‘Terörsüz Türkiye’ sürecini sabote etmeye yönelik ilk açıklama Kandil’in baronlarından geldi. PKK’nın dağ kadrosu, 1 Mart itibariyle ateşkes ilan ettiğini duyururken, örgütün silah bırakması ve kendini feshetmesini ise Öcalan’ın özgürlük şartına bağladı. Baronlar, parti kongresini toplamak için hazır olduklarını belirtti.
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “terör örgütü PKK’nın koşulsuz lağv edilmesi” çağrısıyla başlattığı ve ‘teröre karşı sıfır taviz tavrıyla’ ilerleyen ‘Terörsüz Türkiye’ sürecini sabote etmeye yönelik ilk açıklama Kandil’in baronlarından geldi. PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta kurucusu olduğu örgüte yönelik yaptığı ‘silah bırakma’ ve ‘kendini feshetme’ çağrısı doğrultusunda ilk açıklamayı yapan Kandil’in dağ kadrosu, 1 Mart itibariyle ateşkes ilan ettiğini duyururken, PKK’nın silah bırakması ve kendini feshetmesini, teröristbaşı Öcalan’ın özgürlük şartına bağladı. Apo’nun istediği şekilde parti kongresini toplamak için hazır olduklarını belirten PKK’nın elebaşları, süreci baltalamaya yönelik skandal açıklamada, “kongrenin başarısı için Öcalan’ın bizzat yönlendirmesi ve yürütmesi gerekir” dayatmasında bulundu.
BAŞTAN BELLİYDİ
Skandal açıklamayı gazetemize değerlendiren Araştırmacı Yazar İsmail Nacar, örgüt elebaşının PKK’nın lağv edilmesi konusunda samimi olduğunu fakat Kandil’in bunu sabote etmek istediğini belirterek, şunları söyledi: “PKK, Öcalan’ın çağrısına uyacağını belirtirken, ‘Kongreyi toplamak için hazırız. Bunun için Apo’nun bizzat yönetmesi ve yönlendirmesi gerekiyor’ gibi ifadeler kullanarak, Öcalan’a özgürlük talebinde bulundu. Ben daha önceden bu durumu tahmin ederek, Akit’e PKK’nın böyle bir talepte bulunacağını söylemiştim. Yaklaşık 40 yıldır yakından takip ettiğim bu ‘PKK sorununun’ içinde çok önemli yabancı istihbarat örgütlerinin de faaliyetleri var. Bu sebepledir ki Öcalan silah bırakma ve tasfiye için hiçbir şart koşmazken, Kandil ilk açıklamasında Öcalan’a özgürlük şartı koştu. Dolayısıyla Sayın Bahçeli’nin cesur çıkışıyla başlayan bu yeni süreç sanıldığı gibi kolay olmayacak. Her türlü provokasyona hazırlıklı olmalıyız. İşte bunun içindir ki resmi makamlar PKK’nın koşullu açıklamasını muhatap almadan bu provokatif çıkışlara doğrudan cevap vermek için Öcalan’a İmralı’da daha esnek bir hareket imkânı sağlamalı. Onun ne diyeceğini İmralı’ya gidecek heyetin ziyaretine bırakırsak, bu sürecin de sulandırılmasına alan açarız. Dolayısıyla bu tür şartların dayatılmaması için en azından gazetecilerin Öcalan ile görüşmesine imkan sağlanmalıdır. Çünkü Kandil’dekilerin, tabanın gücünü elinde bulunduran Öcalan’a itiraz etmeleri mümkündür. Ayrıca Kandil’den gelecek bu tür açıklamalar da sürecin sona ermesini isteyen içerdeki bazı grupların da bayram etmesini sağlıyor. Bu sayede arkasında Mossad’ın, İngiliz istihbaratının veya BND’nin olacağı provokasyonların da önüne geçilmiş olur. KAYNAK” akit.com