Van’da sigara başta olmak üzere diğer zararlı madde kullanımının daha çok gençler arasında görüldüğü belirtiliyor.
Uzmanlar, bu durumun okullarda da vuku bulduğuna işaret ederek, zararlı madde kullanımı ve bağımlılık konusunda öğretmenlere büyük iş düştüğünü belirtiyor.
“AİLELER VE ÖĞRENCİLER EĞİTİLMELİ”
Van’da madde bağımlılığı konusunda farkındalık etkinlikleri gerçekleştiren ve danışmanlık hizmeti de veren Hayatın Renkleri Solmasın Derneği Başkanı sosyolog Osman Turğut, madde bağımlılığı ve kullanımı konusunda öğretmenlere önemli bir aydınlatma görevi düştüğünü söyledi.
Ailelerin ve öğrencilerin bilgi sahibi edinmelerinin önemine değinen Turğut, şöyle dedi:
“Öğretmenlerin ve okul idarecilerinin, uyuşturucu maddeler konusunda bilgileri olmalı. Gerekirse aileler bu konuda eğitilmelidir. Her yaş dönemi için, yaşına uygun olarak uyuşturucu maddeler ve zararları hakkında bilgi verilmelidir. Öğretmenler bilgili olursa hem aileleri hem de çocukları eğitmeleri ve erken müdahale edilebilmeleri kolaylaşır. Yapılan araştırmalarda uyuşturucu kullanımına yönelen çocukların ders başarısının düştüğü ve arkadaş ortamlarından uzaklaştıkları görülüyor. Öğretmenler çocukları gözetlemeli ve şüphelendiği durumlarda çocuğu yakından izleyerek gerekli durumlarda aileyi bilgilendirmelidir.”
“UZAKLAŞTIRMAK ÇÖZÜM DEĞİL”
Uyuşturucu kullandığı tespit edilen öğrenciye nasıl yaklaşılması gerektiğini de açıklayan Turğut, şunları aktardı:
“Okulda uyuşturucu kullanan bir çocuğun olması, çok yönlü ele alınması gereken bir konu. Örneğin bir kere kullanmayı denemiş bir çocuğu okuldan atmak ya da uzaklaştırmak çözüm değil. Okuldan uzaklaşan çocuk, bütün gün boş, denetimsiz kalacağı için olumsuz davranışlara yönelme ihtimali artar. Bu durumda çocuğun kullanıma devam etmesinin önü alınmaya çalışılmalı. Aksi takdirde çocuk kullanmaya devam eder. Okuldan atmak, problemin başka bir okul çevresinde devam etmesine ve başka çocuklara da yayılmasına sebep olur. Öğretmen, çocuğu veya genci karşısına alarak durumun farkında olduğunu belirtilmeli ve bu konuyla ilgili nasıl yardımcı olabileceğini sormalı, çocuğun yaşı gereği, 18 yaşın altındaysa bu durum aileye haber verilmeli.”
“AKTİVİTELERE YÖNLENDİRMELİ”
Madde kullanımına önlem olarak aktiviteleri öneren Turğut, şunları kaydetti:
“Okul ve aile işbirliğiyle çocuğu kötü alışkanlıklardan uzaklaştırmak için çözüm bulmaya çalışmalı, boş vakti olan, akademik yönden başarısı düşük çocuklar kötü alışkanlıklara yönelebilir. Böyle bir durumda çocuğu gözetim altında tutarak boş zamanlarını faydalı aktivitelerle geçirmesini sağlamak, derslerine yardımcı olmak fayda sağlar. Öncelikle amaç, suçu cezalandırmak yerine bu çocukları tekrar zararsız bir ortama çekmek ve topluma kazandırmak olmalı. Başta öğretmenler ve okul idarecileri bunu bir suç olarak değil, tedavi edilmesi gereken bir hastalık olarak görürse aileye durumu yansıtma biçimleri ve gence yaklaşım biçimleri de daha faydalı olacaktır.”
Haber: Adil Harmancı
