Göster Bize Güzel Örnekliğini Ey Nebı, Ey Can!

Mehmet Şafi Avcı

VAN 10.04.2014 20:09:39 0
Göster Bize Güzel Örnekliğini Ey Nebı, Ey Can!
Tarih: 01.01.0001 00:00
Gönlümüzde solmayan dikensiz bir gülken, seni yapay ve dikenli güllerle anmaya, anlamaya, tanıtmaya başladık. Akletmedik ki seni temsil ettiğini zan ettiğimiz o dikenli güllerin ömürleri uzun olamadığını ve solduklarını Ey Can!

Sevgiyi ifade eden “gül” motifinin, inananlar için “güzel örnek” olma özelliğinin yerine ikame edilmesinden utanmadık, gel bize örnekliği göster Ey Sevgili!

Simgelerin muhteveları unutarak, örterek, gizleterek kendilerinin birer put olarak gerçek özlerinin yerine ikame edilmesinden çekinmedik ve yıktığın nice putları, Musa’nın kavmi gibi yeniden put edindik, gel ne olursun bizi zamanın Samiri’lerinden kurtar.

Pragmatizm uğruna ilkeleri yerle yeksan edip “meydanları doldurma” ilkelliğine saplanarak yüz binlerce “salavat matineleri” düzenledik, gel bize gerçek salavatı öğret ey Kutlu Nebi

Torunların öz evlatlardan daha çok sevildiğini bilmediğimizden, kırmızı kanlarını akıttığımız torunlarını sana hatırlatan kırmızı güller sunduk her nisanda; bizden biri olduğundan bu akılsızlığımızı da yüzümüze vurmadığını biliyoruz Ey Nebi!

Seni kırmızı dikenli güllerle anarken, sırtına bindirdiğin, kokladığın, zalimliğimizden, vurdumduymazlığımızdan sana hıyanetten dolayı katlettiğimiz torunlarının akan o kızıl kanlarını hatırlayacağını düşünemedik, özür dilemeyi bile beceremedik Ey Sevililer Sevgilisi!

İşlediğimiz onca günahlardan, hatalardan ve senden sonra sünnetine yüz çevirdiğimizden dolayı, Cubeyir gibi sana geri gelemedik, ikramın için değil, her şeyimizle, her şeyin için yanındayız diyemedik gel bizi yanına al Ey Sevgili!

Küçücük Zeyd bin Haris (Usamenin babası ) gibi seni ve pak Ehli Beytini ailemize tercih edemedik, ailemizi koruduğumuz kadar sizleri koruyamadık; ne olur müşriklere gösterdiğin o merhametini bize de gösterip bizi af et ey bizden biri olan Sevgili Nebi!

Evimizi, kapımızın önünü, mahallemizi, semtimizi, şehrimizi, ülkemizi, dünyayı hatta uzayı maddi-manevi kir içinde bıraktık, “Temizlik imandandır” evrensel beyanını anlamadık gel de bize tahareti öğret.

Ahlakı Kur’andı” diyen sevgili eşinin o evrensel mesajını göz ardı ettik; seni Kur’andan, Kur’anı senden ayrı değerlendirdik, ne olursun gel, gel ey nebi kutlu soluğunla bizi ahlaklandır.

Ben de sizin gibi bir insanım” demeni anlamadık, unuttuk; kanını, idrarını ve büyük abdestinin temiz olduğunu ispata kalktık, insan peygamberin nasıl olabileceğini körelmiş izanımıza yerleştirmek için gel Ey Nebi!

Sizin için Allah’ın elçisinde güzel bir örnek vardır” fermanını okumamıza rağmen; biz örnekliği, cübbe giymek, ekmeği tuza bandırmak, yemeği ele yemek gibi anlayıp dini anlayış, yaşayış ve yaşantısını görmezden geldik, gel bize örnekliğin nasıllığını anlamayı öğret Ey Sevgili!

İnsanlığın ayaklar altına alındığı bir çağda; “İnsanlara teşekkür etmeyen, Allah’a şükretmez” diyerek insanlara karşı duruşu ikame ettin, gel Ey Nebi gel de bize de nezaketi göster!

Çocuklarınıza ikramda bulunun” kutlu mesajına üzülerek icabet edemiyoruz. Çünkü Filistin, Irak, Sudan, Afrika, Kürdistan vb. ülkelerdeki çocuklar kurşunlara, nükleer ve biyolojik silahlara maruz kalırken neyi ikram edeceğimizi bilemiyoruz, bu masumlara bakmaya yüzümüz yok Ey Sevgili!

Irak’ta, Filistin’de, Afganistan’da, Somali’de, Kürdistan’da canlarımız ölürken biz onların üzerindeki zulmü kaldırmayı değil, ölülerimizi dahi kaldıramadık, taziyelerine bile gidemedik, senin “bizim dertlerimizle dertlenmeyen bizden değildir” bizi biz yapan mesajını göremedik Ey Sevgili gel de bize görmeyi, duyarlılığı öğret!

Eğer “kişi sevdiğiyle beraberdir” dememiş olsaydın, ötelere dair hayaller kuramaz ve her ayrılığın bir vuslata kapı olduğunu anlayamazdık biliyor musun Ey Can.

Gülmek sadakadır” demeni hatırlamayarak çevremize asık suratlı bir kişilikle çıktık senden utanmayarak. Bir de davanı tebliğe kalkıştık Ey Nebi gel tebliği bizden kurtar!

Cennet annelerin ayakları altındadır” demen hiç aklımıza gelmeden, kadının aklının eksikliğini, eşek ve köpekle eşdeğer tutmayı, uğursuzluğu yükleyerek sana iftira etmekten hicab etmedik. Ne olursun gel bize kadına verdiğin değeri, saygıyı göster Ey Nebi!

Seni öldürmeye genlere dahi güven veren sen, bugün yolunun takipçileri olduğunu iddia eden bizler, bizi öldürmeye gelenlere değil, bizim gibi inananlara bile güven telkin edemedik, gel bize emanet ve eminliği öğret Ey Can!

Zalimin zulmünden mazlumları korumak için Hılful fudul’a katılan Sen, bugün takipçilerin maalesef karşı olduğun zulmü birbirlerine getirdiğin din adına reva görüyorlar. Gel bizi bu sun’i dindarlardan kurtar Ey Sevgili, En Sevgili!

Kulları, kulların kulluğundan kurtarıp, âlemlerin rabbine kul yapıp özgürleştirme mücadeleni örnek edineceğimize, ülkelerin yeraltı ve yerüstü zenginliklerini elde etmek için Allah’ın hür yarattığı kullarını köleleştirdik, gel bizi özgürleştir ki, köleliğe karşı çıkalım, özgürlüğün ne denli bir nimet olduğunu bilelim Ey özgülük mücadelesinin önderi!