Taha Özhan: Karşımızda, suçluyu yakalamak yerine suçu daha sonra kendi müdahalesinde kullanabileceği bir kıvama gelinceye kadar araçsallaştırarak açıkça suç işleyen bir odak var.
Sabah yazarı Taha Özhan, Perspektif sayfasındaki köşesinde 17 Aralık operasyonlarının bugüne kadar ki yansımalarını değerlendirdi. 17 Aralık’la birlikte yargı vesayetinin gidebileceği boyutun ortaya çıktığına işaret eden Özhan, bu sürecin Türkiye’nin normalleşme sancılarının devam edeceğini gösterdiğini belirtti.
Özhan, özellikle ikinci dalga operasyonuna
YARGI-EMNİYET ORTAK VESAYETİ
Taha Özhan, 17 Aralık'ta ortaya çıkan yargı-polis ortak vesayet girişiminin siyasi kodlarının 7 Şubat'ta saklı olduğunu söyledi. Seçilmiş iradenin Kürt meselesine dair ürettiği siyasetinin 7 Şubat’ta yargılanmaya çalışıldığını ifade eden Özhan, şöyle devam etti: “7 Şubat'ta saf siyasi bir meseleyi KCK marifeti ile kriminal görüntü vererek siyasete müdahale etmeye kalkmıştı. 17 Aralık'ta ise yolsuzluk gibi kimsenin yanına bile yaklaşmak istemeyeceği bir sis bombası eşliğinde siyasete müdahale girişimi yaşandı. …Karşımızda,
MESELE HUKUKİ SÜREÇ DEĞİL!
Meselenin hukuki bir süreç olmadığını öne süren Özhan, 17 Aralık’ı yan yana gelmesi mümkün olmayan dosyaların harmanlandığı, 17 Aralık, İran, altın, imar, El-Kaide, finans, siyasiler, Suriye vb. başlıkların aynı müdahalenin içerisine boca edildiği bir girişim olarak niteledi.
Özhan, dün askeri vesayete kefil olanlar gibi bugün de yargı vesayetine canhıraş kefil olanların trajedisinin yaşandığını kaydederek, siyasete ancak seçim sandıklarının kefil olacağını vurguladı. Yargı vesayetini sandığın gerileteceğini dile getiren Özhan, şu uyarıyı yaptı:
YARGI VESAYETİNİ SANDIK GERİLETİR
“Tıpkı asker gibi yargı da seçimlere girmeyecek. Olağan üstü durumlarda, yargının başlattığı sürecin teknik olarak durmaması ise askeri vesayetin 35.Madde dünyasından ibaret olacaktır. Dün nasıl seçim sandıkları askeri vesayeti sandıkta gerilettiyse bugün de benzer bir durum yargı vesayeti için yaşanacak. Aksi bir durum ise Türkiye'nin ahlaki, hukuki ve siyasi dünyası artık ortaya çıkmış olan neovesayet düzeninde yaşamak anlamına geliyor.”