan ve makamdan bahsedenler çevresindekilere kadro ve kazandırma adına yıllardır iktidarın gölgesinde yürümeye çalışıyorlar. Van da Saadetin yükselişini inkâr edemeyen ve artık menfaatinin de iyiden iyiye azaldığı; ayrıca kendi menfaati olmazsa siyaset bile yapamayacak karakterde olan Naif Şabu saldırganlaşmıştır. İslam’dan ve Müslümanlıktan (?) bahsedenler ve Naif Sabo’nun da içinde bulunduğu parti Bakanı Egemen BAĞIŞ’IN Bakara suresine haşa “makara” diyerek alay ettiğinde sesleri neden çıkmıyor, yoksa inançlarını menfaatlerine mi satıyorlar. Defalarca sayın başkanımız açıklamalar yapmıştır. “Bizler oyların sayıldığı gün için değil oyların tartıldığı gün için çalışıyoruz.” 43 yıllık davamıza şahıslar üzerinden hakarete asla tahammülümüz yoktur.Ayrıca bizim davamız siziler gibi şahıslarla sınırlı değil ki şahıslar üzerinden konuşalım. Bu gün Sayın Fethullah Erbaş varsa yarın başka biri olur, kalıcı hak davamızdır. Bizim siyaset anlayışımız tüm dünyaya hakkı hakim kılmak için çalışmaktır.


Size oy veren çoğunlukta olabilir ama bu sizin doğru yolda olduğunuzun bir göstergesi değildir. Naif Sabo’ya soruyorum: Faizi bir dünya gerçeği yapanlarımı, İslam Birliği yerine Avrupa Birliğinden yana olanları mı, Laikliğin reklamını yapanları mı, zinayı suç unsurundan çıkarılanlarımı yoksa İslam Birliğinden yana olup Dünya saadetini savunanlardan yana mı olalım? Herkesin kararı kendisinindir. Biz gerçekleri söylemek mecburiyetindeyiz.