Türkiye Solu PKK’ya karşı evlat mücadelesi veren anneleri neden görmezden geliyor?

Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan veya kendi istekleriyle giden evlatları için HDP İl Başkanlığı binası önünde 3 Eylül 2019’da başlattığı oturma eyleminde bir yıl geride kaldı.

SİYASET 6.09.2020 21:33:44 0
Türkiye Solu PKK’ya karşı evlat mücadelesi veren anneleri neden görmezden geliyor?
Tarih: 01.01.0001 00:00

Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan veya kendi istekleriyle giden evlatları için HDP İl Başkanlığı binası önünde 3 Eylül 2019’da başlattığı oturma eyleminde bir yıl geride kaldı.

Anne Hacire Akar, oğlunun HDP’liler aracılığıyla dağa kaçırıldığını belirterek, HDP İl Başkanlığı binası önünde 22 Ağustos 2019'da oturma eylemi başlattı. Oğlunu PKK’ya kurban vermemek için başlattığı mücadelesi sonuç veren Akar, kararlı mücadelesiyle 24 Ağustos 2019'da oğluna kavuşmuştu.

8656e4b1-b2fe-456a-ba34-472527f6a26f.jpg

Hacire Akar’dan sonra 14 aile daha evladına kavuştu. Bir yıllık mücadelenin ardından Diyarbakır’daki evlat nöbetine katılan 152 aileden 15’i çocuklarını PKK’dan kurtardı.

Ancak, bu bir yıllık sivil mücadele başta HDP olmak üzere Sol ve Kemalist medyada hak ettiği ilgiyi hiçbir zaman görmedi. Medyanın yanı sıra sol cenahın siyasetçi, akademisyen, gazeteci ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri de bu direniş karşısında adeta üç maymunu oynadı.

Diyarbakır annelerinin dağa götürülen çocuklarından sorumlu tuttuğu HDP yönetimi, sessiz kalma stratejisi izliyor. Devletin mağdur ettiği siviller için büyük bir mücadele veren İnsan Hakları Derneği de mağduriyeti oluşturan PKK olduğu zaman insan haklarını rafa kaldırdı. Yıllardır PKK tarafından mağdur edilen binlerce ailenin dramı karşısında İHD’nin dili lal olmuş adeta!

f476c5ff-bd7e-4770-8e1a-7b71638adee8.jpg

İnsan hakları, özgürlük ve demokrasi denildiğinde mangalda kül bırakmayan Türkiye Solu, binlerce Kürt aileyi mağdur eden, sivil katleden ve insan haklarını ihlal eden PKK’nın eylemleri karşısında susuyor. Türkiye Solu, “faşist” ve “gerici” olarak tanımladığı devlet ya da hükümet karşısında devrimci, ilerici ve seküler bir güç olarak gördüğü PKK’yı sahipleniyor ve yıpratmak istemiyor. Sol, yıllardır örgütün kanlı eylemleri ve insan hakları ihlallerini görmezden geliyor. Mamafih, Sol ve Kemalist dışı unsurların yaptığı en küçük insan hakları ihlali malum kesimin çok ilgisini çekiyor. Hemen hak, hukuk ve özgürlük kavramları anlam kazanıyor.

Tam bir yıldır, Diyarbakır’daki HDP binası önünde destansı bir mücadele veren ve çoğunluğu Kürt ailelerden oluşan 152 aileden 15’i çocuklarını PKK’nın pençesinden kurtardı. Çoğunluğu kadınlardan oluşan bu sivil direnişin PKK gibi herhangi bir insani ilkeye sahip olmayan kanlı ve vahşi bir örgütte karşı yapılması büyük bir önem arz ediyor. Ailelerin korkusuzca örgütü ve bağlantılı olduğu yapıları eleştirmesi ve mücadeleden ödün vermemesi takdiri hak ediyor. Bu mücadele kaç yıl sürse de Solun umurunda olmayacak. Çünkü, Solun kirli ideolojisi bunu gerektiriyor. Mağdur edenin “gerici” veya Sol dışı bir unsur olması gerekiyor! Öbür türlü mağdur olmak ve insan hakları ihlalleri birer hikâye olarak kalıyor.

f317b580-52bf-45c0-ae5e-9244b1764d73.jpg