Faruk Alpaslan'dan HDP'ye Birlikte Hizmet Etme Çağrısı

AK Parti Van İl Başkanı Zahir Soğanda ve Van Milletvekili Adayı Faruk Alpaslan'ın Başkale'de esnaf ziyareti sırasında HDP'li, DBP'li ve DTK'lılar tarafından yapılan saldırı üzerine seçim bürosunda, Van Milletvekili Burhan Kayatürk ve Van

VAN 4.05.2015 17:09:19 0
Faruk Alpaslan
Tarih: 01.01.0001 00:00

AK Parti Van İl Başkanı Zahir Soğanda ve Van Milletvekili Adayı Faruk Alpaslan'ın Başkale'de esnaf ziyareti sırasında HDP'li, DBP'li ve DTK'lılar tarafından yapılan saldırı üzerine seçim bürosunda, Van Milletvekili Burhan Kayatürk ve Van Milletvekili Adayı Faruk Alpaslan tarafından bir basın toplantısı düzenlendi. 

Basın Toplantısında, AK Parti Van Milletvekili Adayları Ömer Çaha, Hamdullah Şevli, Özge Burak Değer, Nizamettin Ağar, Yakup Aladağ, İl Kadın Kolları Başkanı Havva Duran, İlçe Başkanları, Gençlik Kolları Başkanları ve çok sayıda partili hazır bulundu. 

Faruk Alpaslan'ın açıklamasından satır başları... 


Dün İl Başkanımız Zahir Soğanda, İl ve İlçe Gençlik Kolları Başkanlarımız ile birlikte, doğup büyüdüğüm ilçeme, Başkale’ye ziyarete gittik. 

Çok yakinen tanımış olduğum, taziye sahibine ve akrabamıza telefon açıp taziye ziyaretinde bulunmak istediğimizi belirtti. Kendileri de büyük bir şerefle ve onurla beklediklerini belitti. Biz de Başkale’ye girişte taziye evine ziyarete gittik. Ama maalesef kendini bilmez birkaç kişi, taziye sahibi olduklarını iddia ederek taziyeye girmememiz için provoke edip, huzursuzluk çıkardı. Fatiha okumamızı engellemeye çalıştılar. Taziyede insanlığa, Müslümanlığa, bizim örf ve âdetimize yakışmayacak şekilde küfürler yapıldı. 

BİZ TAZİYEYE ACILARINI PAYLAŞMAYA GİTTİK
Ama biz Fatiha’mızı okuduk, taziye evine huzursuzluk çıkarmaya değil, acılarını paylaşmaya gittik. Biz çok büyük bir kitle ile gitmiştik. Biz taziye evinde Fatiha’mızı okurken, dışarıda kendini bilmezlerin yapmış olduğu taşkınlık nedeniyle emniyet mensupları geldi. Yani biz taziyeye iddia edildiği gibi emniyet mensupları ile gitmedik. 

"BAŞKALE'YE YATIRIM VE HİZMET İÇİN GELDİK"
Fatiha’mızı okuduktan sonra hiç bir huzursuzluğa meydan vermeden çıktık, esnaf ziyaretlerine geçtik. Esnaf ziyaretlerine geçerken de emniyet mensubu arkadaşlarıma ricada bulundum. Arkadaşlar biz küfür de yiyeceğiz, yanımdaki büyüklerime ve gençlerime biz Başkale’ye yatırım için gidiyoruz, insanlara hizmet için gidiyoruz, dövülsek de, sövülsek de kesinlikle tahriklere kapılmanızı istemiyorum dedim. 

“YALANCILARIN, İFTİRACILARIN MUMU SÖNDÜ”

Biz bu şekilde gittik, esnafımızla sohbet ettik dertleştik, sorunlarını ve isteklerini söylediler. Esnafın istemediğini iddia edenler var. Esnaf ziyaretinde çekilmiş fotoğraflarımız ve videolarımız ortada. Esnafın beni nasıl kucakladığını, hizmete nasıl susadığını, Allah rızası için bu haraç alanlardan bizi kurtarın diye seslendiğini gördüm.  Bunlar hepsi burada kare kare var…  

“BAŞKALE’YE MÜJDELERLE GİTMİŞTİK”
Biz Başkale’ye esnaflarla birlikte yatırım ve hizmet için gittik. Sayın Milletvekilimiz Burhan Kayatürk ile birlikte YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal Hocamızdan aldığımız bir an önce Başkale Yüksek Okulu’nun yapımı sözünün müjdesini vermek için gitmiştik. Başkale’de üretilen sütün orada çürütülmekten kurtulması için Süt Üreticileri Birliği’ni kurma müjdesi ile gitmiştik. 

"BAŞKALE'Yİ KADERİNE MAHKUM BIRAKMAYACAĞIZ"

Sadece 300 tane esnafın ataması ile esnafın işlerinin ve yüzünün ne kadar değiştiğini gördük. Biz Başkale’yi kaderine mahkum bırakmayacağız. 
Biz Başkale’ye yatırım ve istihdam oluşturmak, gençleri işsizlikten kurtarmak ve iş adamlarımızı oralara yatırım yapmasını sağlamak için gitmiştik. 
Ama maalesef, çok büyük korkaklıklar içerisinde çok büyük iftiralar atarak, sözlü ve fiziki saldırılarda bulundular. 

