Mesele, Tayyip Erdoğan’ın tavrıdır!

Hasan CEMAL

VAN 27.11.2012 12:21:22 0
Mesele, Tayyip Erdoğan’ın tavrıdır!
Tarih: 01.01.0001 00:00
 

Mesele, Erdoğan’ın iktidarı, gücü kullanma tarzıdır, demokrasi anlayışıdır, hukuk anlayışıdır. Heykel ucubedir, yıkın! Yazar saçmalıyor, atın! Dizi ecdadımıza hakarettir, durdurun! Dizi, ey savcılar, milli manevi değerlerimize aykırıdır, harekete geçin! Mesele budur ve demokrasilerde bu yoktur.

Mesele nedir?    Erdoğan’ın zihniyetidir.    Mesele nedir?
Erdoğan’ın iktidarı, gücü kullanma tarzıdır.
Mesele nedir?
Erdoğan’ın demokrasi anlayışıdır.
Ve demokrasi kültürüdür.
Mesele nedir?
Erdoğan’ın hukuk anlayışıdır.
Heykel ucubedir, yıkın!
Yazar saçmalıyor, atın!
Dizi ecdadımıza hakarettir, durdurun!
Dizi, ey savcılar, milli manevi değerlerimize aykırıdır, hâlâ ne duruyorsunuz harekete geçin!
Mesele işte budur.
Başbakan’la ilgilidir.
Kanuni nasıl bir padişahtı?
Adı neden ‘Kanuni’ye çıktı?
Niçin ‘muhteşem’di?
Kaç yılını at sırtında geçirdi?
Sarayda hiç mi alem yapmadı?
Haremini nasıl seçti?
Ne yedi ne içti?
Mesele bu sorular değildir.
Bu sorular tarihçinin işi.
Romancının işi.
Filmcinin işi.
Senaristin işi.
Dizicinin işi.
Yapımcının işi.
Öncelik onların.
Sonra da hepimizin işi.
Okuruz.
Seyrederiz.
Kimi beğenir.
Kimi beğenmez.
Beğenmeyen okumaz.
Seyretmez.
Herkes de fikrini söyler.
Eleştirir eleştirmez.
Buna Başbakan da dahildir.
Ama bir başbakan çıkar da uluorta fetva verirse...
Heykel ucubedir, yıkın derse...
Yazar saçmalıyor, atın derse...
Dizi ecdadımıza, milli manevi değerlerimize hakarettir, durdurun derse...
Savcılara dönüp, hâlâ ne duruyorsunuz, neden harekete geçmiyorsunuz derse...
Gazete patronlarına dönüp, yazıklar olsun size, hâlâ onlara köşe yazdırıyorsanız derse...
Televizyon patronlarına dönüp, yazıklar olsun size, böyle dizilerin çekilmesine izin verdiğiniz için derse...
Ve yüce milletimiz, ecdadımıza hakaret edilmesine izin vermeyecek diyerek el aleme bir de gözdağı verirse...
O zaman ne demokrasi kalır.
Ne özgürlük kalır.
Ne hukuk devleti kalır.
Ne hukukun üstünlüğü kalır.
Ne kuvvetler ayrılığı kalır.
Tekrar ediyorum.
Burada mesele, dizinin güzelliği, çirkinliği değildir.
Mesele, dizinin tarihe uygunluğu, tersliği değildir.
Mesele, ecdadımızın değerlerine hakaret ya da övgü değildir.
Mesele Erdoğan’ın tavrıdır.
Heykeltıraş istediği gibi yontar.
Sanatçı istediği gibi yaratır.
Senarist istediği gibi yazar.
Yönetmen istediği gibi çeker.
Patron da gönlü nasıl istiyorsa, öyle para yatırır.
O kadar.
Başbakan bu konularda kriter koyamaz, ölçü belirleyemez; karar mercii de olamaz, savcılara, patronlara talimat da veremez.
Demokrasilerde bu yoktur.
Başka rejimlerde vardır.
Yazım bugün kısa oldu.
Daha fazla uzatmak istemedim.
Çünkü yazı uzadıkça sertleşecekti.
Şimdilik bu kadarı yeter.
Ama itiraf edeyim ki, böyle bir konuyu ciddiye alıp yazdığım için de sıkıldım.