CHP heyeti STK’larla bir araya geldi

Cumhuriyet Halk Partisi Heyeti, Van'daki bazı STK temsilcileri ve gazetecilerle bir araya geldi. Söz konusu toplantıda, bölgede yaşanan çatışmaların son bulması gerektiği ifade edildi. CHP'li milletvekilleri ülkede yaşananların sorumlusunun

VAN 28.08.2015 11:31:44 0
CHP heyeti STK’larla bir araya geldi
Tarih: 01.01.0001 00:00
Önceki gün Van'a gelen CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar, Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın, İstanbul Milletvekili Ali Şeker'in Van temasları sürüyor. Van'da çeşitli ziyaretlerde bulunan CHP heyeti sabah kahvaltısında ilde bulunan bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve gazetecilerle bir araya geldi.
Kahvaltı sonrası ilk olarak söz alan CHP İl Başkanı İlkay Gökdere, yeni bir il başkanı olduğunu belirterek, çalışmalarının devam ettiğini ifade etti.
Daha sonra davetliler tek tek söz alarak kendi görüşlerini dile getirdi.
 
KONUŞMALARDA İKTİDAR PARTİSİ ELEŞTİRİLDİ
Eğitim İş Başkanı Emin Güleryüz, konuşmasında iktidar partisini eleştirerek eğitimin karışıklık ve bozukluk içinde olduğunu söyleyerek, "İmam kökenli, imam-hatip okullarının açılmasına neden olan okullar açıyor. Yine birçok okul müdürü ve müdür yardımcısı görevden alındı. Ben de bunlardan biriyim. Düşüncelerimin bedelini ödediğimi düşünüyorum" dedi.
Van Hakkâri Tabipler Odası Başkanı Ahmet Koç da konuşmasında iktidarı eleştirerek, "Biz Türkiye'nin bölünmemesi için başlatıldığı belirtilen bu savaşın, bölünmeye yol açacağını düşünüyoruz. Son 30 yıla baktığımızda savaşla çözülmeyen bu sorunun, yine 90'lı yıllardaki çatışmalı süreçle çözülmeyeceğini düşünüyoruz. İşte 'Türk'ün gücünü göstereceğiz' diyen güvenlik güçlerinin ortaya çıkması, 'analar ağlamasın'dan, şehit annelerinin ulviyetlerine kadar giden bu çalışmaların yapılması bizleri üzmektedir, bu savaşın bir an önce bitmesini istiyoruz" dedi.
Daha sonra söz alan Gazeteci Salih Geçken ise, kullanılan üslubun çok önemli olduğunu belirterek, "Ankara'da kullanılan üslup ile eğer Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef gösteriyorsanız, burada Erdoğan veya Ak Parti'ye gönül verenleri de hedef göstermiş olursunuz. Hedef göstermekle, savaşın son bulmasına yol açmazsınız, tam aksine çatışmalar körüklenir" ifadelerini kullandı.
 
GÜLAÇAR: "KAN VE GÖZYAŞININ BİTMESİ GEREKİR"
Ardından söz alan Büro Memur Sen Şube Başkanı Mahmut Gülaçar, 1 Kasım'a kadar bir seçim sürecine girildiğini söyleyerek, "İnşallah bu süreçte kan ve gözyaşının bitmesi için çalışırız. Üzümlü ve Kapıköy'de kaçırılan memurların serbest bırakılması, çatışma ortamının bitmesi gerektiğini belirtiyoruz. Geçenlerde bizim Memur Sen İl Başkanımız güzel bir ifade kullandı. Ölenlerin annelerinin bir araya gelmesi ile bu sorunların çözülebileceğine işaret etti. Yine bizler Van'da 165 STK barış yürüyüşü düzenledik" dedi. Gülaçar, imam-hatip ile ilgili eleştirilerde bulunan Emin Güleryüz'e de yanıt vererek, "Emin Beye bir sitemim var. İmam-hatiplerin sayısının artması sizi rahatsız etmesin. Yaşınızı da söylediniz, emekli olun bence" diye konuştu.
 
