Tarih: 15.08.2019 11:19

Van Fırıncılar ve Lokantacılar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Osman Tuncil; 'Denetimler büyük önem taşıyor'

Facebook Twitter Linked-in

“12 BİN KİŞİYE İSTİHDAM ALANI”

Van Fırıncılar ve Lokantacılar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Osman Tuncil, yaptığı açıklamada; "Van genelinde odamıza bağlı olan üye sayısı 900 civarında. Tabi bunlar lokantacı, pastacı, fırıncı, kahvaltıcı, kasap, besici, balıkçı, tandırcı, yufkacı ve kadayıfçı başta olmak üzere toplamda 12 meslek gurubundan oluşuyor. Fırıncı sayısı yaklaşık 350 civarında. Unlu mamülleri ile beraber istihdam alanına baktığımız zaman 4 bin 500 civarı bir istihdam alanı söz konusu. Diğer meslek guruplarımızı da dahil ettiğimizde yaklaşık 12 bin kişiye istihdam oluşturuyor sektörümüz. Son zamanlarda açılan ve kapanan iş yerlerimiz oldu. Açılanlar az ama kapananlar maalesef çok. Bunun başlıca sebepleri işsizlik, ekonomik şartlar, yabancı turistin az olması gibi sıralanabilir. Mesela İranlılar az geliyor, gelen zengin kesim batı illerini tercih ediyor, maddi durumu orta halli olanlar da Van’da kalıyor. Esnafı kalkındıracak bir etkileri olmuyor. Ayrıca gelişi güzel yerlerin açılması, kontrolsüzlük, denetimsizlik gibi başlıca sorunlar da var. 900 civarında üyemiz var evet ama belki bir o kadarı da kaçak çalışıyor, ruhsatsız, kayıtsız çalışıyor. Bunlara müdahale edilmiyor, edildiği zaman da çok azına ediliyor. Bu durum bütün iş kolları için geçerli." şeklinde konuştu.

"GİRDİ MALİYETLERİ YÜKSELDİ"

Artan girdi maliyetlerinden dolayı bazı lokantaların kapandığına işaret eden Tuncil şöyle devam etti: “Lokantaların almış olduğu ürünlerin fiyatı yükseldi. Örnek olarak 5 kiloluk bir salçayı 15-16 liraya alırken şimdi 45-50 lira civarındadır. Bir koli su 5 liraya alıyorduk, şimdi 11 lira. Ürün fiyatlarında yüksek oranlarda artışlar oldu. Yine öyle mercimek, pirinç, yağ ve benzeri ürünlerin hepsinin fiyatları yükseldi. Böyle olunca biz de fiyat artışına gittik. Yüzde 3-5 veya 10 bir zam yaptık yemek fiyatlarına ama o da karşılamıyor. Diğer giderlerimizde de artış oldu. Elektrik, su, doğalaz bunlarda da fiyat  artışı olunca esnaf haliyle sıkıntıya girdi. Örneğin kış mevsimi boyunca sebze fiyatları aldı başını gitti, mesela haftalık 1000 liralık sebze alırken bu 3500-4000 liraya kadar çıktı. Kış ayları boyuca bu durum da esnafı aşırı derecede etkiledi. Esnaf ayakta kalmaya çalıştıkça kirasını veremedi, kirayı vereyim derken işçisine maaş ödeyemedi, işçinin maaşını vereyim derken kasaba borçlandı, manava borçlandı, durum böyle olunca özellikle bazı lokantalar kapanmak durumunda kaldı.”

“KAYITSIZ ESNAFI BİZ DEĞİL, İLGİLİ KURUMLAR DENETLEYEBİLİR”

Şehrin çeşitli noktalarında açılan ve tavuk dürümü cüzi bir bedel karşılığı satan iş yerleri olduğunu söyleyen Tuncil, "Bunların önemli bir kısmı, sağlıklı gıda ilkelerine aykırı, hijyenik olmayan işletmelerdir. Vatandaşlarımızı bu konuda uyarıyoruz. Bizim kimseyi denetleme yetkimiz yoktur ama biz kayıtlı esnafımızı her zaman gider kontrol ederiz, hijyen şartlarına uymalarını isteriz, eksikleri varsa uyarıda bulunuruz. Bizim hiç kimseye ceza kesme yetkimiz yoktur. Biz fiyatları belirleriz o fiyatlar doğrultusunda esnafımızın uymasını isteriz. Üyelerimize hijyen karallarına uygun gıdaların tüketilmesi, sağlık kurallarına uyulması konusunda toplantılar yapar, kendilerine anlatırız ama kayıt dışı olan esnaflar bizim üyelerimiz değildir. Biz kayıt dışı olan esnafa da gidiyoruz, kuralları anlatıyoruz fakat bunları denetleyecek olan belediyedir, tarım il ilçe müdürlükleridir ve il ilçe sağlık müdürlüğüdür. Bu durumda olan esnafları biz yetkililere bildirdiğimiz zaman bize “Biz kayıtsız olanları denetlemek zorunda değiliz' deniliyor. Bunu bize dedikleri zaman esnafımız da bize acaba biz mi yanlışız, biz niye kayıtlı olduk diyor. Şimdi biz örneğin dürümcüye 6 veya 7 lira bir fiyat belirlemişiz, 50 gram beyaz eti yarım ekmek veya tam ekmek arasına salatasıyla beraber sattığı zaman 65-70 kuruş onun kârı oluyor. Fakat bu tür esnaflar 2-3 liraya dürüm satıyor, hem insanların sağlığıyla oynuyor hem de diğer esnafları haksız bir rekabetin içine çekiyor. Bunların denetlemesi gerekiyor yani sadece tavuğun derisini bile alsa getirse o fiyata satamaz, mümkün değil. Bunun ne kadar tehlikeli olduğunu, insan sağlığını ne kadar etkilediğini siz düşünün. Onun için denetleme mercileri belediyelerdir, tarım il ilçe müdürlükleridir ve il ilçe sağlık müdürlüğüdür. Bu kurumların kendi görevlerini yapmaları halinde esnaf da rahat edecek, vatandaşlar da sağlıklı bir şeyler yeme imkânı bulacaktır” ifadelerini kullandı.  

Özel Haber: M. Selim Kurt 

Kaynak: (Prestij Haber Merkezi) - Prestij Haber Merkezi



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —