Siyaset bilimci Akkoyunlu: Faiz; hırsızlıktır, soygundur, alçaklıktır!

Vangölü TV'nin konuğu olan Siyaset bilimci Yazar Murat Bahadır Akkoyunlu, ekonomiye dair ezberbozan açıklamalarda bulundu. Akkoyunlu, faize yönelik eleştirilerini sıralayarak; "Faiz hırsızlıktır, soygundur, alçaklıktır" diye

GÜNDEM 24.12.2021 14:36:38 0
Siyaset bilimci Akkoyunlu: Faiz; hırsızlıktır, soygundur, alçaklıktır!
Tarih: 01.01.0001 00:00

Van'da internet üzerinden yayın yapan Vangölü TV'de Gazeteci Ziya Türk'ün hazırlayıp sunduğu Oyun Kurucu Programının konukları; Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Mollavelioğlu ve Siyasetbilimci Yazar Murat Bahadır Akkoyunlu idi.

YYÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Mollavelioğlu stüdyo konuğu olurken, Siyasetbilimci Yazar Murat Bahadır Akkoyunlu da Skype aracılığıyla küresel çetenin devletlere yaptığı operasyonları anlattı.

Türkiye'de uygulanan yeni ekonomik sistem, Türk Lirası'na teşvik, asgari ücret artışı, döviz kurları dalgalanması, fiyat artışlarının konuşulduğu programda söz alan Siyasetbilimci Yazar Murat Bahadır Akkoyunlu, çok önemli açıklamalarda bulundu.

AKKOYUNLU: "KÜRESEL ÇETENİN DİNİ, DEVLETİ, İNANCI YOKTUR"

Küresel çeteye yönelik yapılması gerekenleri anlatan Akkoyunlu, "Küresel çeteyi kısaca tanımlayacak olursak, bunların inancı yok. Yahudilik, Hristiyanlık, Musevilik vs yok. Herhangi bir bayrakları, vatanları yoktur. Küresel çetenin özelliği budur. Sapkınlık içindedirler. Bunlar milattan 3 bin yıl öncesine kadar bilinen kesimlerdir. Bunlar 'Tanrı biziz' derler. Bunlar şöyle düşünür, kendilerine tabi olanlar yaşamalı, tabi olmayanlar da ölmeli. ABD ismi verilen şirket gibi. Onlar şirketler koalisyonu. Öyle devlet falan değiller. Heykele bile yazmışlar, dünya nüfusu 300-500 binlere kadar inmeli. Dünyadaki hakimiyetlerini, dünyadaki diğer devletleri bir birleriyle savaştırarak, çatıştırarak sürdürürler. Birinci dünya savaşları, ikinci dünya savaşları ortada. Dünyada bütün kurumlara, inançlara girer, ama kendilerine dönüştürürler. Bir merkezden yönetilirler. Bir nevi ben size Fetoşü tarif ediyorum. ABD yöneticileri isteseler de Fetöşü Türkiye'ye iade edemezler. Dünya devletlerine çöktükleri yıl, 1945'tir. İkinci dünya savaşının sonu. ABD'yi devlet yapmaya çalışanlar bir bir öldürüldü. İcadı bunlar yapıyor. Silah teknolojisinde kullanılan, patent dediğimiz işleri aslında özel şirketler yapıyor. FED denilen, Amerika Merkez Bankası, devlet bankası değil, özel bankadır. FED küresel çetelerin kurduğu bir banka. Dünyanın birçok merkez bankası, o ülkenin değildir aslında. Ama Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası 2002 yılından beri bizim ülkemizindir. Amerika'nın devlet olarak silah şirketleri yoktur. Çoğu özeldir" diye konuştu.

"DÜNYA HALKLARININ ÜZERİNE ÇEŞİTLİ GÖMLEKLER GİYDİRİLDİ"

Küresel çetenin yaptıklarını biraz daha detaylandıran ve halkların üzerine çeşitli gömlekler giydirildiğine işaret eden Murat Bahadır Akkoyunlu, "Küresel çete, dünyayı esir almayı hedefliyor. Bakın 1. Dünya Savaşı'nda dünyadaki hanedanların hükümranlıklarını yok ettiler. Sonraki süreçte, bir Yahudi çocuğu olan Hitler'i ortaya çıkardılar. Filistin'de bir Yahudi devleti kurmak istiyorlardı. Fakat oraya nüfus lazımdı. Yahudiler dünyanın farklı ülkelerine yayılmıştı. Hitler aracılığıyla, Yahudiler katledildi. Katledilen Yahudiler de Hazar Türk Yahudileriydi. Yahudiler de sözde Filistin'e götürülmeye razı edildiler. ABD, İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru müdahale etti. Hitler, intihar etti dediler. Mezarı ortada yok. Çünkü onu geri çektiler. Sonraki dönemde Stalin'i Rusya'da kimler destekledi. Yine bu küresel çete destekledi. Tabi zavallı dünya halkları, üzerlerine giydirilmiş gömleklerle; biri sağcı, biri solcu, biri liberal, biri komünist vs. hep uyutuldu. Devletlerin sınırlarını çizdiler. Yönetimlerini atadılar. Tüm yönetimlerin, bürokrasisine, askeriyelerine, siyasetine, finanslarına, medyalarına, örgüt elemanlarına çöktüler. Yani gladyo. Türkiye'de de böyle oldu. Küresel çeteden izin almadan, bazı yerlere giremezsiniz. Bakın İngiltere Kraliçesi bile, kendi devletinde bazı yerlere giremiyor" şeklinde konuştu.

