‘Van Gölü Sempozyumu’ tamamlandı; Bilinçlenme çağrısı

Sempozyumun kapanış törenine Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli, Edremit Belediye Başkanı İsmail Say, Van Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürü Ülker Cem Kaplan, Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray ve akademisyenler katıldı. 1 Haziran’da başlayan ve  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın onur konuğu olarak katıldığı sempozyum, 2 Haziran akşamında sona erdi. Van Gölü Havza Koruma Eylem Planı ve Uygulama Programı kapsamında düzenlenen sempozyumda, belediye başkanları, Van Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürü Ülker Cem Kaplan ile akademisyenler sunumlarını gerçekleştirdi. Kapanış programında Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan tarafından sempozyuma katkı sağlayan katılımcılara teşekkür belgesi takdim edildi.

“DAKA OLARAK BİZE VERİLECEK HER TÜRLÜ GÖREVİ YAPMAYA HAZIR”

Sempozyum kapanış değerlendirme oturumunda ilk sözü alan Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray: “Bölgemiz için özelde de Van Gölü Havzası için, Van Gölü için böylesine önemli ve faydalı bir organizasyonun bir parçası olmaktan şahsım ve kurumum adına onur duyduğumu belirtmek istiyorum. DAKA olarak 2018 yılından bu yana bu konuya ciddi şekilde eğilmiştik ve kalkınma ajanslarının özellikle son 3 yıldır uygulamaya başladığı sonuç odaklı programlar mevcut ve her kalkınma ajansı kendi çalışma bölgesi üzerinde en önemli gördüğü 3 sonuç odaklı program temelinde çalışmalarıı yürütüyor. Bizim de son 3 yıldır uygulamakta olduğumuz 3 sonuç odaklı programımızın bir tanesi Van Gölü Havzası sonuç odaklı programdı, faaliyetleri bu çerçevede yürütüyoruz. Bundan sonraki süreçte Van Gölü’nün korunması anlamında DAKA olarak bize verilecek her türlü görevi yapmaya hazır olduğumuzu belirtmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

“ÇOK ÖNEMLİ ADIMLAR ATILDI”

Daha sonra söz alan Edremit Belediye Başkanı İsmail Say, yapılan sempozyumla Van Gölü adına, Van adına çok güzel ve tarihi anların yaşandığını belirtti. Say: “ Bu güne kadar bu kapsamda böyle bir çalışma yapılmamıştı. Uzun yıllardı Van Gölü ile ilgili bir uhtem vardı. Van Gölü ile ilgili birşeyler yapabilir miyiz diye. 2011 yılından bu yana ismine kanun ve mevzuat dedik, bir sürü çalışmalar oldu ama güzel olan ve anlamlı olan şu;  iki gün boyunca Türkiye’nin en önemli ve icra makamında olan kişilerce, makamlarca Van Gölü konuşuldu ve Van Gölü ile ilgili kararlar alındı. Bu konuda en önemli adımlardan biri yine sayın valimizin özellikle dile getirdiği, yine bakanımızın müjde verdiği dip çamur temizliği, gerçekten çok önemliydi. Çok uzun bir süredir Van Gölü kirleniyor, bu kirlenme arıtma tesisinin faaliyete geçmesiye önemli bir oranda önlenecek ama önceki süreçte ciddi bir kirlenme vardı, bunun da temizlenmesi gerekiyordu. Bu noktada da uygulama noktasında çok önemli adımlar atıldı” şeklinde konuştu.

“ÜNİVERSİTE VAN İÇİN ÇOK GÜZEL İŞLER YAPIYOR”

Kapanış töreninde konuşan Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli de, Van için, bölge için, havza için bir şeylerin birlikte planlanıyor olmasının herşeyden daha anlamlı olduğuna işaret ederek; “Kim Van için güzel bir iş yapıyorsa, bir taşı kaldırıyorsa biz 'ondan Allah razı olsun' deriz. Üniversite olarak da Van için çalışan herkese destek verme konusunda hazır olduğumuzu belirtmek istiyorum. Bireysel olarak birçok hocamız, fakültemiz ve yüksek okulumuz Van Gölü ile ilgili yayınlar yapıyorlar, bildiriler hazırlıyorlar, bilimsel çalışmalar yapıyorlar ve zaman zaman bunu da kamuoyuyla paylaşıyorlar. Bu sempozyumda da 60’a yakın bildiri sunulduysa bunun büyük bir çoğunluğu üniversite akademisyenlerimizin sunmuş olduğu bildirilerdir. Bu alanda yetişmiş bir insan gücümüz oluştu ve bu gerçekten önemlidir. Biz farkında değiliz ama üniversite Van için çok güzel işler yapıyor, bugün yapmıyor, 40 yıldır yapıyor”dedi.

