Tarih: 26.06.2025 11:23

Erdoğan Özel: Bina Değil Yeşil Alan Olsun!

Facebook Twitter Linked-in

Van Gölü Aktivistleri Derneği, Devlet Su İşleri (DSİ) 17. Bölge Müdürlüğü’nün taşınmasının ardından gündeme gelen yeni valilik binası planına karşı kamuoyuna çağrıda bulundu. Dernek Başkanı Erdoğan Özel, söz konusu arazinin halkın kullanımına açık kalması gerektiğini vurgulayarak, “DSİ arazisinin tamamı afet toplanma alanı ve Millet Bahçesi olmalı” dedi.

Van’da son günlerde yeniden gündeme gelen DSİ 17. Bölge Müdürlüğü’ne ait eski yerleşke alanının nasıl değerlendirileceğine dair tartışmalar sürerken, Van Gölü Aktivistleri Derneği’nden dikkat çeken bir çağrı geldi. Devlet Su İşleri’nin başka bir yere taşınmasının ardından, İpekyolu üzerindeki bu geniş arazinin bir kısmına yeni valilik binası, diğer kısmına ise millet bahçesi yapılması kamuoyunda yankı uyandırdı.

Van Gölü Aktivistleri Derneği Başkanı Erdoğan Özel, bu alanın kent için hayati öneme sahip bir yeşil alan olduğunu belirterek, bölgenin yapılaşmaya değil, halkın kullanımına ve afet durumlarında toplanmaya açık bir alan olarak korunması gerektiğini ifade etti. Özel, “Şehir merkezindeki her açık alan, kent yaşamının dengesi açısından altın değerindedir. Bu alanlar yalnızca çevre düzenlemesi değil, aynı zamanda kent sağlığı, afet riski yönetimi ve sosyal bütünlük için de kritik öneme sahiptir” dedi.

Doğaya ve kamu yararına zarar verecek bir kentleşme modeline karşı olduklarını vurgulayan Özel, bu tür planlamaların Van’ın çevresel, sosyal ve demografik gerçekleri gözetilerek yapılması gerektiğini söyledi. Dernek ayrıca kıyı şeridinde kamu binalarının artmasının halkın göle erişimini zorlaştıracağını belirterek, “Kıyılar halkındır” ilkesinin altını çizdi.

“TRAFİK VE DEPREM RİSKİ GÖZ ARDI EDİLİYOR”

Dernek, Van’ın en işlek noktalarından biri olan İpekyolu üzerindeki alana yeni bir valilik binası yapılmasının trafiği içinden çıkılmaz hale getireceğini, aynı zamanda olası bir depremde kentin açık alan ihtiyacını da ortadan kaldıracağını belirtti. Açıklamada, “Bu hamle geri dönülmez bir hata olabilir. Kentin merkezine yeni bir yoğunluk alanı daha eklemek yerine, bu tür büyük yapılar için daha uygun ve ulaşım yükü daha hafif alanlar tercih edilmelidir” ifadeleri yer aldı.

Van’da daha önce de benzer projelerin şehir içi trafik yükünü artırdığına dikkat çeken dernek yetkilileri, bölgenin ulaşım kapasitesi ve acil tahliye planları göz önüne alınarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiğini savundu.

Dsi̇ Yerleşkesi̇ Manşet 3

“KIYILAR HALKINDIR, YAPILAŞMA GÖLÜ TEHDİT EDİYOR”

Van Gölü kıyısındaki yapılaşmanın ekolojik riskleri artırdığına dikkat çeken dernek, büyük ölçekli kamu binalarının kıyı hattına yapılmasının gölün su kalitesi ve ekosistemi üzerinde geri dönüşü olmayan tahribatlar yaratabileceğini savundu. Açıklamada, “Kıyılara yapılan her yapı halkın erişimini zorlaştırıyor. Bu sadece fiziki bir sınırlama değil; aynı zamanda doğayla kurulan ilişkinin kopması anlamına geliyor” denildi.

 

Van Gölü’nün korunmasının yalnızca bölgesel değil, ulusal bir mesele olduğunu vurgulayan dernek temsilcileri, bu tür projelerin bölgenin doğal mirasını tehdit edebileceğine dikkat çekti. Göl çevresindeki kamusal yapılaşmaların sayısının artması, yerel halk kadar doğa koruma uzmanları ve bilim insanları arasında da endişe yaratıyor.

“KAMUSAL ALANLAR GÜVENLİK GEREKÇESİYLE SINIRLANDIRILABİLİR”

Dernek, büyük kamu yapılarının kıyıya yapılmasının uzun vadede halkın sahil şeridine erişimini kısıtlayabileceği uyarısında bulundu: “Kamu hizmetleri sahile değil, daha iç noktalarda planlanmalı. Böylece hem hizmet verilir hem de kıyılar herkesin erişimine açık kalır.” Ayrıca güvenlik gerekçesiyle bu tür alanların zamanla tel örgü veya bariyerlerle çevrilerek halkın erişimine tamamen kapatılabileceği riskine de dikkat çekildi.

Dernek, bu durumun yalnızca kamusal alan hakkının değil, anayasal düzeyde tanınmış çevre hakkının da ihlali anlamına geleceğini ifade etti. “Halkın doğaya erişimi, şehirde sağlıklı yaşam koşullarının sürdürülebilirliği için vazgeçilmezdir” denildi.

“HENÜZ EYLEM PLANI YOK, SÜREÇ YAKINDAN TAKİP EDİLİYOR”

Van Gölü Aktivistleri, şu an için somut bir eylem planı bulunmadığını ancak gelişmeleri yakından takip ettiklerini ve gerektiğinde kamuoyu ile paylaşmak üzere harekete geçeceklerini belirtti. Dernek, sürecin şeffaf ve katılımcı bir şekilde yürütülmesi gerektiğini belirterek, ilgili kurumlara çağrıda bulundu: “Bu proje halkla birlikte tartışılmalı. Van halkının sesine kulak verilmelidir.”

Alternatif öneri olarak taşınacak bir kütüphane, kültür merkezi veya kamuya açık, çok işlevli bir yeşil alan yapılabileceğini dile getiren dernek yetkilileri, bu tür projelerin hem kamu yararına hizmet edeceğini hem de kent dokusunu bozmadan halkın yaşam kalitesini artıracağını ifade etti.

“YEŞİL ALANLAR GERİ DÖNÜLEMEZ DEĞERDİR”

Açıklamada son olarak, DSİ arazisinin halkın kullanımına açık bir yeşil alan olarak kalmasının çevresel sürdürülebilirlik, şehir estetiği ve toplumsal fayda açısından daha uygun bir tercih olacağı vurgulandı:

“Bu alan halkındır. Şehirlerin nefes alacağı alanlara ihtiyacı var. Lütfen geleceğimizi betonla değil, yeşille inşa edelim. Bugün alınacak yanlış bir karar, yarın geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurabilir. Van, doğasıyla, gölüyle, halkıyla özgün bir şehir. Bu kimliği korumak hepimizin sorumluluğudur.”

 

 

Kaynak: Van Bölge Gazetesi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —