Abdulkadir Selvi, Gülen grubunun 7 Şubat MİT darbesinden beri aynı takitiği uyguladığını belirterek “Sulhnamelerle yeni bir rehavete girilirse, dördünce dalganın daha şiddetli olacağından şüphem yoktur” dedi
Abdulkadir Selvi,
İşte Abdulkadir Selvi’nin yazısından öne çıkan bölümler:
Islak imza kurumadan operasyon
22 Aralık tarihli mektupta Hocaefendi, 'zatı alinizin uzattığı eli tutarız' derken, daha mektubun mürekkebi kurumadan üç gün sonra 25 Aralık
Başbakan Erdoğan'a kadar Cumhuriyet
Ara dönemlerin dahi bir ahlakı vardı
28 Şubat'ta Erbakan'a çok zulmedildi ama bu yapılmadı. Hatta idam edilen Menderes dahi Anayasayı ihlalden suçlandı ama örgüt başı ithamına maruz bırakılmadı. Darbelerle devrilen Süleyman Demirel'e hiçbir zaman örgüt başı suçlaması yapılmadı. Hamzakoy'da gözetim atında tutuldukları zaman, 'Eski Başbakan' nezaketi ile davranıldı. 27 Mayıs çapulcuları bir yana ara dönemlerin dahi ahlaki vardı.
Erdoğan'dan önce 27 başbakanımız oldu ama hiçbirinin oğlu ya da kızı bir gece yarısı alınmak istenmedi. En son 28 Şubat sürecinde Merve Kavakçı'nın kapısına dayanmıştı Nuh Mete Yüksel.
Erdoğan ne yaptı da bunu haketti?
Erdoğan'dan önce 27 Başbakanımız oldu. İçlerinde, Türkiye'yi ekonomik krizlere sürükleyeni,
Recep Tayyip Erdoğan ne yaptı da bunu hak etti?
Başka göstergelere bakmaya gerek yok. Tek bir gösterge vereceğim.
Erdoğan döneminde Gülen grubu 15 kat büyüdü
Erdoğan döneminde Gülen Hareketi en az bunu altını çizerek söylüyorum en az 15 kat büyüdü. Bunlar, bu hizmetin karşılığı olarak mı reva görüldü?
Her operasyon karşısında hükümet tedbir almakla yetindi. Daha büyük dalgayla yüz yüze kaldı. En sonunda dalgalar gelip Başbakana dayandı.
Ötesi yok.
Sulhnamelerle yeni bir rehavete girilirse, dördünce dalganın daha şiddetli olacağından şüphem yoktur.