`3 Aylar` gafletle geçirilmemeli`

Üç ayları gafletle geçirmenin Müslümanlara yakışan bir tavır olmadığını söyleyen Molla Abdurrahim Timurtaş ve Molla Fahrettin Aslan, Müslümanların bu mübarek aylar içerisinde mutlaka bir programının olması gerektiğini söyleyerek,

VAN 9.05.2013 16:51:38 0
`3 Aylar` gafletle geçirilmemeli`
Tarih: 01.01.0001 00:00
 İslam dünyası mübarek üç ayları karşılamaya hazırlanıyor. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in  (sav) “Ya Rabbi, Receb ve Şaban’ı bizler için mübarek kıl ve bizi Ramazana eriştir” diye dua ederek karşıladığı mübarek 3 aylar, 11 Mayıs 2013 Cumartesi günü başlıyor. 
Hayır ve hasenatların misliyle karşılık bulduğu, edilen duaların geri çevrilmediği, içerisinde mübarek gün ve gecelerin bulunduğu 3 ayların birer fırsat ayları olduğunu söyleyen değerli hocalar, Müslümanların bu mübarek ayları ibadetle geçirmesi gerektiğini söyledi.
Allah-u Teâlâ’nın bazı gün ve geceleri diğer gün ve gecelerden üstün tuttuğunu söyleyen Molla Fahreddin Aslan, 3 ayların içinde barındırdığı Regaip Kandili, Beraat Kandili, Miraç Gecesi ve Kadir Gecesinin bu gün ve gecelerden olduğunu belirterek, 3 ayların feyiz ve bereketinin oldukça fazla olduğunu ifade etti.
Peygamber efendimiz Hz. Muhammed’in, (sav) üç aylara eriştiğinde ibadetlerini arttırdığını ve sık sık oruç tuttuğunu hatırlatan Aslan Hoca, “Allah resulü,  (aleyhi selam) Recep ayına ulaştığı zaman şöyle dua ederdi: ‘Ya Rabbi! Bize Recep ve Şaban’ı mübarek kıl ve bizi Ramazan ayına eriştir.’ Âlimlerimiz ise 3 ayları şuna benzetirdi: ‘Recep ayı ekim ayıdır. Şaban ayı ise o ekinin sulandığı aydır. Ramazan ayı ise o ekinlerin meyvesinin devşirildiği aydır” dedi.
Bu aylarda ne yapmalıyız?
Müslümanların, bu ayda kendine çeki düzen vermesi gerektiğini söyleyen Aslan Hoca, “Müslümanlar bu aylarda geçmişin muhasebesini iyi yapmalı. Geleceğe daha gayretli olarak yönelmelidir.  Müslümanlar şöyle düşünmeli: Biz 3 ayların başındayız. Geçen yıl ki 3 aylarda elde ettiğimiz manevi kazançları bugüne dek ne kadarını muhafaza edebildik? Onun muhasebesini iyi yapmak zorundayız. Geçen yıl aramızda bir sürü dostumuz vardı. Beraber 3 ayları idrak ettik. Ama onların çoğu fani âlemden ebedi âleme göçtüler. Cenabı-ı Mevla bize nasip etti; bize bir kredi daha açtı. Acaba bu seneki 3 aylarımızı nasıl değerlendireceğiz? İnananların 3 aylar için muhakkak bir programının olması gerekir. Müminlere o ayları, o günleri gafletle geçirmek asla yakışmaz. Müminler  3 aylarda kendine bir program yapmalı. Acaba bu 3 ayları nasıl değerlendirebilirim? Gücü yetiyorsa bu ayları bol bol oruç tutarak geçirmeli. Bu ayda özellikle fakir ve fukaraları gözetmeli. Zulüm altında bulunan Müslüman kardeşlerimiz için dua etmeli. Elimizde hiçbir şey gelmiyorsa bile bu zulmün bertaraf edilmesi, zalimlerin kahrolması için dua etmeliyiz.” şeklinde konuştu.
“İmanımızı beynimize hâkim kılalım”
“Bir kimse Receb’in ilk gecesini ihya etse kalplerin öldüğü günde o kimsenin kalbi ölmez. Kalplerin ölmesi bedenin ölmesinden çok daha kötüdür. Manen ölmüş kalpler taştan daha katı kalplerdir” diyen Aslan Hoca, “Recep ayında oruç tutanlar Allah-u Teâlâ’nın 3 türlü lutfuna mazhar olurlar. Birincisi geçmiş günahları mağfiret edilir. İkincisi kalan ömrüne bereket katılır. Üçüncüsü de haşir meydanında onu susuzluktan muhafaza eder. Şu mübarek günlerin, bereketli gecelerin farkına varıp kendimizi tenha bir köşeye çekerek sorgulamak zorundayız.  Yaptığımız suçları işlediğimiz hataları gözden geçirmeli kulunu,  bir annenin evladından daha çok seven rabbimize ellerimizi kaldırırken gönül dolusu pişmanlık gözyaşlarıyla manevi kirlerden arınmalıyız. İmanımızı beynimize hâkim kılarak bu günlere hazırlanmalıyız ve bir programımız olmalıdır’ ifadelerini kullandı.
 
