Van’dan Yükselen Ses: Gazze’ye Sessiz Kalınmamalı

Van’dan Yükselen Ses: Gazze’ye Sessiz Kalınmamalı

VAN 5.10.2025 20:00:00 0
Van’dan Yükselen Ses: Gazze’ye Sessiz Kalınmamalı
Tarih: 05.10.2025 20:03 Güncelleme: 05.10.2025 20:03

Van’dan Gazze’deki insanlık dramına sessiz kalınmamalı mesajları yükseldi. Yurttaşlar, “Filistin’e yapılanlar zulümdür, sessiz kalınmamalı,” dedi.

İsrail-Filistin savaşı yıllardır sürerken, bugüne kadar binlerce sivil hayatını kaybetti. Son olarak Sumud Filosu ile gündeme gelen bu savaşa Van’dan da tepkiler devam ediyor. Filistin topraklarının özgür olması gerektiğini savunan yurttaşlar, “Filistin’e özgürlük istiyoruz, içimiz kan ağlıyor, yemek yiyemiyoruz,” diyerek bu zulmün durdurulmasını istedi.

Filistin3

“Kapıları Açsınlar, Biz Gidelim”

Filistin’in çok zor durumda olduğunu belirten İbrahim Ekinci, “Şu anda Filistin çok zor bir durumda. Allah yardım etsin. Yapılanlar bir zulümdür. Çoluk çocuk, masum insanlar var orada,” dedi.

Filistin’in özgür olması gerektiğini savunan Ömer Kaya, “Filistin’in özgürlüğünü istiyoruz. Tabii ki İsrail’in yaptığı bir katliamdır, bizim gözümüzde. Dünyanın gözü önünde de yapılan bir katliamdır. Umarız Filistin özgürlüğüne kavuşur. Sadece bunu istiyoruz,” diye konuştu.

İsrail’in yaptıklarını cehalet ve zulüm olarak nitelendiren Salih Aslan, “İsrail’e lanet olsun! İsrail’e binlerce lanet olsun, bizim elimizden bir şey gelmiyor. Elimzden bir şey gelse, devlet bıraksa, silahla da olsa ben kendim oraya gideceğim. Yapılanlar hakarettir, insan insanı katletse cahilliktir, vahşettir! Cumhurbaşkanımız, milletvekillerimiz, iktidarda olanlar Filistin hakkında konuşsun. Konuşsun ki Filistin bu zulümden kurtulsun. Ne zamana kadar Filistin bu zulmün altında kalacak? Onlar da bizim gibi insan, herkes dinindedir. Hristiyan da olsa, benim komşum da olsa bile öyle bir zulmü kabul etmem,” dedi.

Filistin1

 

Adaletin çöktüğünü, insanlığın bittiğini ve menfaatin her şeyin önünde olduğunu dile getiren Erdal Gülüç, “İnsanlığın, adaletin, vicdanın çöktüğü, kişinin kişiyi düşünmediği bir sistem. Kendi çocuklarımıza, kendi ailemize, kendi şahsımıza yapılınca kabul etmediğimiz bir acıyı, vicdanın cüzdan arasında sıkıştığı bir dünyada yaşıyoruz. Kısacası menfaatin döndüğü bir dünyada yaşıyoruz. Yani nefesimiz tükendi. Evimizde adam akıllı bir şey yiyemiyoruz. Kahvaltı dahi yapamıyoruz. Psikolojisi bozuk bir düzeni yaşıyoruz. Eğer insanız diyorsak, Peygamber ümmetiyiz diyorsak, 124 bin peygamberin gelmiş olduğu yeryüzünde Allah’ı unutan hükümetler olsun, İslam ülkeleri olsun, bunlara seslenmek istiyoruz: Bizim elimizden bir şey gelmiyor. Sadece namaz vakitlerinde elimizi kaldırıp, ‘Allah’ım, bu ateşin üzerine bir su dök,’ diyebiliriz. Başka bir şey düşünemiyoruz. Hükümetlerin, İslam dünyasının kalkıp da ikide bir kınamasıyla olmuyor. Sadece bize yolların açılmasını arzu ederdik. Ölümün olduğu bir dünyada, sonuçta öleceğiz, aç kapıları biz gidelim. Senin halledemediğini biz halledebiliriz. Çünkü biz Ümmet-i Muhammed’iz, Selahattin Eyyubi’nin torunlarıyız. Bugün oralara bedava konulmadı, Filistin halkı bedavadan getirilmedi. Kendi toplumunda, kendi sofrasında ekmeğini yiyemeyen bir ülkenin vatandaşlarıyla karşı karşıyayız. Bu insanların sonunu düşünüyoruz. Bitti, tükendi; üç tane, beş tane insanın kalmış olduğu bir ülkenin sadece toprak kurtuluşunu konuşuyoruz. Canlı diye bir şeyin konuşulduğu bir dünya yaşamıyoruz,” dedi.

Filistin 5

Ayrıca Gülüç, “Bizim ülkemiz; sanki İsrail, Trump-Amerika yandaşlığı değil de, Amerika’nın desteğiyle yapılmamış bir savaştan bahsedilmiyor da, kendi ülkemizin yönetenleri tarafından Trump alkışlanıyor. Bu da vicdanen bizi rahatsız edip, yaralıyor. İnşallah bu acı bir an önce son bulur. İnşallah Ümmet-i Muhammed, İslam dünyası bir an önce ayaklanır, gerçek kimliğimizi buluruz. Gerçek ümmet olduğumuzu tüm dünyaya haykırırız. Bunun da tek yolu vardır, tüm İslam ülkelerinin birleşmesidir. Bütün dünyanın ayaklandığı bu duruma bizim kendi toplumumuz, kendi İslam dünyamız sadece alkışlıyor,” diye ekledi.

Filistin4

Müslümanların birlik olmasını isteyen Pakize Mert, “Keşke Müslümanlarda birlik, beraberlik olsaydı. İçimiz yanıyor, izledikçe vallahi yemek boğazımızdan kalmıyor. Bir gün onların yerinde kendimizi düşünemiyoruz. Bugün çarşıdayım, evime nasıl varacağım diye düşünüyorum. Bir gündür evimde değilim, evime nasıl yetişeceğim diyorum. Onlar evsiz, barksız… İçimiz kan ağlıyor, keşke elimizden bir şey gelse. Dünya hiç görmüyor mu bunları; nasıl uyuyabiliyorlar, onlar nasıl hesap verecekler Allah’a? Allah yardım etsin. Dünyayı yönetenler başkan olmuşlar ama insan olamamışlar. Bunların vicdanları nasıl elveriyor, başını yastığa nasıl bırakabiliyorlar, bilmiyorum ki,” dedi.

Filistin2

 

Haber Muhabir: BELKIS YAYLA-Kaynak Bölge gazetesi