Akkoyunlu, Covid-19 olarak bilinen koronavirüs salgınının da küresel çeteler tarafından dünyanın başına bela edildiğini dile getirerek, "Bu koronavirüs; insanları ve kurumsal devlet yapılarına kendilerine mecbur bırakmak için, laboratuarlarda ürettikleri bir salgındır. Bu bir viral savaş aracıdır. Nobel barış ödülü verdikleri bir takım insanlar da bunu itiraf etti. Bir dönemler domuz ve yarasadan bulaştığı hikâyeleri söylendi, ama şimdi kimse bunu söylemiyor" dedi.

"BAZI ÜLKELERİN İSMİ VAR, AMA ÜLKE DEĞİLDİR"

Bazı ülkelerin isminin olduğunu, ama küresel çetelerin emrinde olduğunu dile getiren Akkoyunlu, "Bakın Almanya diye bir ülke aslında yok. Çünkü onların emrine girmiştir. Japonya da öyle. Bu ülkelerin aslında milli birer ordusu yoktur. Bakın İngiltere, AB'den ayrılarak, kendini bağımsız bir kimliğe taşıdı. Brexit ile AB'den ayrılan İngiltere, kısa bir zaman içinde Türkiye ile yeni anlaşmalar imzaladı. Eskiden olmuş olsa, aynı anlaşmaları imzalayabilirler miydi?" ifadelerini kullandı.

Dünyanın sekiz ayrı bölgesinde küresel çetenin filoları olduğunu, dünya ticaretinin bunların elinde olduğunu anlatan Akkoyunlu, "İlaç, enerji, petrol gibi birçok şey dolarla alınıp satılır. Dolar kullanılmazsa çete hemen onların başına çöker. Küresel çete herkese bir sınır çizer. Eğer devletlerin başındakiler onları dinlemezse, o devletlerde darbeler olur veya liderlere had bildirilir. Mustafa Kemal Atatürk'ten, Menderes'e, Özal'a, Erbakan'a, Yazıcıoğlu'na, Erdoğan'a kadar benzer uygulamalar yapıldı. Ya öldürüldüler, ya darbelerle aşağı çekilmeye çalışıldılar. Bakın dolar; 1971 yılından beri karşılıksız basılıyor. FED, istediği kadar basıyor. Dolar İsrail'de de basılıyor. Mesela Türkiye'ye kamyon dolusu dolar getirilip, Fetöşün buradaki işten atılmış, parasız kalmış veletlerine dağıtılır. Adamlar istediği işleri yapmak için her yolu deniyor" dedi.

"KÜRESEL ÇETENİN ÇÖKEMEDİĞİ YOLLAR VARDIR"

Küresel çetenin çökemediği bazı yolların olduğunu anlatan Akkoyunlu, "Çin'deki birçok büyük şirketin, aslında Çin devletine ait olmadığını biliyoruz. Tasarrufu dolar cinsinden. Ama şimdi Çin Devleti, kurtuluşunu İpekyolu'nda arıyor. Çin'den başlıyor, Türk devletlerinin coğrafyasından geçiyor, Türkiye'den geçiyor, Avrupa'dan, İngiltere'ye geçmek istiyor. Küresel çete bu yola konamıyor. Bunu Afganistan'la kesmek istediler, ama başaramadılar. Sonra DEAŞ, (İŞİD) ortaya çıkardılar. Ama ABD Başkanı Trump ne dedi, 'DEAŞ'IN, Obama zamanında, Amerika'da kurulduğunu' söyledi. Bu iftiraysa, onu da Trump söylemiştir" diye konuştu.

"DÖVİZ ARTIŞININ BAŞKA NEDENLERİ VAR"

Döviz artışının farklı nedenlerinin olduğunu anlatan Akkoyunlu, "Bu işleri tiyo ile yapıyorlar. Yani önceden bilgi veriyorlar. İstedikleri ülkelerdeki çocuklarına, 'şu saatte dolar satın al veya şu saatte sat' şeklinde. Küresel çetelerin finoları var. Cumhurbaşkanı Erdoğan, onlara yavrular dedi. İşte Türkiye Cumhuriyeti'nin Lideri, o küresel çetelere meydan okudu. Önüne kemik atılmış baronlara da verdi veriştirdi. Küresel çeteye savaş ilan etmiş Recep Tayyip Erdoğan'a, karşı olanlar var. Bir dönemler de ülkemizde dövizi kat kat yükselttiler. Devletin bir bankası, 2001'de Merkez Bankası'ndan para istedi, ama alamadı. Bunu geçenlerde dönemin Ekonomi Bakanı Masum Türker anlattı. Doların değerinin 8.5 TL olduğunu ifade etti. Küresel baronlar ve ülkemizdeki yerli işbirlikçileri, bu ülkedeki insanların, arabası olsun, evi olsun, karnını doyursun, ama herkesi kendilerinin yönetmesini istiyor. Bu yeni bir şey değil. Bir ülke şahsiyetli olmak istiyorsak, bazı sıkıntılara göğüs gerecek. Bu, Peygamberimiz Hz. Muhammed'den (SAV) böyledir. Küresel çeteye karşı olanlar her zaman için sıkıntı yaşamıştır. Kendi dijital paramızı tedavüle sokmamız gerekiyor. Doların bir tuvalet kağıdı muamelesi görmesine yol açmalıyız. Dolarla tuvalette temizlik yapabilirsiniz. Belki biraz sıkıntı yaşarız, ama inşallah sonunda kazanan biz oluruz. Faiz hırsızlıktır, soygundur, alçaklıktır. Pensilvanya finolarının başa gelmemesi gerekir. Cumhur ittifakı onlara engel olduğu için hedef oluyor. Erdoğan'a destek verdiğini zanneden bazı isimler, 'Aman efendim Türkiye kuşatıldı' diyorlar. Türkiye cart diye kuşatmaları deldi. Senin haberin yok. Türkiye, küresel aktör olma yolunda. Türkiye, tüm mazlumları küresel çetelere karşı savunan yegâne ülkedir. Bazen bana diyorlar, 'sen hangi partiyi destekliyorsun' diye. Söyleyeyim: Ben, 15 Temmuz kıyamını destekleyenlerin partisini tutuyorum. Bu kadar basit" ifadelerini kullandı.

MOLLAVELİOĞLU: ÜLKEMİZDE YENİ BİR MODEL UYGULANIYOR

Akkoyunlu'nun ardından söz alan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Mollavelioğlu, dünyada mevcut ekonomik sistemin faize dayalı olduğunu belirterek, "Faiz sisteminde, 'sen çalış, ben yiyeyim' anlayışı söz konusu. Evet, bir küresel çete var. Bizdeki tartışmalar ise sanki küresel çetenin çalışmaları, hükümete yarıyormuş gibi bir durum var. Eğer bu çetenin çalışmalarını da çok büyütürsek, o zaman kendi çalışmalarımızı yapamayız. Düşmanın silahı varsa, biz de silahlanmalıyız. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdi yeni bir model deniyor. Bunun görünen ve görünmeyen etkilerine dikkat etmeliyiz. Eskiden bizim ülkemizde enflasyon varsa, faizi yükseltme politikası uygulanıyordu. Yabancı para gelince, tasarruf azalır. Bununla bir miktar büyüme sağlanır düşüncesi vardı. Daha önce ülkeye giren sıcak para ile alt yapılar, yollar yapıldı. Ama bir noktadan sonra dönüşüm olması gerekiyor. Faiz oranlarının düşmesi gerekiyor. Pandemiden dolayı, lojistik açıdan sıkıntılar oldu, enflasyon yükseldi. Şimdi ülkeler enflasyonla mücadele ediyor. Ülkemizde döviz kurunu bahane ederek fiyatların yükseltildiğine şahit olduk. Beklentilerden dolayı talepler de artınca, fiyat artışları devam etti. Bizim ülkemizdeki yeni model ile faizin düşürülmesi planlanıyor. Ama bazı ekonomistler, 'Eğer faiz düşürülerek, dövizdeki düşüşler sağlanacaksa, niçin faiz sıfırlara çekilmiyor' şeklinde konuşmalar yapıldı. Ben soruyorum, hasta bir insana doktor ilaç yazdığında, o hasta birden bire iyileşmek için kutudaki tüm ilaçları mı içsin. Bu anlayış doğru değildir. Son zamanlarda döviz kurundaki aşırı yükselişlerin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı tedbirler sonrası düşüşe geçmesi de bazı muhalif kesimleri yine tatmin etmedi. Siyasi düşüncelerden dolayı kabullenememe durumu var" ifadelerini kullandı.

Van Bölge Gazetesi: Bişar Ulutaş