HAKSÖZ-HABER
Programa Hayri Kırbaşoğlu ile Hamza Türkmen arasında yaşanan sert tartışmalar damgasını vurdu.
Programın genelinde ne konuşuldu, taraflar neler söyledi bu elbette başka bir haberin konusu olacak. Ama burada özellikle Hayri Kırbaşoğlu’nun tavrı üzerinde durulması oldukça önemlidir. Kur’an’ı heva ile yorumlamanın bir diğer adı olan tarihselciliğin insanı nerelere sürüklediğini görmek açısından da program oldukça faydalı oldu.
İnsancılık, hümanist, aman bir kuşa bile zarar gelmesin hassasiyeti ile perdelediği ne idüğü belirsiz, sola öykünen sığınmacı tez ve uygulamalarına “Erdemliler İttifakı” gömleği giydiren Hayri Kırbaşoğlu’nun foyası Hamza Türkmen’in “Tamam da bu bahsettiğin ittifak Suriye’de Baas katliamını destekliyor.” ifadesi ile ortaya çıktı. O halim selim(!), aman da ortak yaşam, birlikte yaşam sözcüsü aniden ateşli bir Baas sözcüsüne dönüştü. Bu dakikadan sonra Kırbaşoğlu yalanın, demagojinin en çıplak halinin mümtaz bir örneği olarak tamamen kontrolden çıktı!
Sünni hadis metodolijisine getirdiği eleştiriler ile ekmeğini kazanan Kırbaşoğlu aniden durumdan vazife çıkararak uydurma hadislerin nasıl ortaya çıktığının da güzel bir örneğini ortaya koydu! Onbinlerce insanı katleden Baas rejimini görmeyen, İran’ın sayısı onbinleri aşan çetelerinin Suriye’de gerçekleştirdiği vahşeti görmezden gelen Kırbaşoğlu’nun tüm derdi Sünni’lik oluverdi!
Suriye'ye Irak'tan 150 Bin Selefi Savaşçı Geldi
Kırbaşoğlu’na göre Suriye’de ki çatışmaların sebebi Irak’tan Suriye’ye gelen 150 bin Selefi savaşçı imiş! 150 değil, 1500 değil, 15 bin değil tam tamına 150 bin! Behey Hoca, en klasik hadisçiler bile bu kadar açık ve desteksiz atan birisinden bir hadis dahi almazlardı! Dilin kemiği yok nasıl olsa kaynaksız, delilsiz at atabildiğin kadar! Yeter ki Baas, Beşşar Esad, mezhepçi Hamaney temize çıksın!
Kontrolden çıkan Kırbaşoğlu’nu bu dakikadan sonra tutabilene aşk olsun zaten! 1 Mayıs’la ilgili Mısır İhvan’ına karşı bildiri yayınladıklarını söyleyen Kırbaşoğlu’nun Sisi’ye tek laf etmediğini de militan bir şekilde Baas savunusundan rahatlıkla anlayabilirsiniz!
Muhaliflerin Arkasında CİA Var
Suriye'ye ilgili de köşeye sıkışan Kırbaşoğlu "Bir tarafın arkasında Rusya diğer tarafından arkasında CİA var" diyerek durumdan sıyrılmaya çalıştı.
Yeryüzünde emperyalizme, işgale, ifsada karşı direnmenin var olmanın imkânı ve adı olan İslami Hareketleri hedefine koyan bu müptezel ilahiyatçının ne olduğu belirsiz ahlaksız bir ittifakı çare olarak sunmasını da elbette şaşırmıyoruz!
Öğrencilerine vahyi, Kitab’ul Mubin’i eğip bükecekleri, zanları ve hevalarına göre yorumlayacakları bir yapboz olarak öğreten Tarhiselcilik okulunun utangaç talebesi Hayri Kırbaşoğlu’nun geldiği yer çağdaş Yezid Beşşar Esed’e, Şam Sarayı’na kapıkulu uleması olmasına da asla şaşırmadık.
Tartışmanın Sosyal Medyaya Yansıması:
