Koronavirüs salgını haramilerin saltanatını çökertiyor

Üretmeden, sadece spekülasyonla parasının kıymetini artıran, kaoslardan gelir elde etmeye çalışıp faiz kamçısıyla üretenin sırtından geçinen kapitalist lobi, salgın sonrası diz çöktü. Vatandaşlarına maske bile bulamayan, sağlık s

DÜNYA 8.04.2020 12:03:09 0
Koronavirüs salgını haramilerin saltanatını çökertiyor
Tarih: 01.01.0001 00:00

Toplumsal kargaşa ve spekülasyonlar üzerinden sıfır emekle parasına değer katan sermaye çeteleri küresel salgın karşısında aciz kalırken, uzmanlar; üretim ve insan odaklı yeni dünya düzeninde bu baronların yer bulamayacağını vurguladı. Üreten ülkelerin emeğini suni spekülasyonlarla gasp eden uluslararası sermaye ve faiz lobisi, küresel salgın karşısında diz çökmüş durumda. Üretmeden, sadece spekülasyonla parasının kıymetini artıran ve faiz kamçısıyla üretenin sırtından geçinenler, harami saltanatı sürdükleri ülkelerde küçük bir virüse teslim olarak malikanelerine kapanıyor, maske hırsızlığı yapıyor. Yeterli sayıda maske üretemedikleri için “fular takın” tavsiyelerine tutunan, maske gasbına başlayarak alenen hırsızlık yapan baronlar; ekonominin sadece para, borsa, faiz ve spekülatif araçlardan ibaret olmadığını yaşayarak görüyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da “Diğer ülkelerin ve insanların sırtından kendilerine sahte bir refah düzeni kuranların devri artık kapanıyor” sözleriyle vurguladığı bu gerçeği Akit’e değerlendiren uzmanlar, salgın süreciyle birlikte sömürü düzeninin beyin ölümünün gerçekleştiği, üretim ve insan odaklı yeni dünya düzeninde bu baronların yer bulamayacağını vurguladı.

Kapitalizm tamamen çöktü

Uluslararası Stratejik Tahlil ve Araştırmalar Merkezi (USTAD) Başkanı Ahmet Akgül, virüs dalgasının dünya savaşı etkisi oluşturarak ekonomik ve siyasal sistemlerin yeniden kurulacağı ortamı oluşturduğunu söyledi. Küresel sermayenin yaklaşık 150 yıldır insanlığı sömürdüğüne değinen USTAD Başkanı Ahmet Akgül, “Sömürü çarkının yolları faiz, bankacılık ve tüketim toplumuydu. Sadece küçük bir kesimin ciddi manada zengin olduğu ama geri kalan bütün insanlığın onların refahı için çalıştığı bir sistem oluşturmuşlardı. Bu sistemin bir şekilde bozulacağı aşikardı. Şu anki virüs dalgası bir dünya savaşı etkisi oluşturup, ekonomik ve siyasal sistemlerin yeniden kurulacağı bir fırsatı oluşturmuştur. Bugün geldiğimiz noktada faiz bankacılığından, suni spekülasyonlardan, planlı kaoslardan gelir elde etmeye çalışan kapitalist lobinin çöktüğünü ve emeğin, üretimin ve hatta takasın ne kadar önemli olduğuna tüm dünya şahit oldu” sözlerini sarf etti.

Yeni dünyanın şafağı söktü

“Devlet Başkanımız Tayyip Erdoğan’ın da belirttiği üzere artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” diyen stratejist Akgül, şöyle devam etti: “Bu salgın hangi halde yayılmış olursa olsun, Cenab-ı Hakk’ın rızasının tecellisidir. Yani bir sistem ve yöntem değişikliği zaruridir. İnsanların kendisini ekonomik ve küresel manada sorgulayacağı bir dönemece girdik. ‘Üretmeden tüketmek, ama nereye kadar?’ sorusu artık herkesin zihninde. Çünkü Batı’da insanlar en basitinden bir maskeye bile ulaşamıyor. Sağlık merkezlerinde tedavi olamıyorlar. Parası olanın elindeki kağıtlar hiçbir şeye yaramıyor. Çünkü sistem artık iflas etti. Rahmetli Erbakan Hoca’nın hayali olan üretime dayalı modelin şafağı sökmüştür.”

Sancıyı en başta Batılı ülkeler ve sistemlerin yaşayacağını bildiren Akgül, sözlerini şöyle noktaladı: “İçi çöp ama dışı çikolata görüntüsü olan Avrupa Birliği, IMF, BM, NATO gibi sistemlerin de bu yeniliğe ayak uydurması veya yıkılıp gitmesi kaçınılmazdır.”

İnsanlar sorgulayacak, sistemler yıkılacak

Mevcut süreci gazetemiz Akit’e değerlendiren Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (ULİSA) Müdürü Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin, mevcut sistemlerin sorgulanma döneminin geldiğini ifade etti. Dünya tarihinde nadir yaşanan gelişmelerin olduğu bir dönemi yaşadığımızı kaydeden Uluslararası İlişkiler Uzmanı Prof. Mustafa Sıtkı Bilgin, “Önemli bir tarihi kırılmadan geçiyoruz. Şimdi de sağlık, ekonomik ve siyasal olarak küresel ölçekte tüm dünyayı etkileyen süreci yaşıyoruz. Dünyada bütün tarihi kırılmaların muhakkak bir yansıması olmuştur. Mevcut koyu kapitalist düzende yüzde 1’lik kesim, dünyanın yüzde 50’lik servesine sahiptir. Bu sistem insanın en temel ihtiyacı olan sağlık alanında bile Batılı kapitalist ülkelerin merkezi olan ABD, Fransa, İtalya, İspanya gibi ülkelere bakıldığında en geride kaldıkları görüldü. İnsanlara doğru dürüst bir tane bile yatırımın yapılmadığı ortaya çıktı. Buradaki insanların artık sorgulama dönemi başlamıştır” dedi.

Gemi ‘gaspla’ yürümez!

Prof. Bilgin, “Her gün binlerce kişinin öldüğü, tedavi koşullarının çok kötü olduğu ülkelerde sosyal ve siyasi olaylara şahit olmaya başladık. Ve bu ülkelerin yönetimleri, parası ödenerek satın alınmış maske, solunum cihazı gibi sağlık malzemeleri içeren gemilere veya transit konvoylara el koyuyor. Düpedüz başka ülkenin malını gasp ediyorlar, bu seviyeye düştüler. İtalya ve İspanya gibi ülkeler yapayalnız bırakıldı. Ülkeler arasında aşırı güven zedelenmesi olan AB, NATO gibi ülkeler artık nasıl devam edecek? Önümüzdeki süreçte hepsi sorgulanacaktır” diye konuştu.

Hem Avrupa’da hem ABD’de sanki insanların büyük refah içerisinde olduğu yönünde sinema, diziler ve medya üzerinden algı oluşturulduğunu, ama sadece sağlık alanından bakıldığında bile kısmi bir refah ve mutlu bir azınlığın zenginliğin üzerine oluşturulmuş bir algı olduğunun salgınla birlikte net olarak görüldüğünü kaydetti. Bilgin, “Koronavirüs, Batı’daki sosyal ve ekonomik refah durumunda da ortadaki büyük makası deşifre etti. Sadece sağlık sektöründe değil, hayatın her aşamasında yer alan eşitsizlik olduğu görüldü” ifadelerini kullandı.