Gül rest mi çekti?

Ahmet KEKEÇ

VAN 19.04.2014 10:46:29 0
Gül rest mi çekti?
Tarih: 01.01.0001 00:00

Erdoğan-Gül nifak hattına çalışan arkadaşlardan ricamdır:

Her türlü manipülasyonu yapıyorsunuz.

Yapın...

Erdoğan-Gül restleşmesine dayalı üstün yorumlarla kendinizi giderek gülünç ve acınası varlıklar haline getiriyorsunuz.

Getirin...

Üslup farkıyla meşrep farkını idrakten yoksunsunuz.

Bu sizin probleminiz...

Bari “pislik” yapmayın...

Namuslu ve şerefli insanlar, henüz olmamış, henüz gerçekleşmemiş, henüz hadise niteliği kazanmamış “hadiseler” üzerinde böyle teklifsizce ve yüzsüzce tepinmez.

Efendim, Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olma isteği, Çankaya’da “burukluğa” yol açmış.

Nerden biliyorsunuz?

Gül bir dönem daha Çankaya’da kalmak istiyormuş. Bunu açıkça dillendirmek yerine, gizli defansif bir tutum benimsiyormuş ve “Görün beni, buradayım” mesajı veriyormuş.

Nerden biliyorsunuz ve niye yalan söylüyorsunuz?

Erdoğan, aslında Gül’ü Başbakan yapmak istemiyormuş... (AK Parti’nin yetkili kurulları yok mu? Hadi bırakalım yetkili kurulları, Gül’ün bu partide bir ağırlığı ve hakkı yok mu?) Gül de bu işe pek sıcak bakmıyormuş. Erdoğan’ın baskın karakteri ve icraya karışacağı yönünde işaretler vermesi, Çankaya çevrelerinde “Bu iş zor... Bu Erdoğan’la çalışılmaz” yorumlarına yol açıyormuş.

Nerden biliyorsunuz?

Gül, Anayasa Mahkemesi’nin Twitter kararını savunarak, zımnen Erdoğan gibi düşünmediğini ortaya koymuş. Gezi olayları sırasında takındığı tutumla da, “hem siyaset, hem üslup farklılığı içindeyiz” mesajını vermiş... Erdoğan bu duruma çok bozulmuş. Açıkça söylemiyormuş ama “Abdullah Bey’le olur mu?” kuşkularını taşımaya da devam ediyormuş...

Nerden biliyorsunuz?

Bu “Nerden biliyorsunuz?” sorularını çoğaltabiliriz.

Dün, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, “Gelecekle ilgili siyaset planım yok” açıklaması düştü ajanslara ve birden ortalık karıştı. Alesta bekleyen arkadaşlar eski iddiaları ve temennileriyle tek tek arzı endam ettiler haber kanallarında. Uçuk kaçık yorumlar, saçma çıkarımlar, insafsız ve vicdansız yargılar...

Biri çıktı (bir eski AK Parti milletvekili ve Bakan), “Başbakan Erdoğan’ın ‘anket’ adı altında yaptırdığı kampanya Abdullah Bey’i çok rencide etti” dedi.

Bir başkası, “köprülerin atıldığı” yorumunu yaptı...

Bir diğeri, “Erdoğan ve çevresi, nicedir Gül’e karşı eleştirel bir pozisyon içinde. Gül bunu hazmedememiştir. Bu açıklaması rest anlamına gelmektedir. Bu restleşmeyle, Abdullah Gül diye bir lider doğmuştur” öngörüsünde bulundu; Abdullah Gül lider özellikleri taşımıyormuş gibi...

Kötü habere önceden vermiştim...

Sevabına tekrarlayayım:

Bir bölümünü yukarıda özetlediğim yorumların ve temennilerin herhangi bir karşılığı yok...

İleri sürülen “restleşmelerin” ve karşılıklı “tutum alışların” hiçbiri yaşanmadı.

Erdoğan, Gül’e karşı gardını almış değil...

Gül de, Erdoğan’a karşı gizli defansif bir tutum içinde değil...

Erdoğan ve çevresinin Gül’e karşı eleştirel bir tutum içinde olduğu bilgisi de, hem yalandır, hem de şerefsizce bir iftiradır.

Gül, kimi konularda Erdoğan’dan farklı düşünür. Düşünmüştür. Böyle olması da gerekir. Ama Çankaya’da bulunduğu dönem içinde, hep siyasetin önünü açan bir tutum içinde olmuş, “örnek bir Cumhurbaşkanlığı” sergilemiştir. Ülkemiz ona çok şey borçludur.

Bir şey daha:

Erdoğan ve Gül, AK Parti’yi birlikte kurdular.

Üslupları farklıdır ama meşrep itibariyle aralarında bir fark yoktur.

İki arkadaştan, iki kardeşten ve iki “dava arkadaşından” söz ediyoruz.

Kaldı ki, “Erdoğan serttir, Gül mülayim...” yorumlarının da gerçekle alakası yoktur. İcabında Gül de serttir... Başbakan olarak katıldığı ilk MGK toplantısında, “irtica” uyarısı yapan komutanlara nasıl mukabelede bulunduğunu, o dönemin MGK üyelerine sorun, anlatsınlar...

Hülasası şu:

Durumdan vazife çıkarıp nifak alıştırmaları yapmayın... Gül rest çekmedi. Çekmeyecek.

Daha önce, “Bundan sonra ne olacağını arkadaşlarımla konuşurum” demişti.

Bunu tekrarlamış oldu.