Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, balığın çok iyi korunduğunu söyledi; 'Balıkçıları, dolu dolu ağlar bekliyor'

Her yıl 15 Nisan – 15 Temmuz arasında uygulanan Van Balığı av yasağı bu sezon da aynı tarihler arasında uygulandı. Geçtiğimiz günlerde av yasağının sona ermesinin ardından Van Gölü'ndeki balıkçılar yeniden 'Vira Bismillah

VAN 21.07.2020 10:39:46 0
Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, balığın çok iyi korunduğunu söyledi; 'Balıkçıları, dolu dolu ağlar bekliyor'
Tarih: 01.01.0001 00:00

Her yıl 15 Nisan – 15 Temmuz arasında uygulanan Van Balığı av yasağı bu sezon da aynı tarihler arasında uygulandı. Geçtiğimiz günlerde av yasağının sona ermesinin ardından Van Gölü'ndeki balıkçılar yeniden 'Vira Bismillah' dedi. Van Balığı da, 3 aylık bir aranın ardından yeniden tezgahlardaki yerini aldı. 3 aylık av yasağı sezonunu gazetemize değerlendiren Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, bu sezon balığın çok iyi korunduğuna vurgu yaptı. Akkuş; “Pandemi süreci nedeniyle, av yasağı öncesi, balığın korunmasına ilişkin tereddütlerimiz vardı. Ancak Jandarmanın özverili çalışması endişelerimizi yersiz çıkardı. Balığın korunması noktasında bizzat sahaya inen, yerinde kararlar alan Vali Mehmet Emin Bilmez ve İl Jandarma Alay Komutanımız Tuğgeneral Yüksel Yiğit'e teşekkür etmek gerekir...” dedi.

“SEZON ÖNCESİ ENDİŞELİYDİK AMA...”

Van Balığı av yasağının sona ermesinin ardından, sezonu gazetemize değerlendiren Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, önemli açıklamalarda bulundu.

Pandemi sürecinden dolayı av yasağı öncesi, koruma çalışmaları ile ilgili tereddütleri olduğunu anlatan Akkuş, jandarmanın büyük özveri göstererek gerçekleştirdiği çalışmaların, bu tereddütleri yersiz çıkardığını vurguladı.

Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, şunları söyledi; “15 Temmuz tarihi itibari ile av yasağı sona erdi ve balıkçılar yeniden ağlarını Van Gölü'ne atmaya başladı. Bu sene COVİD – 19 pandemisinden dolayı her alanda olduğu gibi balıkçılıkda da farklı bir sezon geçirdik. Açıkçası, sezon öncesi bir endişeye sahiptik. Acaba, bu sene koruma çalışmaları sağlıklı bir şekilde yürütülecek mi diye merak ediyorduk. Çünkü pandemiden dolayı koruma çalışmalarının esas ana unsuru olan jandarma ekiplerinin hepsi köylerde, başka yerlerde diğer faaliyetlerde görev alıyorlardı. Hal böyle olunca acaba koruma çalışmalarında bir aksama olur mu diye büyük bir endişeye sahiptik. Fakat çok şükür bu endişemiz boşa çıktı. Çünkü Jandarma, diğer yoğun mesaisine rağmen müthiş bir performans gösterdi. Özellikle koruma çalışmalarında kilit noktalar olan Erciş ve Muradiye bölgeleri adeta 24 saat kuş uçurtulmadan korundu.”

İKİ İSME, ÖZEL TEŞEKKÜR

Balığın bu yıl çok daha güzel korunduğunu kaydeden Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, bunun arkasında olduğunu belirttiği iki ayrı isme de özel teşekkür etmek gerektiğini dile getirdi. Akkuş, “Van Valimiz Mehmet Emin Bilmez'e ve İl Jandarma Alay Komutanımız Tuğgeneral Yüksel Yiğit paşamıza çok teşekkür etmemiz gerekiyor. Çünkü, bu ilin Valisi ve Alay Komutanı bizzat sahaya kadar gelerek durumu yerinde incelediler ve nasıl bir koruma çalışması yürütüleceğine karar verdiler. Ve bizzat olayın başından sonuna kadar telefonla, bizlerle irtibat halinde kalarak, doğabilecek her türlü sorun engellenmiş oldu. Bu manada kendilerine çok teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

“TARİHİNDE YAKALANMADIĞI KADAR MANYAT AĞI ELE GEÇİRİLDİ”

Av yasağı sezonunun çok iyi geçtiğini belirten Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü; “Çok şükür iyi bir sezon geçirdik. Erciş ve Muradiye özelinde söylemek gerekirse, buralarda tarihinde yakalanmadığı kadar manyat ağı ele geçirildi. Yani 60'a yakın manyat dediğimiz ağ ele geçirildi. Tabiki sıfır bir kaçak avcılıktan söz etmemiz mümkün değil. Çünkü Van Gölü, 3 bin 712 kilometre karelik, Marmara Denizi'nin 3'te 1'i büyüklüğünde devasa bir ekosistem. Dolayısıyla burada koruma çalışması yürütmek çok çok zor. Buna rağmen Jandarma, büyük özveriyle önemli bir koruma faaliyeti yürüttü. Yine bu sene, İnci Kefali koruma çalışmalarında Van İl Jandarma Komutanlığının kurumsal bir hafızasının oluştuğunu da gördük. Yani herkes ne yapacağını gayet iyi biliyor. Devlet kurumlarında kurumsal hafızanın oluşması kolay değil. Bunun için çok çok uzun yılların geçmesi gerekiyor. İşte inci kefali koruma çalışmalarında oluşan bu kurumsal hafıza aslında bize; Türkiye'ye, dünyaya örnek olabilecek bir konumda olduğumuzu gösteriyor. Bir balık düşünün ki, o ilin Valisi, İl Jandarma Komutanı ve diğer kurumları bu balığın etrafında kenetleniyor. Bu müthiş önemli ve sevindirici bir durum.”

