Hz. Resulü Örnek Alalım

Muhittin Kandırmaz

VAN 29.11.2017 09:26:15 0
Hz. Resulü Örnek Alalım
Tarih: 01.01.0001 00:00
 “Andolsun Allâh'ın elçisinde sizin için Allah'a ve âhiret gününe kavuşmaya inanan ve Allâh'ı çok anan kimseler için, (uyulacak) en güzel bir örnek vardır.” (Ahzâb 33:21) 

 

Peki biz Hz. Peygamber’in neyini örnek alacağız? Boyunu mu, herkes planyaya girmeli o zaman; giyim tarzını mı, yürüyüşünü mü, oturup kalkmasını mı? Ya da içinde bulunduğu toplumun kültürünü mü?  Hani bir mesel anlatılır. Bedevi bir adam Hz. Peygamber’in tüm giyim tarzını bulmuş, bir tek kuşağının nasıl olduğunu bilmediği için bir bilene sormuş. Demiş ki ‘Efendim ben Hz. Peygamber’in giyim tarzını buldum ve giydim ama bir kuşağı eksik kaldı, acaba kuşağı nasıldı? Alim olan zat cevaben ‘Evet kuşağı da takarsan tam Ebu Cehil’e benzersin’ demiş. İşte tam burada, biz esası kaybettik teferruatla uğraşıyoruz.

Peki biz Hz. Peygamber’in neyini örnek alacağız? Elbette ki ahlakını, “Çünkü sen, muhteşem bir ahlaka sahipsin” (Kalem 68:4). Peki biz Hz. Peygamber’in ahlakını nerden öğreneceğiz? Tabi ki Hz. Peygamber gibi vahiyden: “Ve (Ey Nebi,) işte sana da kendi emrimizden hayat bahşeden bir mesaj vahyettik; sen daha önce kitap nedir iman nedir bilmezdin: Fakat şimdi onu bir nur kıldık ki, kullarımızdan dilediklerimizi onunla doğru yola yöneltelim. Ve şüphe yok ki sen de insanları dosdoğru bir yola yöneltmektesin.” (Şûrâ 42:52) 

Demek ki Allah Resulü vahiyle öğrenmiş kitabı ve imanı. Öyleyse bizim de vahye dönmemiz ve Hz. Peygamber’in vahyi nasıl anlayıp hayata aktardığını yine onun örnekliğinde anlamaya çalışmamız gerekmez mi? Zaten örnek demek (tabir-i caizse) numune demek değil midir? Yani kimse peygamber olamaz ama peygamberi örnek olarak alır. Zaten o bizim için örnektir. Buyrun ayetlerden örnekler verelim:

 

“..... yalan sözden sakının.”(Hac 22:30) Siz Hz. Peygamber’in yalan söylediğine dair bir şey duydunuz mu? Allah yalan söylemeyi yasaklamıştır. Buna benzer, yalan söylemenin insanın başına ne belalar açacağına dair onlarca ayet bulabilirsiniz. 

“Siz ey iman edenler! (birbiriniz hakkında kötü) zandan şiddetle kaçının! Unutmayın ki zannın bir kısmı ağır bir vebaldir! Birbirinizin gizli saklısını da asla araştırmayın ve birbirinizin gıybetini etmeyin! İçinizde ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanan biri var mı? Bakın, tiksindiniz işte! ...” (Hucurât 49:12) Peki bu ayete bizim yaşam tarzımız ne kadar uyuyor?

“O, size yalnızca leşi, kanı, domuz etini ve üzerine Allah'tan başkasının adı anılarak kesilen hayvanı haram kıldı. Kim bunlara mecbur kalırsa -iştahı kabarmadan ve haddi aşmadan- ona bir günah yoktur...” (Bakara 2:173)

“Siz ey iman edenler! Kazancınızın temiz ve helal olanından ve sizin için topraktan bitirdiğimiz ürünlerden karşılıksız harcayın; fakat, size verildiğinde gözü kapalı olmadıkça el uzatmayacağınız, bayağı ve haram olanı vermeye kalkmayın!...” (Bakara 2:267)

 

Faiz yiyen kimseler, başka değil sadece şeytanın dokunarak aklını çeldiği kimse gibi hareket ederler: Çünkü onlar ‘alışveriş de faiz gibidir’ derler. Oysa ki Allah alışverişi helal, faizi haram kılmıştır. Her kim Rabbinden kendisine nasihat gelir gelmez bu işe son verirse, evvelki kazançları ona, onun hakkında karar vermek de Allah'a kalır. Her kim de dönerse, içerisinde kalıcı oldukları ateşe mahkum olanlar işte bunlardır.” (Bakara 2:275)

“Ölü hayvan, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına kesilenler; bir de boğulan, dövülerek öldürülen, düşerek ölen, boynuzlanarak öldürülen ya da vahşi bir hayvan tarafından parçalanan hayvanlar -henüz canlıyken kestikleriniz müstesnadır- ve putperestçe semboller üzerine kesilenler, ayrıca attığınız zarla geleceğe ilişkin kehanette bulunmak size haram kılınmıştır. Bütün bunlar birer sapmadır. Bugün, inkara saplananlar, dininiz(i terk edeceğiniz)den umutlarını tamamen kesmişlerdir: O halde, onları gözünüzde büyütüp de saygınlaştırmayın! Yalnız Beni tazim edip, Bana saygı duyun! Bugün dininizi sizin için kemale erdirdim ve size olan nimetimi tamamladım; ve (Allah'a) teslimiyeti sizin için hayat tarzı olarak benimsedim. Günaha gönüllü koşmaksızın kim hayati bir zaruretten dolayı zorda kalırsa, iyi bilsin ki Allah tarifsiz bir bağışlayıcı, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.” (Mâide 5:3) 

 

Bu ayetleri özellikle buraya alıyorum, sıradan biri okuduğunda anlar. Ya şimdi birileri diyecek ki; burda geçmeyen hayvanlar helal mi? Kural şu, helal ve temiz. İşte Hz. Peygamber’in örnekliği bundan dolayıdır.

