RTE; SENDEN ÖNCESI, SENDEN SONRASI...

RTE; SENDEN ÖNCESI, SENDEN SONRASI...

   Dostlar; bizde bir söz var, hani derler ya “Yiğidi öldür, ama hakkını da ver" Ben de ülkenin dünden bugüne analizini yapınca yiğidi öldürüp hakkını vermeyenlere el insaf diyorum.. Bu ülkeyi yönetmeye talip olmak amacıyla kurulan ve de kurulacak olan tüm siyasi parti liderlerine şunu söylemek istiyorum. DÜNÜN TÜRKIYE'Sİ DEĞILIZ ARTIK; ÇITA COK YUKSEK ..Simdi siz dostlarımla şöyle maziye ( 18 yıl geriye) bir yolculuk yapalım ve oradan bazı olayları başlıklar halinde özetleyerek günümüze gelelim.

Yıl 2001( 14 Ağustos 2001) Türk siyasi yaşamına Adalet ve Kalkınma Partisi diye bir siyasi parti dahil oluyor. Lideri siyasi yasaklı, o şekilde 2002 yılında genel seçimlere giriyor ve %34.28 oyla birinci parti olarak seçimin galibi ve 365 Millet vekili ile Parlamentodaki yerini alıyor.

Türk siyasi yaşamında bir dönem kapanıyor ve yeni bir sayfa açılıyor. Kapanan dönemden birkaç başlık aktararak yeni dönemi hep beraber gözden geçirelim.

Dönem Türkiye deki en son koalisyon dönemi(DSP-ANAP-MHP)28 Mayıs 1999 Türkiye Cumhuriyeti 57. Hükümeti kuruluyor. Hükümetin en önemli hedefi geçmişte yaşanan istikrarsızlık, kutuplaşma ve çatışma ortamının ortadan kaldırılması ve ülkede istikrar ve hizmetin ön plana çıktığı bir dönemin yaşatılması idi. Ancak bu da mümkün olmadı ve 57. Hükümet 35 Bakanlık olmasına rağmen dönemini 58 bakanla tamamlamıştır.

Bu hükümet döneminde İMF den ülkemize bir bakan atanmış(Kemal DERVİŞ ) ve İMF nin verdiği krediler o bakan tarafından yönlendirilerek kullanılmıştır.

O dönemin önemli bir kazanımı daha vardı ki İMF nin Türkiye direktörünün ismini tüm vatandaşlarımız ezberlemişti. Çünkü adam ay geçmez Türkiye’ ye gelir yer, içer talimatlar verir giderdi.

Bu son koalisyon hükümetinin ömrü de kara Çarşamba diye adlandırılan Türkiye’nin yaşadığı en ağır ekonomik krizle birlikte tamamlanmıştır. Bu dönem için yazılıp söylenecek çok şey var ancak bunların bugün artık tekrarlamanın kimseye faydası yoktur.

Geçmiş geçmişte kaldı can cazım artık yeni şeyler söylemek lazım diyerek ben 18 yıllık Ak Parti iktidar dönemindeki olaylara kısaca bir göz atıp neden Erdoğan dediğimi anlatmış olayım.

-Türk parasından altı sıfır attığı için( otuz yıldır her hükümet konuşmuş ama cesaret edememiştir.)

-Bir gecede 29 bankanın içinin boşaltıldığı, faizlerin % 70, gecelik faizlerin % 7500 olduğu ve enflasyonun tavan yaptığı, memur maaşlarının gelen yardım paraları ile ödendiğinin itiraf edildiği, sosyal güvenlik kurumunun çöktüğü ve bunun gibi bir sürü olumsuz ve kara tablonun çizildiği bir dönemde parti kurarak iktidara talip olma cesaretini gösterdiği için

-Otuz yılda planlanıp tamamlanamayan, hatta zamanın hükümet yetkilileri tarafından patates deposu olarak kullanılması düşünülen Bolu tünel geçişinin beş yılda viyadükleri ile birlikte tamamlanıp hizmete sokulduğu için

-İstanbul üniversitesi rektörü Kemal ALEMDAROĞLU ve yardımcısı Nur SERTEL’ in baş örtülü öğrenciler için ikna odaları kurup baskı yaparak taahhütname imzalatanlarla yaptığı mücadele için

-Bizlere ekranlarda Fadime ŞAHİN ve Ali KALKANCI tiyatrolarını izlettirirken bir gecede ülkenin otuz milyar dolarını iç edenlerle ve bunu görmemezlikten gelen medya ile mücadele ettiği için

-Duble yollar-Hastaneler-Deniz altından tüp geçitler-Marmaray ve metrolar yapılıp devreye alındığı için

-Yerli helikopter, yerli tank, yerli silah, yerli mühimmat üretildiği ( Savunma sanayimizin yerlilik oranı % 65 leri geçmiştir) için

-Hızlandırılmış trenle seyahat edebildiğimiz, hızlı tren çalışmalarının devam ettirildiği için

