Mevlit Kandili vs. Noel vs. Yılbaşı

Yalanlarını Allah'a atfedenler

VAN 27.12.2021 16:20:31 0
Mevlit Kandili vs. Noel vs. Yılbaşı
Tarih: 01.01.0001 00:00

Geleneksel olarak aralık ayı girer girmez, bazı Müslümanlar Noel karşıtı paylaşımlara başlarlar sosyal medyada. “Müslüman Noel kutlamaz” diye başkalarına akıl vermeye çalışan Müslümanlar ne yazık ki sapla samanı karıştırıyor.

Türkiye’de yaşayan insanların çoğu Noel ve Yılbaşı kutlamalarının aynı olduğunu sanıyor. Yani Allah’ın “zanna göre hareket etmeyin” (Enam 116, Necm 28) ve “bilmediğin şeyin ardına düşme” (İsra 36)  emirlerini çiğniyor. Noel 24 aralık akşamından başlayarak 26 Aralık’a kadar sürer ve 25 Aralık ’da Hz. İsa’nın doğum günü kutlanır. Türkiye’de yılbaşı günleri evi süsleyen çam ağacı Hristiyan âleminde 24 -26 Aralık arası dikilir.

Son nebi olan Muhammed A.S.’ın doğum günlerini Mevlit kandili adı altında kutluyor Müslümanlar. Hz. İsa’da Kur’an’da sıkça adı geçen ve övülen bir resul ve bizim İbrahim, Musa, İsa gibi resullere ve onlara indirilene itaat (Bakara 136), bu elçilerin arasında ayrım yapmama emrimiz varken (Bakara 285) İsa A.S. için bir nevi mevlit kandili kutlayan Hristiyanlara söz söyleyebilir miyiz? Hele ki Kur’an’da mevlit kandili ile ilgili hiç bir bilgi ve telkin yokken ve hicri 3. yüzyılda kutlanmaya başlamışken.

Noel ve yılbaşının aynı olmadığını anladığımıza göre ve Türkiye’de Noel değil yılbaşı kutlandığına göre, bir de o konuya bakmakta yarar var.

Yılbaşı kutlamalarının herhangi bir semavi dinle uzaktan ya da yakından hiç bir alakası yoktur. 31 aralık 1 ocaka bağlayan gece yapılan dini bir ayin, tören de yoktur zaten. O gece içki içen de, zina eden de günaha girmiş olur. Bunu başka gün yapınca günahı az ya da çok değil yine aynı şekilde olacaktır.

Süs olsun diye evine çam ağacı diken, çekirdek çıtlayıp, TV izleyen kişi en fazla boş işlerle uğraştığı için (Müminun 3) ve bilmediği şeyin ardına düştüğü için günaha girer (İsra 36). Yılbaşı günü çekirdek satışı yapmayacağını sosyal medya üzerinden dünyaya duyuranlar ise, insanlara Allah’ın verdiği nimeti haram kılarak büyük bir günaha girdiğinin farkına bile varmıyor ne yazık ki (Yunus 59, Nahl 116).

Ayrıca yılbaşı, doğum günü, sevgililer günü kutlamaları gibi kutlamalar, yanlış olsa bile, bunu haram veya günah olarak nitelemek asıl büyük haramdır.

Allah’a karşı yalan uydurmak için dillerinizin süslediği yalanla “Bu helaldir, bu haramdır” demeyin. Bu yalanı Allah’a atfetmeyin. Yalanlarını Allah’a atfedenler umduklarına kavuşamazlar. (Nahl 116)

Bir Müslüman hüküm koyucunun sadece Allah olduğunu bilmelidir (Enam 114). Herhangi bir uygulamayı, hakkında ayet yoksa haram ilan etmek, bunda vebal var, caiz değil demek, Allah’ın hükmüne karışmak olur.

Firavun’a bile tatlı dil ile konuşulmasını isteyen rabbimiz (Taha 44), kötülük yapan ya da günah işleyen birisine karşı saldırgan bir tavır sergilememizi isteyebilir mi? Ayrıca herkes kendi işlediğinden sorumludur (Enam 164) ve bizim hiç kimseyi dinde zorlama hakkımız yoktur (Bakara 256). Hal böyleyken kırıcı bir üslupla, saldırgan bir tavırla ve etkileyici “Facebook animasyonlarıyla” insanlara karışmak yerine önce kendi evimizin önünü süpürsek, Hucurat ve diğer surelerdeki insan ilişkileriyle ilgili emirleri yerine getirsek (Bkz. Kur’an’da İnsan İlişkileri), yılbaşı gecesi sokaklara çıksak, muhtaç, barınaksız insanlara yardım etsek daha güzel olmaz mı?

Son bir söz de hem kendilerini dinin sahibi sanan Müslümanlara ve kendilerine Müslümanım deyip yılbaşında çam ağacı dikip, piyango oynayan, içki içen, zina eden ve Ramazan’da içki içmeyen kardeşlerime; şu ayeti düşünmelerini isterim:

“Şu da bir gerçek ki; bizim huzurumuza çıkmaya yüzü olmayanlar ve dünya hayatıyla yetinip onunla kendilerini tatmin edenler, üstelik (bir de) hakikate yapılmış (söz konusu) atıfları fark edemeyenler var” (Yunus suresi 7)