“KONUŞMAMIZ LAZIM” -2-

“KONUŞMAMIZ LAZIM” -2- Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, kent turizmi üzerine önemli açıklamalar yaptı. İranlı turist sayısındaki azalmadan dolayı Van’ın şuanda yaşadığı turist sıkıntıs?

VAN 15.05.2018 14:15:09 0
“KONUŞMAMIZ LAZIM” -2-
Tarih: 01.01.0001 00:00
 

Dünden devam…

“AVRUPA'YA AÇILMAMIZ LAZIM” 

Van'ın Avrupa'ya açılmasının mümkün olduğuna işaret eden Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, şunları söyledi; “Bir diğer konumuz da; Van'ın Avrupa'ya açılma süreci veya Van'ın havalimanlarında algı operasyonları ile akıllara kazınması konusu. Bu tanıtımın, algı operasyonu şeklinde olması gerekiyor. Yani insanların zihnine şok bir şekilde Van'ı işlemek lazım. Zaten üniversitemizde turizmle ilgili arkadaşlarımız bu konuya da çokça kafa yoruyorlar. Bu anlamda oturup bunları nasıl yapabilirizi konuşmamız gerekiyor. Eğer siz içeride birçok işi yapıp bunları dışarıya tanıtamazsanız asla ve kata bizim başarmamız mümkün değildir. Biz bir karar daha aldık ve dedik ki; ilimizdeki turizmcileri ülkemizde bize örnek teşkil edebilecek şehirlere götürelim. Mesela Kastamonu'ya. Kastamonu'nun turizmle ilgili bir çıkışı var. Bunlar nasıl yapmışlar, bunları turizmcilerimiz de görsün istiyoruz. Hatta biz şunu da önermiştik; Gidelim Avrupa'ya, mesela 90'larda en çok Almanya'dan turist geliyordu. Oranın emeklilerinden bir grup oluşturalım, oranın medyası ile de kontak kurarak buraya getirelim. Burada gezdirelim, bunlar gezsinler, sonra medyada anlatsınlar, Van'ı tekrar onların zihinlerinde canlandıralım. Bunun elbette bir maliyeti olacak, bunu öngörelim, bu maliyetleri oluşturalım dedik ama bunun ikinci toplantısını henüz yapamadık.”  

 

“GELEN TURİST ÜZERİNDEN DEĞİL, GELMEYEN TURİST ÜZERİNDEN HESAP YAPMALIYIZ” 
Gelen turistten ziyade, gelmeyen turist üzerine de çalışmak gerektiğini belirten Rektör Battal, “Biz gelen turistler üzerinden değil, gelmeyen turistler üzerinden hesap yapmalıyız. Mesela Almanya geliyordu daha önce şimdi neden gelmiyor? İtalya geliyordu niye gelmiyor, İspanya geliyordu niye gelmiyor? Rusya geliyordu niye gelmiyor? Bunları oturup konuşmamız lazım. Sormamız lazım bunlara, niye gelmiyorlar diye? Oturup bunları araştırmamız lazım, tekrar ediyorum; konuşmamız lazım.” dedi. 

 

“EĞİTİM TURİZMİNİ ES GEÇMEYELİM” 
Eğitim turizmi üzerinde de durulmasının faydalı olacağı kanaatinde olduğunu dile getiren Rektör Battal, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü; “Bir başka şey söyleyeyim size; bizim üzerinde durduğumuz ve bu anlamda da çok iyi diyaloglarımızın olduğu eğitim turizmi de var. Belki Van'ın en çok üzerinde durması gereken konulardan birisi eğitim turizmi olmalı. Üniversitemiz bu anlamda gayet iyi bir noktada. İlgili sivil toplum örgütlerini de çok rahatsız etmiyoruz biz bu konuda ama bu anlamda bize biraz destek verilse, biz yurt dışından gelebilecek öğrencilere biraz daha fazla burs verebilsek inanın ki eğitim turizmi anlamında buraya yılda 5 bin öğrenci alabiliriz. Çünkü şuanda bizim hinterlandımızda olan ülkelerle çok iyi bir durumdayız. Bu öğrenciler gelip ev tutuyorlar, tabi bu öğrencilerin aileleri de geliyor. Bu çok önemli.”  