“HDP’YE BİRLİKTE HİZMET ETME ÇAĞRISI”

Bizzat HDP adayı olan arkadaşımı aradım. İkimiz de bu ilçenin çocuklarıyız. Siyaset alanı ayrı, hizmet alanı ayrı. Gelin bu halka hizmeti götürelim. İdeolojik yaklaşımları kenara bırakın demiyorum. Ancak onların yeri siyaset meydanıdır. Vallahi siz benim ne Kürtlüğümü, ne de Türkiye’ye bağlılığımı sindiremezsiniz…  Ben Kürtlüğümle övünen, Türkiye Cumhuriyeti’nin bütünlüğü içerisinde bu hakları sonuna kadar sizden çok iyi bir şekilde savunacağız ve getireceğiz.

“İNSANLARIN HÜR İRADESİNE DOKUNMAYIN”

İsmini demokrat açılımı ile yapan kişilere sesleniyorum. İşte isminizde yer aldığı gibi demokrat davranın, insanların hür iradesine dokunmayın, şayet demokratsanız bırakın insanlar hür iradeleri ile oylarını kullansınlar. Şantajla, tehditle, kurtarılmış bölge yaklaşımı ile insanlarımızı oraya mahkum etmeyin. Çarşıda yola anons araçlarını çekiyorlar, oturma eylemi yapıyorlar, aman bunlar esnafla buluşmasın, halkla bütünleşmesin diye.  

“TAHRİK OYUNUNA GELMEDİK, GELMEYECEĞİZ”
Yapılan saldırılar karşısında en küçük bir işaretimizle orada çok büyük olaylar olabilirdi. Onlardan korktuğumuz için değil, tahriklere ve oyunlara gelmediğimiz için sükûnetimizi bozmadık. 

"TÜM ENGELLEMELERE RAĞMEN BAŞKALE’YE HİZMET GÖTÜRECEĞİZ
"
Biz halkımıza hizmet sözü verdik. Bize küfrettikçe siz kendinizi vuracaksınız, bize taş attıkça biz size gül atacağız, siz bizi engellemeye çalıştıkta Başkale’ye yatırım yapacağız, istihdam oluşturup insanımıza iş ve aş imkânları kazandıracağız, hizmet götüreceğiz. 

“BİZ ÖLDÜRÜLDÜK ANCAK TAVİZ VERMEDİK”
Hiç kimse ölümle beni korkutmasın. Bu aile öldürüldü, ancak hiçbir zaman fikrinden, zikrinden ve yapacağı işlerden geri kalmadı. Öldürüldük ancak Kürtlüğümüzden taviz vermedik, öldürüldük ama hizmetimizden taviz vermedik. Koltuk kapmak için gidip birilerine yamanmadık. İnsanlara hizmet, iş –aş en büyük şiarımız ve en büyük davranışımızdır. 

“KORKMUYORSANIZ, HERKES ÖZGÜR İRADESİ İLE OY KULLANSIN”
Örgütün arkasına saklanan korkaklar, şayet korkmuyorsanız gelin “Herkes özgür iradesi ile oy kullanacak” diye bir açıklama yapın. Madem ki o kadar hür ve demokratsınız gelin bunu beraber yapalım. İnsanları vicdanı ile baş başa bırakalım. 

“HALKI HUZURA REFAHA KAVUŞTURACAĞIZ”

Yeter milliyetçilik, ırçılık dinimizde de yok. Yıllardır Kürtler bunun acısını çekti. Daha önce MHP’nin yaptığı şeyleri, bugün siz Kürt halkına dayatamazsınız. Biz asimilasyona karşı çıkıp, dinimizi, dilimizi ve kültürümüzü en iyi şekilde temsil edeceğiz. Bu halkı huzura ve refaha kavuşturacağız. 

MUSLUKLARDAN SİZ KAN AKITIRKEN, BİZ HİZMET AKITACAĞIZ
Başkale halkı hür iradesi ile oy kullandığında sizin cevabınızı verecek.  Daha dün musluklardan kan akıtıyordunuz. İnsanlara kanınızı musluk gibi akıtacağız diyerek baskı kuruyorsunuz. Biz halkımızı yaşatacağız ve hizmet akıtacağız. Bu halk emin olun sizin dersinizi verecek. 

“BAŞKALE  HALKI BİZİ ZULÜMDEN KURTARIN DİYOR”
AK Parti bir bütünlük içerisinde bütün halkların, bütün ırkların, bütün aşiretlerin, bütün bölgelerin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hizmetkarı olmaya devam edecektir.  Başkale halkını kaderi ile yalnız bırakmayacağız. Çünkü oradaki halk bana Allah rızası için bizi bu zulümden kurtarın diyor, 

“SALDIRAN, ‘HABERİM YOK’ DİYEN HDP ADAYININ KARDEŞİ”
HDP’nin mevcut adayını aradım, “Hani biz demokrat bir şekilde yarışacaktık, bu saldırılar, yapılanlar neyin nesi” diye soruyorum. “Bizim haberimiz yok” diyor. Peki, senin haberin yok da burada senin ilçe başkanın, senin öz kardeşin, burada önceki ilçe başkanın var. Nasıl sizin haberiniz yok? Bu mudur sizin siyaset ve demokrasi anlayışınız? Hani herkesin özgürlüğü için mücadele ediyordunuz? Yoksa tek hedefiniz özgürlükleri ipotek altına almak mı?  

