|
15 Nisan'da başlayan inci kefali av yasağı sona erdi. Önceki yıllarda şehir merkezindeki Akköprü Deresi'nde dahi görülmeye başlayan inci kefalleri, bu yıl derede su olmamasından dolayı bu göçü gerçekleştiremedi. Kuraklığın bu sorunu ortaya çıkardığını belirten Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, balıkların göç ettiği diğer derelerdeki suların da azaldığına işaret etti.
“EN BÜYÜK TEHDİT KURAKLIKTIR”
Konu hakkında açıklamalarda bulunan Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Kuraklıktan dolayı bu sene derelerimizde maalesef sularımız çok azdı. Hatta bir çok akarsuyumuz neredeyse kuruma noktasına geldi. Kuraklığın da etkisiyle üreme göçü geçen yıllara göre yaklaşık 15 – 20 gün erken başlamış, yine 15 – 20 gün diyebileceğimiz bir şekilde erken bitmiştir. Yani bizim için şimdi en büyük tehdit, kaçak avcılıktan öte kuraklıktır. Kış aylarında kar yağmadığı için yaz ayına geldiğimizde Van Gölü'ne akan akar sularda maalesef debinin çok hızla düştüğünü gördük. Adeta yaz ayı geldiğinde Karasu gibi, Van merkezdeki Akköprü Deresi gibi akarsuların kuruma noktasına geldiğine tanıklık ettik. Bu kuraklık önümüzdeki yıllarda inci kefali göçünü tehdit edecek en büyük unsurdur. Artık kaçak avcılıktan da öte kuraklıkla ilgili eylem planları hazırlamamız lazım ve bunların üzerinde de çalışıyoruz. Her yıl Akköprü Deresinde zıplayan yüzlerce balık görürdük fakat bu sene maalesef bu manzaralara şahitlik edemedik.” diye konuştu.
“AKKÖPRÜ DERESİNDE SU YOKTU AMA...”
Akköprü deresinde bu yıl su olmadığını kaydeden Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş; “Van şehir merkezindeki bir dere düşünün, binlerce balığın göç ettiği bir dere, fakat bu sene kuraklıktan dolayı balıklar gelemedi. Bu derede bu yıl su olmadığı gibi maalesef çöplerin olduğunu gördük. Bu konuda herkesin duyarlı olması lazım, yoksa bu şekilde balığı korumamız mümkün olmaz. Önümüzde iki seçenek var. Eğer Akköprü Deresine sahip çıkar, balığı korursak, içinden balıkların göç ettiği bir şehir oluştururuz, ya da çöpten bakamadığımız rezil bir dereyle karşı karşıya kalırız. Akköprü Deresi ile ilgili yeni geliştirdiğimiz çalışmalarımız var. Diliyorum ki önümüzdeki yıllarda Akköprü Deresinde binlerce balığın zıpladığını hep birlikte görmüş oluruz.” ifadelerini kullandı.
“ÜRÜN DESENİNİ DEĞİŞTİRMEMİZ GEREKİYOR”
Kuraklığın, inci kefalinin göçünü etkileyen en büyük unsurlardan biri durumuna geldiğini anlatan Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Ekosistemdeki değişimlere göre, ekosistemde yaşayan canlılar da stratejiler benimsiyor, yeni stratejiler geliştiriyor. Bundan dolayı da bu yıl inci kefalleri akarsulara çok erken girdi, 15 – 20 gün erken girip yine 15-20 gün erken geriye çekildi. Ha keza inci kefali üreme göçü tam yaz aylarına denk geliyor. Akarsu kenarlarında yonca tarlaları, şeker pancarı tarlaları var. Bu noktada bir tarafta üremek için suya ihtiyaç duyan balık ve bir tarafta da ektiği ürününü sulamak için suya ihtiyaç duyan çiftçilerimiz var. Bunu değiştirmemiz lazım. Yani artık Van Gölü havzası için ürün desenini değiştirmemiz lazım. Çünkü su kaynaklarımız giderek azalıyor fakatbuna rağmen akarsuların kenarında yeni açılan tarlalar görüyoruz. Suya çok ihtiyaç duyan şeker pancarı, yonca gibi bitkilerin ekildiğine tanıklık ediyoruz. Bu üretim tarzından vazgeçmemiz laçım. Çünkü hal böyle giderse akarsulara atılacak olan her su pompası, inci kefallerinin geleceğini tehlikeye düşürmüş olacak. Kuraklıkla ilgili yeni stratejiler ortaya koymamız lazım. Bu sene kuraklıktan en çok etkilenen bölge gölün kuzey kısmından ziyade Van şehir merkezi ve Gevaş kısmına doğru olan kesimler oldu. Önümüzdeki yıllarda kuraklığın bir tehdit olmaması için stratejiler belirlemekten başka şansımız yok.” diye konuştu.
Prestij Haber Merkezi
|
