STK ve bazı parti mensuplarının katıldığı açıklamada şöyle denildi: "Bilindiği üzere Doğu Anadolu’da Ermeni vahşetini en acı şekilde yaşayan bölge Van ili ve çevresidir. Siz bugün kendi ayinlerinizi yaparken, bizler ise sizin katlettiğiniz masum insanların mezarı başında, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri, odalar, dernekler olarak bu açıklamayı yapıyoruz. Şu an Erciş’te ise Ermeni katliamına maruz kalan insanlarımızın işkenceler sonucu yakılarak katledildiği Çavuşoğlu Samanlığında bulunmaktayız.
Tarihte eşi benzeri az bulunan katliamlar ve işkencelerle Ercişlileri soykırıma uğratan Ermeniler, bin yıldır Türk idaresinde hiçbir şekilde ayrımcılığa tabi tutulmadan yaşadıkları bu toprakları kana bulamışlardır. Rus işgali ve Ermeni mezalimi karşısında Ercişlilerin bir kısmı göç edip yurtlarını terk ederken, çeşitli sebeplerle göç edemeyip kalanlar ise Ermeni vahşetinin akıl almaz işkencelerini gördükten sonra katledilmişlerdir. Binlerce insanımız Erciş’teki Ermeni katliamından uzaklaşmak için çaba sarf ederken; bir kısmı tifo, dizanteri, kolera vb. hastalığa yakalanarak yolda hayatlarını kaybetmiş, bir kısmı ise yorgunluktan, açlıktan yollarda kalarak düşman elinde ölüme terk edilmiştir. Öte yandan kaçamayan ve topraklarını terk etmek istemeyen insanlarımızın bir kısmı dağlara sığınırken, bir kısmı da yıllardır beraber yaşadıkları, komşuluk ve iş ortaklıkları
yaptıkları Ermenilerin bir gün kendilerine kötülük edeceklerine, işkence edip öldüreceklerine, ev ve iş yerlerini talan edip yakacaklarına inanmamış ve beklemişlerdir. Aslında masum insanlarımız yanılmışlardır ve bu yanılgının faturasını ise iğrenç vahşi katliamlara maruz kalarak ödemişlerdir. 1915 yılında Ermeniler tarafından vahşice gerçekleştirilen bu katliamda gün yüzüne çıkartılan masum Müslümanların vücutları akıl almaz yöntemlerle önce kesici aletlerle işkenceye maruz kalmış, ardından gaz yağı dökülüp yakılarak topluca şu an üzerinde bulunduğumuz samanlık alanında katledilmişlerdir. İlimiz sınırları içinde Ermenilerin yaptığı katliam sadece burası değil. Tespit edilen 200 civarındaki toplu mezardan Doğu Anadolu’da yerli-yabancı bilim adamları, basın-yayın mensupları, uzmanları ve halkın gözleri önünde açılan 10 toplu mezardan en büyüğü ve 3000’den fazla şehidin metfun bulunduğu Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi girişindeki Zeve (Zâviye) köyündeki 8 köyün toplu mezarı delil değil midir? Öte yandan, 1920’li yıllarda Doğu Anadolu’da Ermeni iddialarını inceleyen 69 Amerikalı uzmanın Amerikan Kongresi’ndeki tutanaklarını da inceleyerek Kongre’ye rapor sunan Kongre üyelerinin '…
Bir milyon Müslüman’ın Doğu Anadolu’da öldürüldüğü unutulmamalıdır… ve Türkler biz katliama uğradık diye tavır alırlarsa, bu haklı olmaz mı' tespitleri bilinmektedir. Amerikalı Demokrat Parti Temsilciler Meclisi Üyesi Larry Smith’in '…Türkiye’yi görüp, incelemeler yaptım. Şimdi fikrim değişti. Artık olaylara ilmî ve gerçekçi bir açıdan bakıyorum. Ermenilerin tarihi saptırdıklarını ve gerçekleri kendi amaçları doğrultusunda değiştirdiklerini gördüm' ifadesi yayımlanmıştır. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden’ın 1915 olaylarını ‘Ermeni Soykırımı’ olarak nitelendirmesi ise gerçekle tarihle asla bağdaşmamaktadır.
Bu aslında bir Hak ve Batıl mücadelesidir. Söylem sadece siyasidir. ABD, önce kirli tarihinde kendi yaptıkları katliamlara, işkencelere, zulümlere baksın. Tek gündemi ülkemize düşmanlık olan çevrelerin iftiralarını tekrar eden ABD Başkanının açıklamasını şiddetle kınayıp reddederken, HDP ise yaptığı açıklamasıyla gerçek yüzünü bir kez daha gösterip Ermeni yanlısı olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Bugün bu açıklamamıza iştirak eden siyasi parti temsilcilerimize, sivil toplum örgütlerimize, odalarımıza, derneklerimize, vatandaşlarımıza ve değerli basın mensuplarına katılımlarından dolayı teşekkürlerimizi sunarız. Saygılarımızla." Açıklama sonrası STK ve parti mensupları toplu fotoğraf çektirip dağıldılar.
