OHAL’in Hakkı Verilmeli

Günün Öne Çıkan 10 Köşe Yazısı

VAN 10.10.2016 11:16:17 0
 OHAL’in Hakkı Verilmeli
Tarih: 01.01.0001 00:00
 OHAL’in Hakkı Verilmeli

PKK'nın bu son eylemelerle yeniden tüm gücünü toplayıp "varım demeye" çalıştığını söyleyebiliriz. Kuşkusuz yeniden deneyecekler. Peki, biz ne yapabiliriz? İçinde bulunduğumuz OHAL sayesinde PKK'nın yanı sıra tüm diğer terör örgütleri daha zor hareket ediyorlar. Sadece son bir hafta içinde yakalanan intihar bombacıları düşünülürse alınan tedbirlerin etkili olduğu söylenebilir. Ancak vatandaşın canını yakan terör örgütleriyle mücadelede OHAL'in devlete tanıdığı haklar daha etkin kullanılmalı.

Melih Altınok

Dünya’nın Enerjisi İstanbul’da

Dünya Enerji Konferansı'nın İstanbul'da yapılması, bu vesileyle de enerji sektöründeki tüm aktörlerin bir araya gelecek olması, Türkiye'nin enerji merkezi olma arayışında enerjinin tam merkezine oturacağının da bir işareti. Türkiye'nin enerji merkezi olma arayışının olduğu ve bu hedefe bağlı olarak başlayan büyük projeler, Türkiye'yi bölgesel enerjide öne çıkardı. Bölgenin enerjisini taşıyacak olan TANAP, TAP ve Türk Akımı projeleri, bölgenin en gözde enerji yatırımları arasında. Dolayısıyla bu konferansta, TANAP, TAP ve Türk Akımı da tartışılacak.

Erdal Tanas Karagöl

Ellerine Fırsat Geçse…

Okumuş, modern, medeni görünecekler; bizi sürekli tahkir edip, sürekli şiddetle özdeşleştirmek isteyecekler. Ellerine fırsat geçerse de, 15 Temmuz gecesi yaptıkları gibi, camilerimize, müezzinlerimize, imamlarımıza saldıracaklar; ezanımıza, salalarımıza el uzatacaklar; durmayacak, canımıza kastedecekler.

Aydın Ünal

 ‘Enerji Gücü’ Türkiye’yi ‘Türkofobi’ Durdurur mu?

Garip işler oluyor... “Küresel güçlerin” gizli bir planla yol verdiği “İslamofobi”, yani, “İslam korkusu”nun yerini giderek “Türkofobi” (Türk korkusu) alıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı “Chavezleştirme” stratejisinin uzantısı vahim bir planla karşı karşıyayız!.. 15 Temmuz’u planlayan, içimizdeki hainleri harekete geçiren o güç, işgal amaçlı darbe girişimini püskürtmemizin intikamını “B Planı” ile alma yolunda: Türkofobi!..

Ardan Zentürk

Musul ve Gerçekler (1)

Bugün Musul operasyonu adıyla gündemimize yerleşen sorun esasen, Musul’un DAİŞ’ten temizlenmesi sorunu olarak ifade ediliyor. Ama meselenin bu kadar basit olmadığını yapılan baş döndürücü pazarlıklardan ötürü biliyoruz. Pazarlıkların merkezinde sadece Musul’un DAİŞ’ten kurtarılması yer almıyor. Mesele temel olarak Musul’un DAİŞ’ten kurtarıldıktan sonra kaderinin ne olacağında düğümleniyor.

İlhami Işık

FETÖ’yle Mücadelede “Akıllı Güç” Kullanmak Şart

15 Temmuz'dan sonra devlet bu şer şebekesine karşı "sert güç" kullanmaya başladı. Fakat bunun yetmediğini, yetmeyeceğini söylemeliyim. Devletin FETÖ ile mücadelede "akıllı güç" kullanımına ihtiyacı var. Karşısındaki yapıyı iyi tahlil etmek, yeni stratejilerini daha iyi öngörebilmek zorunda. Halihazırda devlet başarılı bir biçimde FETÖ'nün "mahrem işler" dediği pisliklerini gün yüzüne çıkarıyor. Bu da FETÖ'yü takip eden kitlenin psikolojisine ciddi anlamda zarar veriyor.

Fahrettin Altun

Kasıma Kadar ABD

Rusya belli ki Halep’i Grozny’e çevirmek istiyor; yani ne yapacağını az çok kestirebiliyoruz. Fakat ABD deli mayın gibi kasıma kadar kırıp dökerek ve tahmin edilmesi zor bir şekilde hareket edecek. Bu süreçte Türk ordusunu “zor” bir ordu, başkomutanını ise “Batı’nın çelişkilerini yüzlerine vuran bir lider” olarak gören bazı Washington çevreleri fırsattan istifade Irak ve Suriye’de hareket alanımızı daraltmaya çalışacak. Kasım sonrası ise Allah kerim!

Ufuk Ulutaş

Beyhude Saldırılar

PKK hangi terör silahıyla saldırırsa saldırsın devletin ve milletin bir adım geri gitmesi mümkün değil. Çünkü Türkiye için bir adım gerisi uçurum demektir; teröre prim vermek, boyun eğmek Türkiye için yolun sonu demektir. Devlet ve millet bu gerçeğin farkında ol-duğu içindir ki PKK’nın silahlı varlığının hiçbir stratejik değeri ve önemi kalmamıştır. En faz-la bugün olduğu gibi intihar saldırılarıyla can yakabilirler, bunun da örgüte ve arkasındaki uluslararası güçlere stratejik değerde hiçbir getirisi olmayacaktır.

Kurtuluş Tayiz

Lejyoner Ruhun Denge Mantığı

Mezhepçilik tehdidi başında da sonunda da Sünnilikle eşitlenmiş ve Türkiye’nin oluşturduğu bir tehdit olarak lanse edilir olmuş durumda. Peki, Esed rejimin işlediği katliamlarla nasıl mücadele edilecek sorusunun bir cevabı var mı, yok. İran’ın Şiilik siyasetiyle Irak ve Suriye’de işlediği cürümlere ve Türkiye’ye yönelik kuşatma harekâtına karşı öngörülen bir çıkış yolu var mı, yok. Rusya ve Amerika’nın Irak ve Suriye’de giriştiği işgal ve katliamlar karşısında devreye sokulacak bir barış ve istikrar planı tartışılıyor mu, hayır. Suriye ve Irak’taki milyonlarca insan akrabamız, komşumuz ve de kardeşimizken doğrudan veya dolaylı ifadelerle Türkiye’nin hâlâ NATO’nun ileri karakolu gibi hareket etmesini öngörenlerin insanlıktan zerre miskali nasip almadığı ortadadır.

Kenan Alpay

Barışın Amacı Adaleti Tesis Olsaydı, Hangi Savaş Biterdi?

Kolombiya Devlet Başkanı Juan Manuel Santos ile FARC lideri Timoleon Jimenez, “barış”ı, düşmanına karşı “zafer” kazandıktan sonra ulaşılan sükût ortamı olarak tanımlamayı reddettiler... Onlara göre barış, düşmana karşı zafer elde ettikten sonra değil, düşmanla işbirliği ile ulaşılan bir sükût ortamıydı ve onların yaptığı da bundan başka bir şey değildi.

Alper Görmüş

10.10.2016 Pazartesi