 

“SAĞLIK TURİZMİNDE FENA BİR NOKTADA OLMAYIZ” 
Rektör Prof. Dr. Peyami Battal, sağlık turizmine ilişkin olarak da şöyle konuştu; “Bir diğeri; sağlık turizmi ile ilgili çalışmalarımız, bu çalışmalarımız halen devam ediyor. Ve sağlık turizminde fena bir durumda değiliz aslında. Hem üniversitemizin hastanesi, hem bölge hastanesi hem de özel hastaneleri dikkate aldığımız zaman sağlık turizmi noktasında iyi bir noktadayız. Geçtiğimiz gün biz Irak'a bir ekip gönderdik, arkadaşlarımız orada iyi bir çalışma yaptılar. Onun üzerinde de duracağız. Türkçe, Kürtçe, Arapça, İngilizce broşürler bastırdık hastanemizin tanıtımına ilişkin. Bu konuda da yapılabilecekler var, olmalı.”  

 

 “İNSANLARIN DEĞİL, VAN'IN ÖNE ÇIKMASI LAZIM” 
Üniversite olarak ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini de söyleyen Rektör Battal, konuşmasına sitemi de ekleyerek; “Elimizden gelen bunları yapıyoruz. Ama bir şey söyleyeyim; tribünlere oynamak yerine reel durumlar üzerinden hareket ederek el birliği ile ilerleyelim. Benim hep dediğim bir şey var, Vanlılık ruhunu tecelli ettirelim, canlandıralım. Vanlılık ruhunun gerektirdiği hadise şu; Vanlılık ruhu insanların öne geçmesi değildir, Van'ın öne çıkmasıdır. Yaptığımız işlerde Van'ı öne çıkarmamız lazım. Bizde bu yok. Bizde özellikle bireyler yaptığı bir işle kendini öne çıkarmaya çalışıyor. Dolayısıyla her defasında Van arkada kalıyor. Hâlbuki yaptığımız iyi işlerde Van'ı öne çıkaralım, olumsuz işlerde kendimizi öne çıkaralım, mesele değil. Van'ı harcamayalım, Van'ı yıpratmayalım. Ama Van'ın sahip olduğu potansiyeli her zaman öne çıkarmak ve taşımak zorundayız.” ifadelerini kullandı.

 

 “PROJELERİMİZİ UYGULAMAYA GEÇİRME NOKTASINDA SIKINTI YAŞIYORUZ” 
Rektör Battal, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü; “Turizmde öne çıkan kentlere baktığımız zaman turizmin üzerine kararlılıkla gidilmiş, akamete uğranılmadan gidilmiş. Ve ortaya konan projeler uygulamaya konulmuş. Bizim hakikaten çalışmalarımız sonucu ortaya koyduğumuz projeler var ama uygulamaya sokma anlamında sıkıntı yaşıyoruz. Buna üzülüyoruz elbette. Bu neden kaynaklanıyor diye soruyorsunuz ya? Söyleyeyim; az önce de dediğim gibi, Vanlılık ruhunu oluşturmamız lazım. Van için elini taşın altına koyacak olanlar varsa 5 kişi olur, 10 kişi olur, 100 kişi olur önemli değil sayı. Samimi olanlar ile hareket etmemiz lazım. Bunları ortaya koyacak doneleri oluşturmamız lazım ve ondan sonra yürümemiz lazım. Yoksa hakikaten yazık oluyor. Yatırımcıya da, insanımıza da, potansiyellerimize de yazık oluyor. Van'ın her türlü imkânı var oysa.” 

 

 “3 GÜNDE VANLI OLUNUYOR” 

Dışarıdan Van'a gelen birisinin 3 günde kendisini Vanlı htiğini de söyleyen Rektör Battal, bunu da şu şekilde anlattı; “Az önce yurt dışından öğrenciler geldi yanıma. Nasıl gördünüz Van'ı diye sordum. Çok beğendiklerini söylediler. 3 günde Vanlı olur dışarıdan gelen birisi. Hakikaten böyle çünkü Van seviliyor, Van güzel. İnsanlar 3 günde aidiyet hissi kazanıyor. Van insanlarının samimiyeti var, gölü var, doğal güzellikleri var. Bunları ortaya koyabilecek doneleri biz ortaya koyalım, Van'ı bir noktaya kadar taşıyalım, ondan sonra emin olun Van hepimizi taşır. Van'ın böyle bir özelliği var.”  