3 aylarda bir çok güzelliğin mevcut olduğunu söyleyen Molla Abdurrahim Timurtaş ise bu ayları bir fırsat kampanyasına benzeterek, Müslümanların bu fırsattan mutlaka yararlanması gerektiğini kaydetti.
“Birbirimizi hayırlara teşvik edelim”
3 ayların ilki olan Recep ayının Allah’ı ayı olarak rivayet edildiğini aktaran Timurtaş Hoca, cahiliye devrinde bile bu aya değer verildiğini ve ‘Allah’ın sakin ayı’ olarak da isimlendirildiğini anımsatarak, “Müşrikler arasındaki kavga ne kadar şiddetli de olsa Recep ayına girildiği zaman bir ateşkes sağlanırdı. Çünkü haram aylardan biridir Recep ayı. Recep ayının ilk haftası Cuma günü ise  Regaip kandilidir. Regaip, rağbetlerin toplanması anlamındadır. Bu aya girdiğimizde birbirimizi hayırlara teşvik edelim.   Bunun ardından recep ayının 27.sinde en önemli vaka, en büyük şeref Peygamber efendimiz aleyhi selamın İsra ve Miraç mucizesi olmuştur. dünya tarihinde böyle bir olayın benzeri yoktur” dedi.
“Bu gecede ibadet edeni Allah-u Teâlâ  affeder”
Recep ayından sonra gelen Şaban ayının 15. gecesi olan Beraat gecesine de değinen Timurtaş hoca, bu gecenin günahlardan arınmak anlamına geldiğini tanımlayarak, “Çünkü o gecede uyumayan ve taat edeni, Allah-u Teâlâ  affeder. Peygamber efendimiz Hz Muhammed, bazı insanların  bu feyizden yararlanmayacağını rivayet ediyor. Bunlar; her vakit Müslümanlara kindar olanlar,  tevbe etmeden ölen insanlar, anne babasına asi olanlar, kardeşinin hakkını yiyenler, zinakar olan, içkiye devam edenler ve  Allah’a şirk koşanlar bu gecenin hayrından mahrum olurlar” diye konuştu.
“3 aylar Müslümanların vahdetine vesile olsun”
3 aylardaki en büyük kampanyanın Ramazan ayı içerisinde bulunan Kadir gecesi  olduğunu söyleyen Timurtaş, “O gece ki yapılan ibadetler bin aya değerdir. Bir gecede 83 yıllık kazanç sağlıyor. Ayrıca Ramazan ayında bütün semavi kitaplar nazil olmuştur. Recep ve Şaban ayındaki oruç için teşvikler,  ramazan ayına alıştırmak içindir ki Ramazan ayında oruç tutarken zorlanmayalım. Aylarca yemekle iştigal olan nefisi,  birden oruca soktuğunuz zaman o yükü kaldıramayabilir. Ramazan orucu zaten nefis için bir eğitimdir. Bu ay, insanın kendi nefsine karşı gelebildiğinin göstergesidir” diyerek mübarek 3 ayların Müslümanlar arasında vahdete vesile olması temennisinde bulundu.
(Fırat Arslan-İLKHA)