“ADAY AYRI SÖYLÜYOR TEŞKİLAT AYRI İŞ YAPIYOR”
Bir yandan ben karışmıyorum diyorsun, diğer yandan ise bütün parti teşkilatın üzerimize geliyor. Başkale’nin huzurunun kaçmaması için Başkale’nin çarşısının yarısında esnaf ziyaretimizi kestik, ancak ziyaretimizi tamamlayacağız. Her şeye rağmen Başkale’ye ve tüm ilçelerimize her zaman gideceğim ve onlar ne yaparsa yapsın yatırımlarımızı, hizmetlerimizi götüreceğiz. 

“HALKIN SORUNLARINI BİRLİKTE ÇÖZELİM”

Gelin hizmetleri birlikte yapalım, gelin el ele tutuşalım, demokratik bir şekilde yarışalım. Demokratik yarışın ardından hizmet yarışına girelim, kazançlı çıkan halkımız ve bölgemiz olsun. Köy köy mahalle mahalle birlikte gezelim. Onlar yerelde iktidar, biz genelde iktidarız. Bu halkın sorunu ne beraber çözelim. Çok samimi bir şekilde söylüyorum hadi gelin. Ama gelemezler, çünkü halka hizmet onlara ters gelir.  

Burhan Kayatürk’ün açıklamasından satır başları… 

İl Başkanımız Sayın Zahir Soğanda Genel Merkezimiz tarafından görevlendirildi. Bu nedenle şu anda Ankara’da olması nedeniyle aramızda bulunamıyor. 

“HDP ÇARESİZLİK İÇERİSİNDE”
HDP bu dönem çok büyük bir sıkışıklık ve çaresizlik içerisinde. Bir taraftan damarlarındaki şiddet eğilimi, kin ve nefret var. Diğer taraftan ise barajı aşamama endişesi. Şiddet eylemlerini açıkça yaptıkları takdirde Türkiye kamuoyundan çok büyük bir reaksiyon göreceklerini çok iyi biliyorlar. 

“ŞİDDET VE SALDIRI HUYUNDAN VAZGEÇEMİYORLAR”

Dolayısıyla bu şiddet huyundan vazgeçmek yerine şiddeti göstermeden yapmak istiyorlar. Bugüne kadar hep bunu yaptılar. Ancak damarlarındaki bu huyu yok etmedikleri için zaman zaman ilçe başkanları vasıtasıyla, zaman zaman teşkilatları vasıtasıyla Başkale’de veya başka bir yerde açıkça ortaya çıkarıyor. 

“SALDIRIYI NEFRETLE KINIYORUZ”

Faruk Alpaslan Bey’in de söylediği gibi İl Başkanımızı, adayımıza. teşkilatlarımızla ve akrabalarına yapılan saldırıyı nefretle kınıyoruz. Çünkü bu doğru değil, kabul edebileceğimiz bir davranış da değil. Onlar ne yaparlarsa yapsınlar, biz halkımızla kucaklaşmaya, ziyaret etmeye, hizmet götürmeye devam edeceğiz. 

“HDP KÜRTLERİN ŞİFRELERİYLE OYNUYOR”
Biz babamızdan, dedemizden öğrendiklerimizle, 150 yıllık geçmiş hafızamıza baktığımızda, hiçbir taziyede, hiçbir düğünde misafirin taşlanmadığını saldırıya uğramadığını çok iyi biliyoruz. Aynı zamanda, 1500 yıllık Kürt tarihine baktığınızda bugüne kadar bir Kürt köyünde bir misafirin taşlanıp saldırıya uğradığını duydunuz mu? İşte HDP anlayışı Kürtlerin şifreleriyle oynadı, misafirlerin taşlanıp saldırıya uğradığı bir anlayışı bunların sayesinde görmeye başladık. 

“MİLLETVEKİLİNE NİYE GELMİYORSUNUZ DİYE SORULUR”
Bugüne kadar “milletvekilleri halkın arasında neden yok, niye gelmiyorsunuz” diye soruluyordu. Şimdi HDP’nin DBP’nin sayesinde, ister taziyeye, ister düğüne gidelim, isterse halkımızla görüşmek için fırsat bulduğumuz her hangi bir zamanda gittiğimizde, “Sizin burada ne işiniz var?” diye soruyorlar. Milletvekiline, belediye başkanına, siyasi aktörlere “burada ne işiniz var?” diye sorulur mu? Asıl soru “Niye gelmiyorsunuz” diye sorulmalı… 






 

 Ziya Türk'ün Haberi
Dogu Rehberi Haber