“BU YIL FESTİVALİ YAPAMADIK, SENEYE...”

Her yıl göç sezonunda festival düzenlendiğini ancak bu yıl pandemiden dolayı bu festivalin gerçekleşemediğini de kaydeden Akkuş, “Bu sene, diğer yıllardan farklı olarak, İnci Kefali Festivali'ni yapamadık. Pandemiden dolayı haliyle alınan tedbirler kapsamında, binlerce insanın bir araya gelmesinin büyük risk oluşturacağından dolayı İnci Kefali Festivali yapılamadı. Tabi bu süreçte şunu da görme şansımız oldu; şehir dışından arayanlar, yurt dışından mail atanlar, inci kefali festivalinin olup olmayacağını sordular. Farkında olsak da olmasak da Van'daki yaşayan insanlar olarak, ilimizin ve Türkiyemizin dışındaki insanların her yıl yaz ayı geldiği zaman hem televizyondan olsun hem de bizzat gelip burada balığı görme arzusunun olduğunu tahlil etmiş olduk. Yani hepimiz, inci kefalinin kutsal yolculuğunu merakla, hasretle bekliyormuşuz. Umuyoruz ki önümüzdeki sene pandemiyi konuşmuyor olacağız, festivali yapacağız ve binlerce insanı, tekrardan inci kefalini izlemek için buralarda göreceğiz.” şeklinde konuştu.

“BALIKÇILARI, BEREKETLİ BİR SEZON BEKLİYOR”

Balıkçıları umutlu ve bereketli bir balık sezonunun beklediğini de söyleyen Akkuş; “Ekolojideki değişimler, yavaş gerçekleşen değişimlerdir. Yani on yıllar boyunca gerçekleşen değişimlerdir. Prof. Dr. Mustafa Sarı, koruma çalışmalarını başlattığı zaman 17 – 18 adet inci kefali 1 kg. geliyordu. İnci kefali avcılığında kullanılan ağların göz açıklığı 18 mm'ydi. Fakat geldiğimiz nokta itibari ile, aradan geçen yaklaşık 30 sene sonra bugün 5 – 6 tane inci kefali 1 kg geliyor. Artık Van Gölü'ndeki balıkçılar, kullandıkları ağların göz genişliğini büyütmek zorunda kaldılar. Değil 18, 24 – 26 mm şeklinde sipariş vermeye başladılar. Bu da çok şükür ki İnci Kefali'nin çok iyi bir yolda olduğu anlamına geliyor. Eğer koruma çalışmalarını böyle devam ettirebilirsek, ileriki yıllarda çok daha farklı şeylerle karşılaşacağız. İnci kefalinin artık endüstriyel bir hammadde olduğunu göreceğiz. İnci kefalini tuzlayan, kurutan büyük fabrikaların olduğunu ve binlerce insanın buralarda çalıştığını göreceğiz. Bu belki belli bir zaman alacak ama şuandaki çalışmalarımız bu yönde. Balığı tuzlanmış balık olaraktan, tütsülenmiş balık olaraktan; değil Türkiye, dünya pazarına ulaştırmamız mümkün olacak. Çünkü talep ne kadar fazla olursa, haliyle değer de o kadar artmış oluyor. Bu sene şunu rahatlıksa söyleyebiliriz ki, balıkçıları bereketli bir sezon bekliyor, dolu dolu ağlar bekliyor. Ümidimiz bu yönde. Çünkü Prof. Dr. Mustafa Sarı, koruma çalışmalarını ilk başlattığında Van Gölü'nden yaklaşık bin kişi ekmek yiyordu, bugün bu rakam 15 bini aştı. Az önce söylediğim gibi, inci kefalini endüstriyel bir hammadde haline getirirsek, bu 15 bini 30 – 40 bin olarak göreceğiz.” ifadelerini kullandı.

“HER BİR İNSAN, BALIĞI KORUMAKLA GÖREVLİ”

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, açıklamalarını şu şekilde tamamladı; “Bizler burada oluruz veya olmayız ama en büyük umudumuz ve sevcincimiz şu ki; Van'da inci kefalinin korunması çalışmalarında kurumsal bir yapı oluştu. Ve bu hafızanın bu şekilde devam edeceğini umuyoruz. Ama herşeyden önce Van'da yaşayan Vanlılar olarak, hepimizin şunu iyi bilmesi lazım; Van Gölü kenarında oturan her bir insan balığı korumakla sorumlu, balığı korumakla görevli. Balığımızı çaldırmayalım. Evet 90 gün boyunca balığı avlamak yasak ama yılın geri kalan bütün günleri avlamak ve tüketmek serbest. Dolayısıyla balığın sahibi bizleriz, balığımızı çaldırtmayalım.” Özel Haber: Umut TARHAN

Kaynak: (Prestij Haber Merkezi) - Prestij Haber Merkezi