Gülen grubu kime oy verecek?

Akşam Gazetesi yazarı Ufuk Ulutaş, Gülen grubunun kime oy vereceğiyle ilgili ilginç bir yazı kaleme aldı.

VAN 21.03.2014 10:35:28 0
Gülen grubu kime oy verecek?
Tarih: 01.01.0001 00:00

İşte Ulutaş'ın yazısı:

Bir ben miyim bilmem "Gülen Grubu'nun hangi partiye oy vereceğini" zerre miktar merak etmeyen? Bugüne kadarki siyasi hayatlarında Demirel'den Ecevit'e ve Erdoğan'a kadar geniş spektrumda takılmış bir grup, bırakın da kafasına göre takılma özgürlüğünü bu seçimde de kullansın. İşçi Partisi'nden Hepar'a kadar geniş bir yelpaze var karşılarında. Ekrem Dumanlı muhtemelen Pensilvanya'dan gerekli direktifleri almıştır. Okuma bilenler parti ismi kısaltmalarına göre bilmeyenler de altı ok, sarı yıldız, kartal vs. gibi sembollerden birisine basacaktır oy.

Yanlış anlamayın grubun muhiplerinden bahsetmiyorum. Her ne sebepten olursa olsun ömrünün bir noktasında Gülen Grubu'na muhabbet besleyenlerin Pensilvanya'dan gelecek direktifle oy tercihlerini değiştireceğini düşünmüyorum. Yine anketlerden bahsetmek gerekirse, oylarını "kâinat imamı"nın direktifleriyle değiştirecek kitle muhipler değil, Türkiye muvazenesinde esamesi okunmayacak olan mensuplar. Muhipler, dershanelerde mescit yerine "dinlenme odası" yazdıklarında bir bit yeniği olduğunu anlamalıydık diyenlerdir ve onlar geçen seçimde kime oy verdilerse büyük oranda yine aynı partiye oy verecekler.

Mensuplar ise varlığını cemaat varlığına armağan edenler. Onlar elbette ki kendi çocuklarının isimlerinden oy tercihlerine kadar geniş yelpazedeki mevzularda yönlerini Pensilvanya'ya çevirmiş vaziyetteler. İşte bu ekip kime oy verecek sorusu seçimler açısından gereksiz bir şekilde birçok yerde soruluyor.

Küçük insanlar, küçük hesaplar

Sanmayın ki insanlar seçim sonuçlarını önceden okumak için Gülen Grubu mensuplarının hangi partiye oy vereceğini merak ediyor. Meraklılar birkaç fırka. Birinci fırka, mensupların hangi partiye oy vereceğini magazin malzemesi yapanlar. "ŞOK, Gülen Grubu X Partisi'ne oy veriyor!" tarzı sansasyonel cümle kurma peşinde olanlar. İkinci fırka, seçimlerde "çingene hesabı" hesabı yapıp Gülen Grubu'ndan biraz, sokağa döktüğümüz insanlardan biraz, ajite ettiğimiz insanlardan biraz vs. diyerek küçük hesaplar peşinde koşan siyasi partiler.

Bu iki fırkanın rant mücadelesinin bu satırlar nezdinde bir kıymet-i harbiyesi yok. Siyaset maalesef tam da böyle bir şey. Zaman gelir Meclis'e soru önergesi verirsiniz bir grup aleyhine, zaman gelir yılların"loser"lığının çaresini umutsuz bir şekilde aynı grubun yalan ve iftira faaliyetlerinde ararsınız.

Gülen Grubu'nun mensuplarının oylarını kime vereceğini merak eden bir fırka var ki o hakkında konuşulmayı diğerlerinden fazla hak ediyor. Bu fırka özetle, milletin maruz bırakıldığı tehlikenin boyutlarını anlama derdinde. Gülen Grubu'nun çarkını döndürmeye devam ettirmek için kimlerle ve neler pahasına ittifak yapabileceğini merak ediyor.

Bitsin bu tiyatro

Bu fırkanın altında iki hissiyata sahip kitle var. Birincisi, Gülen Grubu'na da iktidar etrafına çöreklenen diğer kurgu karakterlere de yıllar boyu ihtiyatla yaklaşmış. Hatta ağızlarında tüy bitmiş, meydanın bu gruba ve kurgu karakterlere bırakılmasının yarattığı tehlikeyi anlatmaktan. Üzgünler ama bunun"Müslüman'a duyulan güven" fikrinden hareketle yapıldığını da biliyorlar. Yine de "Müslüman aynı yerden iki kere sokulmaz" diyorlar.

İkincisi ise, özellikle 7 Şubat sonrası Gülen Grubu gerçeğiyle karşılaşanlar. 17 Aralık ve 25 Aralık ile birlikte "tehlikenin farkına varanlar". "Tek ceket", "siyasetin şerrinden Allah'a sığınırım", "Cebrail parti kursa..." tiyatrosuna inanıp "beceremediler, bıraksınlar", "Erbakan'a kalbim ısınmadı", "son karakol", otoriteden izin almalılardı", "Genelkurmayımız'ın çok değerli İkinci Başkanı" vs. mesajlarını hüsn-ü zanla es geçenler.

Herkes artık "bitsin bu tiyatro" diyor. Tartışmalar sürreal, karakterler kurgu.

Zaman "olduğun gibi görünme" zamanı...