GÜLŞEN ORHAN, BİLİNÇLENME ÇAĞRISINDA BULUNDU

 Şevli’nin konuşmasından sonra sözü Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan aldı. Van Gölü’nde başlatılan dip çamur temizliği konusunun önemli olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan: “Bakanlığın Van Gölü’ndeki dip çamuru temizleyecek gemisi var. Bu gemi yıl sonunda Van Gölü’ne gelecekti. Ancak bu hızlı takibin sonunda burada bir mekanizma oluşturuldu. Hızlı bir platform oluşturuldu ve bir araç geliştirildi. Yıl sonunda bakanlığın göndereceği tekne de bu çalışmalara destek verecek. Böylece Van Gölü’ndeki temizlik çalışmaları hızlanacaktır. Hayal ettiğimiz çalışmalar ete kemiğe bürünmüş oldu” dedi. Yapılan çalışmaların önemli olduğunu ancak Van Gölü’nün temiz olması ve temiz kalması için halkın daha duyarlı olması gerektiğine vurgu yapan Orhan: “Halkımızın bilinçlenmesi gerekiyor çünkü o çöplerin göle giriyor oluşu halkımızın, bizlerin, sizlerin yani hepimizin eliyle oluyor. Dalgıçların oradan çıkarmış olduğu çöpler bizim elimizle oraya giriyor. Arıtma tesisinden oraya yıllardır akan o kirli su arıtma tesisinden akıyordu ama artık oraya yeni bir su akacak, berrak bir su akacak. Yeni arıtma tesisine start verildi ama yine halkımız bilinçlenmezse, biz elimizle oraya çöp atmayı kesmezsek yine o dibe çamur dolmuş olacak. Bu anlamda belediyelerimizin yeni sloganlar bulması lazım, kurumlarımızın yeni faaliyet alanları bulması lazım” diye konuştu.

“VAN GÖLÜ'NÜN BİZİM İÇİN ÖNEMLİ BİR DEĞER OLDUĞUNU BİLMEMİZ LAZIM”

‘Van Gölü Sempozyumu’nun kapanış töreninde son olarak konuşan ve önemli noktalara değinen Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, yasalarla çağdaş toplum yaratılamayacağını söyledi. Yasalarla, kanunlarla ve yönetmeliklerle toplumun değişim göstermesinin mümkün olmadığının altını çizen Bilmez: “Biz göçebe toplumdan şehir toplumuna geçiş sürecini yeni yaşayan bir kentiz, bölgeyiz. Yüz yıl önce Van'da üzüm bağları vardı, yeşil bir Van vardı. Kırsaldan şehre indiğimizde ağaca yakacak gözüyle baktık. Dolaysıyla o üzüm bağlarının hepsini yok ettik. Dünyanın en güzel gölünün kenarında olmamıza rağmen gölüne sırtını dönmüş bir toplumsal anlayışımız var. Ahırlarını gölün kenarına, eğlence mekânlarını binaların bodrumlarına yapan bir kentiz. Hala sahilde binlerce hayvanı besleyen bir kentiz. Onun için önce bu sorunun farkında olmalıyız. Toplumsal değişim ve dönüşümler, önce sorunun farkına varabilmek ve çözüm arayışı içine girmek ve sonra da çözüm bulmayı gerektirir. Van Gölü Aktivistleri hariç Van Gölü ile ilgili arıtma ne zaman bitiyor, Van Gölü kirleniyor diye soran yok. Bir yolu biz 20 yıl sonra da açabiliriz, bir parkı 20 yıl sonra da yapabiliriz ama yok olmuş bir doğayı biz 20 yıl sonra kaynak bulsak da geri getiremeyiz. Onun için toplumsal bir bilince ihtiyacımız var.  Bizim kendi derneklerimizde, sohbetlerimizde Van Gölü’nü sürekli gündemde tutmamız lazım. Bunun bir değer olduğunu, tarihten bize miras kaldığını, bizim de bunu kendimizden sonraki nesillere aktarmamız gerektiğini belirtmemiz gerekiyor.  Bir Van kültürü oluşturmalıyız, kent kültürünü hızlı bir şekilde oluşturmamız gerekir. Bunun için de herkese görev düşüyor. Van Gölü'nün bizim için önemli bir değer olduğunu bilmemiz lazım. Artık suyun petrolden bile değerli olduğunun farkında olmamız gerekir.” 
Sempozyum yapılan konuşmaların ardından soru ve cevap bölümüyle son buldu.

Haber: M. Selim KURT