Ardan ZENTÜRK
Karakteri anladınız mı? 21’nci yüzyıla yansımasında Türkiye’de Fetullah Gülen, Pakistan’da ise Tahir ül-Kadri vardır. İkisi de ABD’ye hizmet eder.
19’ncu yüzyılda devreye sokulan “emperyalist işbirlikçisi İslam”(!) anlayışı 15 Temmuzgecesi, Türk milletinin gücü karşısında ağır yenilgi aldı, Batı’dan gelen işaretler, yaşanılan bu büyük telaşın sonucudur.
FETÖ kimliğindeki “işbirlikçi İslam’a” (ki, esas olarak İslami bir hareket olmadığı da Diyanet İşleri’nin –nedense- gecikmiş çalışmasıyla din alimleri tarafından ortaya konmuştur) karşı kararlı mücadele sürdüren Erdoğan’ın son çıkışları dini değil, siyasidir. Bu çok doğal bir süreç, çünkü emperyalizmin işbirlikçisi bir takım sözde din adamlarıylamücadele ediyorsanız, yüce kitabımız Kuran-ı Kerim’in yolundan ilerleyecek, halkınıza karşı din kullanılarak geliştirilen tuzaklara da dikkat çekeceksiniz.
Konuyu hemen dini tartışmaya çekmeye çalışmak emperyalist kumpasından başka bir anlam ifade etmez. Dini değil, İslam’ı “haçlıların” hizmetine vermiş, ürettikleri kışkırtmalarla bilge bir milletin “Aşil topuğunu” oluşturmaya çalışanları konuşuyoruz.
(Osmanlı’nın son Şeyh-ül İslam’ı Mustafa Sabri de Papaz Fru ile birlikte İngiliz Muhipleri Cemiyeti kurucularındandı, Mustafa Kemal başta Kuvvacılar için idam fermanı çıkartan adamdır, hatırlayın.)
Zaten, Erdoğan’ın bu akılcı duruşu bugünün konusu değil, bakın, 2015’te ne yazmışız: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AK Parti kadrolarının “küresel sistemin patronlarına” attıkları en büyük “siyasi kazık”, Ortadoğu’da şekillenen yeni dönemle birlikte ortaya çıkıyor: Küresel sistem, “ kontrol edilebilir Türkiye” projesi çerçevesinde bu kadrodan, “ılımlı İslam” olarak adlandırılan siyasi yapılanmanın yolunu açmasını, böylece Türkiye’nin “AB ve Avrasya entegrasyonundan dışlanmış, yönetici kadroları kolay baskı altına alınabilir, gerektiğinde dışlanabilir, küresel şantajla her dedik yaptırılabilir” olmasını talep ediyordu...
Erdoğan ve arkadaşları, “ılımlı laiklik” süreciyle bu beklentiyi büyük bir hayal kırıklığına uğrattılar...“Kökünün dışarıda” olduğu, bir “üst akıl” tarafından yönetildiği artık açık-seçik belli olan “dini referanslı” bir “paralel yapılanma”nın bu partiye karşı gerçekleştirdiği “darbe girişimini” (17-25 Aralık’tan söz ediyorum, AZ)) bir sürpriz olarak mı görüyorsunuz? (Ilımlı laiklik, STAR, 18 Mayıs 2015, http://www.star.com.tr/yazar/ilimli-laiklik-yazi-1029592/?utm_source=partners&utm_medium=gazeteoku.com&utm_campaign=feed)
Şimdi o, “ılımlı İslam” denilen neo-con/Siyonist yapımı kavramı Suudi Arabistan veliaht prensi hayata geçirmeye çalışıyor, Erdoğan da, aynı lobinin yayın organlarında “İslamcı diktatör” olarak niteleniyor, geçiniz…
Konuya devam edeceğim, bilin…