Tarih: 22.02.2014 10:17

Çıkış yolu bu değildi!

Facebook Twitter Linked-in

Hem kuruluş felsefesi, hem politikalar itibarıyla AK Parti ne İslamiyet’i referans aldı ne İslamcı kimliği benimsedi. Dolayısıyla politikalarından ne İslam ne İslamcılık sorumludur

Ancak “iki tür İslamcı” tipolojisinin sorumlu olmadığı söylenemez: Biri yıllarca “İslamcı” geçinip iktidar hırsıyla yanıp tutuşanların fırsatını yakaladıkları anda hemen iktidar trenine atlayanlar; diğeri güçleninceye kadar “laik düzenin verili mevzuatının takip edilebileceği”ne hükmedenler. Kuşkusuz ilk gruptakiler muhteris bezirgânlar, ikinci gruptakiler “içtihatlarında isabet etmeyen iyi niyetli” kimselerdir.

AK Parti’li Türkiye’nin bu noktaya gelişinin sebeplerini şöyle sıralayabiliriz:

1) 2002’de iktidar olurken başta Amerika ve İsrail ile yerine getirilmesi zor taahhütlere girdiler, 2011 yılında -Suriye’den başlamak üzere- Ortadoğu’da kimseyi tanımayacaklarını, Kürt meselesinde kendilerine çizilen sınırın dışına çıkacaklarını belli ettiler. Sistem onlara “dur” levhasını gösterdi. Hataları işin başında taahhüde girişmeleriydi; bölge ülkeleriyle -liderlik ve bölgenin Osmanlı tipi temellükünü öne sürmeden- bu onurlu işi yapabilirlerdi, ideolojileri buna elvermedi.

2) Yine 2011 seçimlerinden hemen sonra iç toplumsal, fikrî ve politik güçlerle yaptıkları anlaşmayı bozdular, AK Parti’nin bir koalisyon değil kendi tabanlarından ibaret olduğunu, AK Parti’yi bu tabanın her seçimde oyunu artırarak iktidar yaptığını zannettiler. Demokratlarla, liberallerin önemli bir bölümüyle yollarını ayırdılar.

3) AK Parti’ye destek veren grupların tamamının arzusu “yeni sivil anayasa” idi, 12 Eylül 2010 referandumu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün seçimi ve 2011 seçimleri bunun göstergesiydi. AK Parti kurmayları “Aslında bu anayasa da fena değil, herkes tepe tepe kullandı, biz de kullanalım” deyip anayasayı askıya aldılar. Bu konuda diğer üç partinin günahı tabii ki görmezlikten gelinemez, ama bu AK Parti için “Körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz” kabilinden nimet oldu. Anayasa olmayınca Kürt sorunu çözülmedi, araçsallaştırıldı, Aleviler ilk noktada çırpınmaya devam ediyorlar, gayrimüslimler bildiğiniz gibi!

4) Sosyal ve iktisat politikalarını uzun uzadıya anlatmaya gerek yok. Gelir adaletsizliği her gün biraz daha artıyor; emeklilere kulak veren yok; varoşlarda fakir fukaranın gecekonduları kentsel dönüşüm adı altında yok pahasına ellerinden alınıyor, tercihli kimselere veriliyor; toplumsal çözülme hızlanmış durumda, kadın bir daha dönmemek üzere evden çıktı; evlilikler itibardan düştü; sonradan görme, tüketici, gösterişe tutkulu bir “muhafazakâr zümre” türedi, toplumun öfkesine muhatap; yolsuzluklar-rüşvet, usulsüzlükler herkesin dilinde ama soruşturulamıyor; şehirler rant alanına dönmüş, her yere AVM ve gökdelen dikiliyor, üstelik bu “bizim medeniyetimiz” oluyor.

5) Tam merkeze oturduklarını düşünmeye başladıklarında, 10 yıllık koalisyonun katma değeri en yüksek ortağı Hizmet’i etkisizleştirme düşüncesiyle “cemaate karşı cemaat” doktrini geliştirildi. Dershanelerden başlandı, beklenmedik tepkiyle karşılaşınca ve tam o sırada yolsuzluk operasyonları başlayınca hem dışarıdan AK Parti’ye ders vermek isteyenler hem içeride bu iktidar döneminde devletin dindar renge büründüğü değerlendirmesini yapıp devleti tekrar eski “laik karakteri”ne döndürelim diyenler elbirliği yaptılar. “Hükümete karşı darbe yapılıyor” konseptiyle faaliyete geçtiler. Bu, başta Hizmet olmak üzere diğer cemaatlerin tamamına ve AK Parti’yle gelen dindarlığa karşı da düzenlenmiş çok yönlü ve çok kapsamlı bir operasyondur. Hizmet’ten başlandı, diğerlerine sıra gelecek.

6) AK Parti’nin en etkili isimleri, hatta bakanlar “paralel yapı”ya inanmıyor, ama AK Parti’nin tepesi buna inandırılmış durumda. Bu herkesi acıtacak operasyonda Hizmet sadece bir enstrüman, belki ilk kurbandır ve maalesef Başbakan tarafından bir “seçim stratejisi” olarak kullanılmaktadır. Bu, ateşle oynamaktır.

AK Parti büyük hatalar işledi, Türkiye’yi tehlikeli bir noktaya getirdi. Her ne olursa olsun, çıkış yolu bu değildi, hep birlikte çok daha makul çıkış yolu bulabilirdik.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —