ABD VE ESAD DOST MU OLUYOR?

Rus uzman Leonid İsayev, ABD Dışişleri Bakanı Kerry'nin 'Esad ile eninde sonunda müzakere etmek zorundayız' sözlerini Sputnik için yorumladı.

VAN 18.03.2015 15:51:09 0
ABD VE ESAD DOST MU OLUYOR?
Tarih: 01.01.0001 00:00

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile müzakerelere hazır olduklarını açıkladı.

CBS televizyonuna konuşan Kerry, Suriye lideri ile müzakereleri düşünüp düşünmedikleri sorusuna, “Eninde sonunda müzakere etmek zorunda olduğumuzu düşünüyorum” yanıtını verdi.

Öte yandan Esad, uluslararası toplumun Suriye’ye yönelik politikasındaki değişikliğin teröristlere yabancı ülkelerden verilen desteğin sonlandırılmasını gerektirdiğini söyledi.

Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ise Suriye Devlet Başkanı ile müzakere etmeye hazır oldukları için ABD Dışişleri Bakanlığı’nı eleştirdi.

Sputnik’e konuşan Rusya Ekonomi Yüksek Okulu Ulusal Araştırma Üniversitesi Sosyal ve Siyasal İstikrarsızlık Risklerini İzleme Laboratuvarı ve Rusya Bilimler Akademisi Afrika Enstitüsü araştırma görevlisi Leonid İsayev, Kerry’nin yaptığı açıklamayı yorumladı. Rus uzman, ABD’nin yüzünü Esad ile işbirliğine dönüp dönmediğini ve duruşundaki değişikliğin Türkiye ile ilişkileri etkileyip etkilemeyeceğini şu sözlerle yorumladı:

BEDELİNİ BÖLGE ÜLKELERİ ÖDEDİ: Kerry, aslında Başkan Obama’nın açıklamasının devamını getirdi. Obama, IŞİD’in Irak ve Suriye’deki Amerikan siyasetinin dolaylı yansıması olduğunu söylemişti. Yani Amerikalılar, kısmen de olsa, bölgede hatalar yaptıklarını kabul etmiş oldu. Bu hataların temel sonucu, Devlet Başkanı Esad’ın kasıtlı olarak diyalogun dışına itilmesi ve Türkiye dahil bölgedeki müttefikleri göz ardı etmeye zorlamalarıdır. Şimdi ise Esad ile işbirliğine hazır olduklarını gösteriyorlar. Tabii ki IŞİD konusunda, Esad ile ortak çalışmayı reddederek, bölgede başarı elde etmek mümkün değil. Bu nedenle Amerikalılar, en azından bu bölgesel sorunu çözüme kavuşturma yeteneğinde olduğunu gösterme niyetindeler. Daha önce bunu yapamadılar, çözmeye çalıştılar ama daha korkunç sorunlara neden oldular. Amerika’nın imajı genel olarak son yıllarda, Asya ve Afrika ülkelerinde yürüttükleri siyasetten dolayı çok zarar aldı. Elbette, Barack Obama yönetimi, gitmeden önce iyi bir hatıra bırakmak istiyor, en azından IŞİD’e karşı mücadele edip kazanmasalar da bu işe gerçek katkı sağladıkları anlamında… ABD, IŞİD’in filizlendiği bugünkü koşulları kendisi yarattı. Esad’sız olamayacağı açık. Son dört yıldır radikal gruplar ve yabancı istilası ile mücadele eden bu adam, şimdi IŞİD ile yalnız mücadele ediyor. Bu bağlamda Amerikalıların teklifi makul, diyaloga geçmek gerekir. Amerikalılar, Esad ile diyaloğa girmeyerek büyük bir aptallık yapmıştı. Diğer taraftan bu ahmaklığın cezasını, başta Türkiye olmak üzere Amerikan müttefikleri çekiyor. Türkiye’yi Esad rejimi ile diplomatik ilişkileri kesmeye zorlayan Amerikalılardı, şimdi de onları çok zor durumda bıraktılar. Suriye’ye yönelik Amerikan politikasını destekleyen diğer ülkeleri de… Obama idaresinin bencil politikası, kendisi hissettiriyor ve öncelikle müttefikleri vuruyor.

TÜRKİYE ARTIK DAHA TEDBİRLİ DAVRANACAK: Erdoğan, dik başlı bir siyasetçi ve Amerika’nın iradesine karşı gidebileceğini defalarca gösterdi. Bu konunun Erdoğan’ın dikkatinden kaçmayacağından eminim. Türkiye, bundan böyle bölgedeki bu tür tehlikeli işlere daha tedbirli yaklaşacak. Bu kurumların, kendi siyasetini dayatan ülkenin çıkarı için değil kendi ülkelerinin çıkarı için siyaset yürütmesi gerektiğini anlamak lazım.

WASHINGTON-ANKARA İLİŞKİLERİNİ ETKİLER: Kerry’nin bu açıklamasının ardından Türkiye ve ABD arasındaki ilişkilere yeni bir olumsuzluk daha eklenecek. Bu olumsuzluğun, iki ülke arasındaki ilişkileri fazla etkileyeceğini sanmıyorum, çünkü NATO müttefikleri olmaya devam ediyorlar. Ancak yine de bu tür küçük olumsuzluklardan sonuçta çok karmaşık şeyler ortaya çıkıyor. Türkiye, gelecekte Batı’nın çıkarlarını gütmektense, daha çok kendi bakış açısına ve bölgedeki çıkarlarına dayanacak.



Tamamını oku: http://tr.sputniknews.com/columnists/20150317/1014476972.html#ixzz3UkGiA87c