Mısır cezaevinde yaşanan zulümler

Bahadır Kurbanoğlu'nun sunduğu Sözü Esirgemeden programına İHAK Başkan Yardımcısı Gülden Sönmez ve Mısır'da darbe sırasında Rabia Meydanı'ndaki gösterilerde güvenlik güçlerince öldürülen Esma'nın annesi Muhammed El Biltaci'nin e?

VAN 8.12.2017 17:40:45 0
Mısır cezaevinde yaşanan zulümler
Tarih: 01.01.0001 00:00
 
İHAK Başkan Yardımcısı Avukat Gülden Sönmez, Mısır cezaevinde yaşananları anlattı. Sönmez, Mısır’da binlerce kişinin zulme maruz kaldığını hatta, 2013 sürecinden sonra birçok insanın kayıp olduğunu, cezaevinde olup olmadığını, öldü mü kaldı mı, infaz mı edildi diye birçok soru akla geliyor. Ama ziyaretler olmadığı için bir şekilde dünyaya kapalı bir şekilde binlerce insanın işkencelere maruz kalındığına dikkat çekti.
 
İHAK,  bir dernek, bir STK’dı diyen Sönmez sözlerini şu şekilde sürdürdü: İnsan hakları savunucusu, hukukçusu, sanatçı farklı mesleklerden kişiler İnsan Haklarımızla mücadelesi için kurulmuş bir kuruluştur.  Hedefimizde dünyanın neresi olursa olsun zulüm gören insanların durumlarıyla ilgili tespitler yapmak, bunu Türkiye kamuoyu ile Dünya kamuoyu ile paylaşmak. Bu zulmü fiili olarak durduracak aktiveler ortaya koymak ve bir şekilde de zulmedenlere baskı grubu oluşturarak zulmün önüne geçmek gibi hedefimiz var. İHAK’ın en bariz kullandığı yöntem rapor hazırlama, bir nevi rapor aslında okuma amaçlı değil, delillendirme amaçlıdır. O yüzden de mümkün olduğu kadar zulüm olan coğrafyaları kendi gündemlerimize alıyoruz.
 
AKREP CEZAEVİ
 
Sönmez, Mısır cezaevlerinin çoğunluğu Akrep cezaevi gibi. Mısır’daki Tora cezaevi en ağır koşulların olduğu yer…  Tora cezaevi istihbarat tarafında yönetiliyor, Adalet Bakanlığı’na bağlı olsa da. Ama şu demek değildi. Bizim raporumuzda geçen ihlallerin, işkencelerin, kötü muamelenin hemen hemen hepsi diğer Mısır cezaevlerinde de yaşanıyor. Ne kadar insan var bizim bildiğimiz son 2013 sürecinden sonra 60 binin üzerindeki bazı insanlar kayıp, bilmiyoruz cezaevinde mi değil mi, öldü mü kaldı mı, infaz mı ettiler bir fikrimiz yok, ziyaretler de engelleniyor.  Bu kadar insanın bir şekilde dünyaya kapalı işkence olduğunu söyleyebiliriz. 
 
SENA BİLTACİ’NİN YAŞADIĞI SIKINTILAR
 
Mısır'da darbe sırasında Rabia Meydanı'ndaki gösterilerde güvenlik güçlerince öldürülen Esma'nın annesi Sena el Biltaci, konuşmasında “Bu meseleyi konuşmak benim için biraz can sıkıcı bir mesele maalesef. Benim yaşadıklarım binlerce Mısırlının yaşadıklarından sadece bir tanesi ve burada konuşma imkanı bulabiliyoruz. Tabi askeri inkılabın arkasında yaşananlar bizim açımızdan korkunç şeylerdi. Gözaltına alınmalar, işkenceler ve bununla geçen bir sürü günler… Bunların içlerinde benim açımdan en üzücü olanı ise kızım Esma’nın katledilişiydi onlar tarafından ve o şehit oldu ve onun arkasından oğlum Enes o hala içerde ve eşim Biltaci o da içerde… Bütün bunlar sadece binlerce Mısırlının yaşadıklarından birinin hikayesi. Oğlum ve eşim 4 buçuk yıldır tek kişilik hücrelerde tutuluyor ve hiçbir şekilde onlara ulaşım yeterli olarak sağlayamıyoruz. 
 
Biltaci'nin eşi ve oğlu gözaltına alındı
 
Maalesef ben son ki yıldır Türkiye’de ikamet etmek zorunda kaldım. Bu yüzden hiçbir şekilde kendisini göremiyorum zaten orada olsaydım da çok iyi bir iletişim sağlayamayız ve göremeyiz. Bütün bunların yanında toprağa gömdüğüm ölmüş kızımı görmekten bile mahrum bırakıldım. Bunu bile bana reva görmüşken canlı olduğunu düşündüğümü eşimi ve oğlumu şu şartlar altında görmem imkansız.
 
 
“KUDÜS MESELESİ MISIR, MISIR MESELESİ KUDÜS”
 
Bizim yaşadığımız durumu, Kudüs meselesinden bağımsız olarak düşünmek de imkansız. Sayın Biltaci’nin suçlandığı suçlardan bir tanesi de Mavi Marmara gemisine katılmış olmasıydı. Eminim ki bugünlerde onun için en büyük mesele ve mücadele etmesi gereken olaylardan bir tanesi de Kudüs için de çok üzülür ve bununla alakalı olarak elinden gelen her şeyi yapmaya çalışırdı ve bu anlamda şunu görmemiz gerekir Kudüs meselesi Mısır. Mısır meselesi Kudüs’ten asla bağımsız olarak değerlendirilemez.” İfadelerine yer verdi.
 
 
İşte konuşmanın tamamı:

 hilal haber