 

“...Ama eğer hüküm verecek olursan aralarında adaletle hükmet: çünkü Allah adil olanları sever.” (Mâide 5:42)

 

“...Allah'ın kendilerine rızık olarak bağışladıklarını Allah'a iftara olan (hurafelerle) haram kılanlardır: Onlar sapmışlardır ve doğru yolu da bulamamışlardır.” (En’âm 6:140)

 

“... Ya yoksa, Allah bütün bunları yasaklarken siz şahit miydiniz? Hiçbir gerçek bilgiye dayanmaksızın, insanları saptırmak amacıyla, kendi uydurdukları yalanı Allah'a isnat edenden daha zalim biri olabilir mi? Bakın, Allah zalim bir topluma rehberliğini bahşetmez.” (En’âm 6:144)

 

“Allah'a ortak koşanlar derler ki: Eğer Allah dileseydi, ne biz ne de atalarımız şirk koşmazdık; dahası (O'nun helallerinden) hiçbir şeyi haram kılmazdık. Onlardan öncekiler de hakikati işte bu mantıkla yalanladılar; ta ki azabımızı tadıncaya kadar... De ki: Elinizde bize sunabileceğiniz güvenilir bilgiye dayalı herhangi bir belge var mı? Siz yalnızca hurafenin peşinden gidiyorsunuz ve sadece kitle psikolojisiyle hareket ediyorsunuz.” (En’âm 6:148)

 

Allah adına yaptıkları pisliklerle Allah a iftira atanlar ne diyorsunuz?

 

“De ki: Haydi, Allah'ın bütün bunları haram kıldığına tanıklık eden şahitlerinizi getirin bakalım! Eğer onlar yalan yere tanıklık ederlerse sakın onların bu tanıklığını onaylama ve mesajlarımızı yalanlayanların ve ahirete inanmayacakların keyfi düşüncelerine uyma! Zira onlar, mevhum güçleri Rablerine denk tutuyorlar.” (En’âm 6:150)

 

Allah’tan başka kimse haram koyamaz. İnsan ancak yasak koyar. Örneğin ‘Kapalı alanlarda sigara içmek yasaktır.’ Bu haram anlamına gelmez, sadece devletin koyduğu bir yasaktır.

 

“De ki: Gelin, Allah'ın size neyi haram ve dokunulmaz kıldığını aktarayam: O'ndan başka şeylere kesinlikle ilahlık yakıştırmayın; anne-babaya iyi davranın; rızkınıza ortak çıkar endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin, zira sizin de onların da rızkını Biz veriyoruz; açık ya da gizli, sizi mahcup edecek bir günaha yanaşmayın; haklı bir gerekçeye dayanmaksızın Allah'ın kutsal saydığı insan hayatına kıymayın: Allah size işte bunları emretti ki aklınızı kullanabilesiniz.” (En’âm 6:151)

 

“Sor (onlara): Ya Allah'ın sizin yararlanmanız için ikram ettiği, sizin de (keyfi olarak) bir kısmını haram bir kısmını helal saydığınız rızıklar hakkında ne dersiniz? De ki: Size Allah mı izin verdi, yoksa siz Allah'a iftira mı ediyorsunuz?” (Yûnus 10:59)

 

“(Ki) O size yalnızca leşi, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilen (hayvanı) haram kılmıştır! Fakat mecbur kalan kişi, haddi aşıp zorunlu miktarı geçmeden (yemişse), bilsin ki Allah tarifsiz bir bağışlayıcı, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.” (Nahl 16:115)

 

“Artık, dilleriyle yalan beyanda bulunup, üstelik uydurduğunuz yalanı (da) Allah'a isnat ederek Bu helaldir, bu da haramdır! demeyin! Çünkü uydurdukları yalanı Allah'a isnat edenler asla kurtuluşa eremezler.” (Nahl 16:116)

 

“Sen ey peygamber! Eşlerin(den bir kısmının) rızasını kazanmak için, neden Allah'ın helal kıldığı şeyi kendine haram ediyorsun? Yine de Allah çok bağışlayıcıdır, sınırsız bir merhamet kaynağıdır.” (Tahrîm 66:1) Eğer bu ayetler kesmiyorsa dilediğinizi yapın, diyecek bir şey yok.

 

“Emeksiz kazancı haram-helal demeden açgözlülükle boğazınıza geçiriyorsunuz.” (Fecr 89:19) 

 

Hz.Peygamber’in yaşadığı hayatın ve örnekliğin kaynağı nedir? Anlaşılmadıysa hayata dair yüzlerce örnek var, Hayat Kitabı Kuran’da. Burda şu hadisi hatırlamadan olmaz herhalde; Hz. Peygamber’in vefatından sonra ashab Hz. Aişe annemize gelerek ‘onun hayatı neydi’ diye sorduklarında Hz. Aişe annemizin ‘siz hiç Kur'an okumuyor musunuz’ dediğini bilmeyeniniz yoktur herhalde. 

 

Selam ve dua talebiyle.