 

“OTURUP KONUŞMAMIZ LAZIM” 
“Turizm, kararlılık ve süreklilik gerektiren bir olay olmakla birlikte ekonomiye de müthiş katkısı olan bir sektör.” diyen Rektör Battal, mutlaka bir araya gelinip konunun enine boyuna masaya yatırılması gerektiğini düşünenlerden. Rektör Battal, şunları söylüyor; “Israrla söylüyorum; oturup konuşmamız lazım. Sağlık turizminde ne yapacağız, kongre turizminde ne yapacağız, eğitim turizminde ne yapacağız? İran'ın dışındaki ülkelerle ne yapacağız? Kimler ne katkı sunacak, oturup ne tür projeler hazırlayacağız? Bunları yapıp adım atacağız. Bizim üniversite olarak yapmak istediğimiz ve yapalım dediklerimiz bunlar. Ama galiba bizim şu sorunumuz var. Önceliğimiz Van değil. Önceliğimiz bireysel, kendimiz. İşi bireysel rantlara döküyoruz. Herhâlde bundan dolayı bir araya gelemiyoruz. Hâlbuki Van olarak olayı düşünsek, Van'ı öncelesek, işte o zaman Van’ı ileri taşıyabiliriz. Konu Van olmalı. Bunun için de bir süreç lazım. Herkesin de sürece dahil olması lazım. Öyle yürümemiz lazım.” 

 

 “ÖNE KAÇMA – ARKAYA KAÇMA YÖNTEMİ” 

Rektör Prof. Dr. Peyami Battal, kendi tespitine göre en büyük problemlerden biri olarak tanımladığı şu örneği vererek noktalıyor; “Van'da en büyük sorunlarımızdan birisi de; öne kaçma - arkaya kaçma yöntemi! Bu aslında Van'ın enerjisini yok ediyor. Nedir bu öne kaçma? Anlaşıyoruz, birlikte bir etkinlik yapıyoruz 100 kişiyle mesela. Eğer etkinlik başarılı oluyorsa, 1 kişi hemen öne kaçıyor, öbür 99 kişi hiçe sayılıyor, arkada kalıyor. İkinci bir etkinliğe karar verdiğimiz zaman bu kez o 99 kişi diyor ki, 'ben onunla aynı çuvala girmem.' Sonra ne oluyor, bu durum enerjiyi yok ediyor. Bazen de şu oluyor; Etkinliğe başlıyorsunuz 100 kişiyle, bu kez ters gidiyor iş, olabilir, insandır nihayetinde. Bu defa o 99 kişi arkaya kaçıyor, o 1 kişi önde kalıyor. Sonra bakıyor etrafına, insanlar yok, nerde kaldı bu insanlar diye söyleniyor. Bu da arkaya kaçma yöntemi. Dolayısıyla bu bizim Van'ın sinerjisini yok ediyor. Bundan kurtulmamız lazım. Öne kaçanlara da arkaya kaçanlara da müsaade etmememiz gerekiyor. Daha doğrusu bu işi öne kaçanlarla ve arkaya kaçanlarla yapmayacağız. Her halükarda yan yana duranlarla, ele ele tutanlarla yapacağız. Biri elinizden tutmuyorsa sıkıntı var demektir. O yüzden elinizden tutacak adamlara ihtiyaç var. Bu kadar önemli çalışmalar, fikirler üretilmiş. Bu fikirlerin icraata dökülmesi için hep beraber el ele vermemiz, ayağa kalkmamız lazım. Yoksa İran bugün kapandı, yarın bir daha açılır, bir daha kapanır. O ülkelerin kendi iç dinamikleri vardır. Ülkelerin kendi iç dinamiklerini biz göz ardı edemeyiz. Bugün o ülke ile aranız iyi olabilir ama yarın iki ülke arasında bir gerginlik söz konusu olabilir, kopar. Bunlara takılmadan, bir araya gelerek, stratejiler belirleyerek ve el ele, yan yana bu kent için yürümemiz lazım.” Van YYÜ Yüksek Okul Müdürü Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu'nun sektöre ilişkin açıklamaları yarın...  
/ Özel Haber: Umut Tarhan

Kaynak: (Prestij Haber Merkezi) - Prestij Haber Merkezi