Kaplan'a, Gülen grubundan tehdit!

Dershane konusunda cemaatten yana tavır alan yazar Yusuf Kaplan, 17 Aralık operasyonunu eleştirince tehdit telefonu aldı.

VAN 17.01.2014 11:23:25 0
Kaplan
Tarih: 01.01.0001 00:00

Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan, 17 Aralık hükümete yönelik darbe girişimiyle ilgili son günlerde Gülen grubunu eleştiren yazılar kaleme almasının ardından tehdit aldı.

Kaplan, bugünkü yazısında tehditle ilgili şunları yazdı:

Ayağını denk almazsan…

Telefon çaldı. Numara yoktu; yine de açtım. 'Buyrun' dedim.

Karşıdaki ses:

'Ayağını denk almazsan, o büyük dilini koparmasını biliriz' dedi ve kapattı telefonu .

Şok oldum.

(…)

Yazısını değiştirdi

Biraz kendimi toparladıktan sonra internet servisinden sevgili Murat Palavar'ı aradım ve yazıdan bazı bölümleri çıkarttım, o hâlet-i ruhiyeyle. Pazar yazısında yazacağım ve 'küçük dilinizi yutacaksınız' dediğim yazıyı, 'mevlid kandili'ne denk geldiği için kimseyi rencide etmemek amacıyla yazmamıştım; bunu, yazının sonuna 'not' olarak ekledim.

Telefondan sonra e-maillere baktım: Hakaretlerin bini bin paraydı! Bu kadarını beklemiyordum. Beni tehdit eden kişinin Cemaat'ten olduğuna inanmıyorum. Olmaz böyle bir şey.

(…)

ALDIĞIM İKİNCİ TEHDİT BU!

Dershaneleri ve Cemaat'in hukukunu sonuna kadar savunduğum yazılar bile Cemaat medyası tarafından çok çirkince çarpıtılmıştı.

Fakat bu tehdit, işin renginin değiştiğini gösteriyor...

Yine de ben tehdidi savuran adamın Cemaat'le alakasının olduğuna inanmıyorum: Ya sapığın tekidir; ya da 'hipnotize olmuş tipler'den biridir...

Daha önce de, gazetenin başındayken, eski bir başbakan, yaptığımız bir haberden ötürü tehditler savurmuştu ama fazla önemsememiştim o zaman.

SUSMAYACAĞIM... TEHLİKE, BÜYÜK VE KÜRESEL ÇÜNKÜ...

Ama bendeniz, hakikatin, adaletin ve vicdanın izini süren bir yazarım. Ergenekon soruşturmaları sırasında, henüz suçları ispat edilmemiş sanıkların, Cemaat medyası tarafından 'canavar gibi' sunulmasına isyan edince 'ergenekonculukla' (!) itham edilmiş ve aforoz edilmiştim!

Susmayacağım... Tehlike, sanıldığından da büyük ve küresel çünkü.

Fikirlerimi yazmayı sürdüreceğim. Belki daha örtük ama daha etkili bir dille... İfade gücü, kavramlaştırma yeteneği güçlü bir yazarım zira.

İSLÂM'I BİTİRECEK VE SİSTEM'İ, İSLÂM ÜZERİNDEN MEŞRULAŞTIRACAK BİR PROJE...

Susamam; çünkü maruz kaldığımız tehlike, sadece Türkiye'yi büyük bir kaosun eşiğine sürükleme potansiyeli taşımıyor. Daha da önemlisi, İslâm'ı dönüştürme, protestanlaştırma ve paçavraya çevirme potansiyeli taşıyor.

Cemaat, bunun ne kadar farkında, net olarak bilmiyorum bunu. Ama hem İslâm'ı dönüştürmeyi hem de İslâm dünyasını silbaştan yeniden dizayn etmeyi amaçlayan 'İslâm'a Karşı İslâm' stratejisinin bir ayağını oluşturan 'Ilımlı İslâm' projesinin fiilen uygulanması sözkonusu.

Küresel sistem, tıpkı Hıristiyanlık gibi, İslâm'ın ruhunu ve bütünlüğünü yok edecek, hadım edilmiş, hormonlanmış, hayattan uzaklaştırılmış, protestanize edilmiş, kendisine hizmet edecek seküler bir İslâm anlayışı icat etmek istiyor. Önümüzdeki yüzyılın yegâne projesi bu.

Sonuçta, İslâm'dan eser kalmayacak ve sisteme boyun eğecek, dolayısıyla sistemin zorba hegemonyasını 'ılımlı İslâm' üzerinden meşrulaştırmaya ve uzatmaya yarayacak çok tehlikeli bir projeyi hayata geçirme mücadelesi veriyor küresel sistem...

(…)