BERGE: "SORUNLAR ÇÖZÜLMÜŞ DEĞİL, ESNAF PERİŞAN"
Van Bakkallar Manavlar ve Esnaf Odası Başkanı İsa Berge ise CHP'nin çözüm süreci ile ilgili nasıl bir metot olduğunu sordu. Van'da sorunların çözülmediğini, esnafların perişan olduğunu anlatan Berge, "Yıllardır kan ve gözyaşı var. 80 yıldır acaba CHP ne yaptı? Bununla ilgili ne yaptınız. Halkların kardeşliğini desteklemek adına acaba ne yaptınız? Onu sormak istiyorum. Van bildiğiniz üzere bir deprem gördü, hala sorunlar çözülmüş değil. Esnaf perişan. Sınır kapılarımız kapandı, herhangi bir çalışma yaptınız mı? Esnaflarımızın daha önce aldığı KOSGEB kredileri son buldu, yeni bir kredi için çalışma olmasını istiyoruz. Ama bizim için esas olan çözüm sürecidir. Halk, 'anneler ağlamasın' diyor. Bu meclisin bu yönde çabalamasını istiyoruz. Necip Fazıl'ın güzel bir sözü var; 'Kökünü beğenmeyen dal, dalını beğenmeyen meyve, olgunlaşmadan çürür' diyor. Biz aynı kökten geldik. Çanakkale'de birlikte savaştık. Bu ülkenin birlikteliğe ihtiyaç vardır. Sizlerin de CHP olarak bu sorunların çözümüne katkı sunmasını bekliyoruz" dedi.
Muhtarlar Derneği Başkanı Temez Demez ise ülkede bir yangın olduğunu belirterek, "Sizler milletvekili olarak ne istediniz de biz vermedik. Para verdik, köşk verdik, devlet istediniz verdik. Ama siz süper emeklilikten vazgeçebilir misiniz? Ama bugün binlerce çocuk ölüyor. Bütün mesele Öcalan'ın cezaevinde olmasıdır. Öyleyse bu çocukların ölmesini istemiyorsanız bu sorunu çözün. Sadece Öcalan'dan dolayı bu çocuklar ölüyorsa, bir milyon insanı öldürmekten vazgeçin, derhal bunu serbest bırakın" diye konuştu. Demez, anayasanın da değişmesi gerektiğini belirtti.
 
YAŞAR: "CHP, KÜRTLERE YÖNELİK SALDIRILARA KARŞI ÇIKMALI"
Toplantıda söz alan Gazeteci Naif Yaşar, CHP'li milletvekillerinin bulunduğu illerde Kürt halkına yönelik bir nefret dilinin olduğunu belirterek, "Sayın vekillerimiz sizin oy oranlarının yüksek olduğu Antalya, İzmir, Manisa gibi illerde Kürt işçilere, yolculara, esnaflara karşı linç girişimleri var. Bu nefret diline karşı tepki göstermeniz gerekir. Biz burada asker, polis cenazelerini gözyaşı ile uğurluyoruz. Ama Varto'da çocuklarımız çırılçıplak edilip cesetlere basıldığı zaman CHP hiç ses etmiyor. Bu da size karşı ön yargıya yol açıyor. CHP'nin Van'da sadece yüzde birlik oy oranı varsa, bunun düşünülmesi gerekir. Mahallelerde çatışmalar var, tanklar giriyor. Bunları dile getirin istiyoruz" dedi.
Van Bitlis Hakkari Eczacılar Odası Başkanı Numan Mızrak ise Yarbay Mehmet Alkan'ın sözlerine yer vererek, "Yarbay 'Ne oldu da çözüm yerine savaş başladı' sözünü kullandı. Bunun önemli olduğunu düşünüyorum. Barış çabaları için herkesin üstüne düşeni yapmasını istiyorum" ifadelerini kullandı.
Gazeteci Ömer Aytaç Aykaç ise bölgede son yıllarda siyasette yeni bir dönemin başladığını, HDP'nin oy oranının arttığını belirterek, "Buradaki insanların tek talebi barış. Son genel seçimlerde buradaki insanlar HDP'yi tercih etti. Türk Bayrağı ile HDP'nin mitingine gidildi. CHP'nin de bu tabloyu iyi değerlendirmesi gerekir. Depremin ardından yaşadığımız sorunlarımız var. Vergiler birikti, vergi terkini talepleri karşılık bulmadı. Van, iktidara oy vermediği için mi oldu? İmar sorunu, çevre yolu, sahil yolu durdu. Van'daki yatırımlar durdu. Devletin Van'dan elini çektiği söylendi. Yani siyasi tercihten dolayı cezalandırılıyorsa bu halk, yanlış şeyler yapılıyordur. Vergi terkini ve diğer talepler HDP ve CHP tarafından gündeme getirildi, ama Ak Parti'nin çoğunluğunun olduğu komisyonlar tarafından reddedildi. Bence CHP bundan sonra halkı dinlerse bölgede iyi bir oy alır" şeklinde konuştu.
 