-Üçüncü boğaz köprüsü, Osman gazi ve yapımı devam eden Çanakkale köprüsü için

-14.3 Km.lik Ovit tüneli ile l4.5 Km.lik Zigana tüneli için

-Engellilere Maaş ve bakım parası bağladığı ve yeryüzündeki mazlumların umudu olduğu için

-17-25 Aralık eylem ve provokasyonlarına karşı dik durduğu için

-Eylemcilerin “Kanal İstanbul dan vazgeçilecek, 3. Hava limanı yapılmayacak, 3. Köprü yapılmayacak, hidroelektrik santraları yapılmayacak” dayatmalarına” hadi oradan” dediği için

-Malum üniversitenin yapımında kesilen 80.000 bin ağaca sessiz ve duyarsız kalanlarla 17 ağacın yerinin değiştirilmesini bahane ederek ülkeyi kaosa sürüklemek isteyen güruhla yaptığı mücadelede sözde vatan sever medya ile yaptığı mücadele için

-Hükümet 17 ve 25 Aralık olayları ile mücadele ederken Savcı( Fetö savcısı) ülkenin dev projelerini üstlenenlerin de içerisinde olduğu 40 kişinin tutuklanmasını talep ederken Fetö terör örgütü ile de kıyasıya mücadelesi için

-15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsünde gösterdiği dirayetli, dik duruşu ve halen devam eden mücadelesi için.

-Ülkenin İMF ye olan borcunu sıfırladığı için

-Para alan emir alır o nedenle biz İMF den kredi istemeyeceğiz, kendi yağımız ve vatandaşlarımızın desteği ile ülkenin ekonomik olarak düştüğü bu darboğazdan çıkarız, dünyadaki krizler bizi ilgilendirmez dediği ve haklı çıktığı için

-Bütün dayatmalara karşı, Osmanlıdan beri karşımızda duran Haçlı zihniyeti ile verdiği mücadele için

-Bir zamanlar İMF den bir milyar dolar kredinin serbest bırakılması dolayısıyla yapmadığımız küçük düşürücü hareket ve tavırlardan sonra başımız dik halkının gücüne, ferasetine ve duyarlılığı ile sadakatine güvenerek doğru bildiği ve ülkesinin ali menfaatleri doğrultusunda hareket ettiği için

-Ülkeyi bir milyar dolar kredi için kapı kapı dolaştığı bir durumdan dört milyona yakın din kardeşimizi, mazlum Suriyeliyi ensar, muhacir ilişkisi içerisinde kırk milyar dolar harcayarak misafir eder ve bir o kadar da yer yüzündeki mazlum ve mağdurlara yardım eder duruma getirdiği için

-Kaz dağlarında villalar yapıp daha sonra ağaç katliamı yapılıyor diye yalandan feveran edenlerle verdiği mücadele için vs. vs. vs.

Evet dostlar bu örnekleri ve yapılan hizmetleri minimize ederek yerimin el verdiği ölçüde sizlere aktarmaya çalıştım.

Ak Parti iktidarının Recep Tayyip ERDOĞAN liderliğinde yaptığı hizmetleri kör olan hisseder, sağır olan duyar amma ülkemizdeki bakar körlerin ve sağırların bunları görüp duymasının mümkün olmadığını da bilirim. Çünkü onlar ipleri ellerinde olan ağalarının istediklerini görür, onların istedikleri şekilde icraatlarını yaparlar.

Sevgili dostlar tabi ki Erdoğan da bizler gibi fanidir ve hatları kusurları olacaktır. İnanıyorum ki o da bu eksik ve hatalarından dersler çıkartıp, yanlışlarından dönüp ülkesine hizmete devam edecektir, bunda en ufak bir şüphe yoktur. Tabi ki onunda yanlış ve eksiklerini dile getirirken samimi olmak gerekir. Onu seven ve ona güvenen birisi olarak ben onu sevenlerden ve onun yakınında olanlardan istirham ediyorum artık onu ceketinin eteklerinden çekiştirmeyi bıraksınlar ve gerçek dost gibi karşılık beklemeden, maddi çıkar düşünmeden Allah rızası için yardımcı olsunlar ve halkı ile arasına set çekmesinler. Halkının yaşadığı sıkıntıları gizleyip onun görmesini ve duymasını engellemesinler, çünkü o halkı ile bütünleştiği ve onlarla beraber olduğu, onlardan biri olduğu için buralara geldi.

Mevlam dan dileğimdir ki ömrüne ömür katsın, onun ülkesi için yapacağı daha çok hizmetleri vardır, yeter ki önünü kesmeyelim, yakın çevresi ( ailesi, yakın arkadaşları ve akrabaları) artık ceketinin eteğini bıraksın ve yanında bir bedel karşılığında değil Allah rızası için görev yapsınlar.

Ben Recep Tayyip ERDOĞAN ı dün olduğu gibi bugün de hiçbir karşılık beklemeden Allah rızası için seviyor ve ona güveniyorum. İYİKİ VARSIN İYİKİ BİZİM DEVLET BAŞKANIMIZSIN REİS...