“KADINLIK ANNELİK İSE BİZ KADIN DEĞİLİZ”

ABDULHELİM ALMALI YAZDI...

VAN 3.05.2015 20:39:19 0
 “KADINLIK ANNELİK İSE BİZ KADIN DEĞİLİZ”
Tarih: 01.01.0001 00:00
 “KADINLIK ANNELİK İSE BİZ KADIN DEĞİLİZ”

İdeoloji saplantısı insanı kör eder, gözleri görmez olur, kulakları işitmez olur dolayısıyla ahlak denen değer yerlerde sürünür.

İdeoloji saplantısı, faşizmi doğurur. İnsanları cinsiyetlerine göre değerlendirir guruplara ayırır. Kadına kadınlığını erkeğe erkekliğini ön plana çıkartmasını öğütler.

Kişiler ötekileştirilir, kadın kadınlığının(feminizm), erkek erkekliğini(kocaerkil) kılmak için savaş vermeye çalışır. İdeoloji boş durmaz durmadan fitne körükler, ateş verir kızıştırır.

Bir bakarsın karşınıza " toplumsal kâbustur namus", "Em jin in, ne namûsa tu kesî ne, namûsa me azadiya me ye (Kadınız kimsenin namusu değiliz, namusumuz özgürlüğümüzdür) " "Bedena keçamın, biryara keça min!!"

"Ben senin kaburgandan değil sen benim vajinamdan çıktın" ve en son "EN NE EMANET IN, EN JININ" sloganlarıyla çıkarlar. İlk bakışta ne olacak yahu der geçersiniz ancak önü bir türlü alınmaz çünkü insan, insanlık, aile ve toplum düşmanı olan ideolojik hastalıklar bitmek bilmiyor.

Burada vurgulanmak istenen şey Allah Resulünün(sav) veda hutbesinde buyurduğu "kadınlar size Allah'ın emanetidir vurgusuna reddiyedir.

İdeolojik çevrelerce özellikle femin anlayışa sahip olanlar tarafından, Savrulan hava ve oluşturulmak istenen algı sanki Kadınlar "kurban", erkekler "katil"dir!.

Yapılmak istenilen şey cinsiyet ayrımcılığını ve Erkek karşıtlığını yerleştirerek ifsat edilmek istenilen ideolojik toplum anlayışında asıl hedef bireyi işlevsizleştirip aileyi ve toplumu yozlaştırmaktır.

Kürt halkının gelenek görenek ve inancında önemli yer tutan aile kurumunu yıkarak feminizmi egemen kılacak erkek karşıtlığı anlayışını yerleştirmek için canla başla çalışılıyor.

Sanki erkekler kadına sadece "kadın" olduğu içi şiddet uygulamaktadır!.

Sahip oldukları cinsiyete dayalı iktidarlarının sarsılmasını istememektedirler!.

Toplumun değerleriyle oynamak, “özellikle ahlaki değerler” onun üzerinden ideolojilerini yerleştirmek istemektedirler!..

Bu oyun oynanırken veya oyunun bir figüranı olarak neyle oynandığını fark etmemek ne kadar acı!...

Önce, namus kavramına kim nasıl bakıyor ve nasıl buluyor'dan ziyade, İnsanlığın ortak değeri toplumları ayakta tutan bu kavram üzerinde yine insanların bırakalım inançlılığı veya inançsızlığı “ortak akıl” diye adlandırılan bir akılla ele alıp anlam verdikleri bir değer vardır “Ahlak”!.

En azından ideolojik inatla olsa bile her kese lazım olan "ahlak" öncelenmelidir. İnsanlık için en kıymetli değer olan “ahlak” kavramına en yakın olanı insandır. Sadece kadında değil sadece erkekte değil, tüm insanlarda!.

Bir düşüncede veya düşüncenin yaşanılacağı toplumda eğer ahlak mefhumu yoksa siyasi görüşü, dünya görüşü ve o toplumun nerde olduğu refah düzeyinin ne olduğu dininin ne olduğu bir anlam ifade etmez.

Toplumun genel anlamda ahlaki yönden çöküşe uğradığı şu günlerde kadınlar tarafından "biz kadınız kimsenin emaneti değiliz" sözünü söyleyenler sanırım başlıkta kullandığım "Kadınlık annelik ise biz kadın değiliz" sözünü de söyleyerek afişe edeceklerdir.

Toplumsal yozlaşmanın, aile mefhumunun çökmesinin, temiz bir neslin oluşması için önüne geçilmesi için sloganvari söylemlerle yola çıkarak çare aramak yerine kadın erkek oldukları konumu ve varlık gayelerini bilip yaşarlarsa sanırım çözüm kendiliğinde oluşacaktır.

Hayatı kadın erkek değerlendirmesine göre değerlendirmek yerine insan-insan ilişkisi olarak değerlendirilmesi ele alınması lazım. Çünkü bu ilişki türü, her insan için olduğu gibi eşler arasında da en temel ilişki türüdür. Şu temel espri hiç unutulmamalıdır. Evlilik kurumu, insanı insanlığa yabancılaştıran bir kurum değildir. Yabancılara karşı gösterilen asgarî insanî tavır ve davranışı en başta eşler birbirine karşı göstermekle yükümlüdür. Toplumsal yozlaşmayı hızlandırmakta olan böylesi ideolojik sloganların gençlerimizi gittikçe bataklığa sürüklediği unutulmamalıdır.

Nasihatlerin musibetlerden evla olması dileğiyle.