ŞEN: KENTLER VE İLÇELERDE İNSAN AVINA ÇIKILIYOR
CHP'nin bir önceki İl Başkanı Cemal Şen ise, insanların son zamanlarda bir birine düşman ilan edildiğini belirterek, "Türkiye'nin doğu ve güneydoğusunda bir savaş vardır. Bunu inkâr edemeyiz. Kentler, kasabalar, ilçeler abluka altına alınıp, giriş-çıkışlar kapatılıp insan avına çıkılıyor. Silvan'da, Lice'de, Şemdinli'de insanlar katlediliyorsa, bu kanda bizim de sorumluluğumuz ve payımız var. Bu kirli savaşı durduracak tek güç kadın gücüdür. En çok acı çeken, en çok ağıt yakan annelerdir" dedi.
Şen'in ardından söz alan CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker'in hedefinde iktidar partisi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan vardı. Şeker, sorunların barışçıl yöntemlerle çözülmesi gerektiğini söyleyerek, "Barışın olması için 80 darbesinin anayasasını değiştirmeliyiz. Yine parlamentodaki sistem değişmeli. Liderler veya Sarayın emrindeki vekillerle olmaz. Savaşların olmaması için çabalamalıyız. Nasıl ki Emniyet Müdürü Gaffar Okan kendisini Diyarbakırlılara sevdirdiyse, biz de bu halkla iç içe olmalıyız. Olaya sadece şehit cenazeleri üzerinden yaklaşmıyoruz. Şehitler de bizim şehidimiz, burada öldürülen gençlerde bizim gencimiz. Patlamada kaybettiğimiz çocuklar da bizim çocuklarımız. Bunun bir sebebi var. Seçimlerde başarılı olamayan bir yapı, ölümlere 'gel gel' yapıyor. Biz de barışa 'gel' demeliyiz" diye konuştu.
 
ÇATIŞMALARIN BİR NUMARALI SORUMLUSU ERDOĞANDIR"
CHP Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın ise 7 Haziran sonrası yeni bir dönemin yaşandığını belirterek, "Kandan beslenen çok geniş odaklar olabilir, ama bu çatışmaların bir numaralı sorumlusu Erdoğan'dır. Ben 1 Kasım'ın umut ışığı olmasını istiyorum. Ama inanın bu seçim tablosu değişmeyecek. Bakalım Erdoğan o zaman nasıl bir tavır takınacak. Yeniden seçim derse, şaşırmayın" diye konuştu.
Eski Kültür Bakanlarından ve Mersin Milletvekili Fikri Sağlar'ın da hedefinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan vardı. Sağlar, "6 Haziran akşamına kadar ülkedeki insanlar 13 yıllık iktidardan kurtulmanın hesabını yaptılar ve bunu başardılar. Ben de bu sonuçlardan büyük umut duydum. Seçmenlerin bütün renkleri parlamentoya gönderdiğini düşündüm. Ama mutlak iktidarını sürdürmeye çalışan Erdoğan'ın tutumları bizi bu noktaya getirdi. Erdoğan, ülkeyi seçime götürmek için bir takvim oluşturdu. Sadece bizleri değil, toplumu da oyaladı" ifadelerini kullandı.
Sağlar, sorunların yaşanmasında derin devlet ve derin yapıların olduğunu iddia ederek, istihbarat örgütü denilen MİT, kendinden olmayanları fişleyen bir örgüt haline geldi. Kimin sayesinde, Erdoğan sayesinde. İşte şimdi 1 Kasım'da seçimlere gidiyoruz, o da Erdoğan sayesinde. Türk, Kürt, Alevi çocuklarımızın ölümlerini görerek gidiyoruz. Bunu yapanı cezalandırmak birinci görevimiz olmalı" dedi.
Toplantı soru-cevap bölümü ile sona erdi.

Bölge: Bişar Ulutaş