|
Şubat ayında, “köylerde atıl kalan mera alanlarını üretime kazandırmak, koyun barınaklarının tam kapasite kullanımını sağlamak, ülkede koyun varlığını artırmak, kırsalda koyunculuk yapan insanları sosyal güvenceye kavuşturmak” amacıyla, “300 Koyun+Maaş” adı altında başlatılan proje kapsamında, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından sözleşme imzalanacak yetiştiricilere satılacak 300 başa kadar küçükbaş hayvan için başvurular geçtiğimiz Cuma günü sona erdi.
Projenin ilan edildiği günden itibaren TİGEM sitesi büyük yoğunluk yaşadı. Yetkililer, sorunun aşırı yüklenmeden kaynaklandığını açıkladı.
KAÇ KİŞİ BAŞVURDU?
Projeye başvuru süresi geçtiğimiz Cuma günü dolarken, gazetemize konuşan yetkililer, başvuru sayısını daha sonra açıklayabileceklerini ifade etti. Ancak çok sayıda mera ve ahır sahibi vatandaş, başvuru süresi kısa tutulduğu için evrak tanzimi ve bürokratik işlemlerden dolayı başvuru yapamadıklarını, bu nedenle ek süre tanınmasını talep etti.
“SÜRE KISA TUTULDU”
Hakkâri merkeze bağlı Kaymaklı köyünden göç ederek Van’a yerleştiğini söyleyen Ferman Demirhan isimli vatandaş, “İkametgâhımı alıp Hakkâri’ye gidene kadar ‘bitti’ dediler. Benim köyde hem evim var, hem de 500 koyunluk bir ahırım var. Ama Van’da ikamet ettiğim için resmi işlemler için kaydımı zamanında Van’a aldırmak zorunda kalmıştım. Bu vesileyle geri dönecektim, bu iyi bir fırsattı ama olmadı” dedi.
30 BİN KOYUN 3 BİNE İNDİ
Yaşanan depremden dolayı Kaymaklı köyündeki 100 hanenin tamamen göç ettiğini daha sonraki yıllarda ise sadece 20 hanenin geri dönebildiğini anlatan Demirhan, şunları söyledi:
“İmkânı olanlar dönebildi, bizim gibi varını yoğunu satıp şehirlere göç edenler ise bir daha geri dönemedi. Van’da var, İstanbul’da, Mersin’de, daha farklı illere gidenler oldu. Bu proje geri dönmemiz için iyi bir imkândı, bence son zamanların en iyi imkânıydı, ama kısa tutuldu. Şimdi amaç kırsal kalkınma ise bizim köyde Berçelan gibi, Süs Yaylası gibi yayla ve geniş meralar var, orada köy olarak bir dönem 30 bin koyunumuz varken, şimdi bu sayı 3 bin civarındadır. Böyle bir teşvik iyi uygulanmazsa orada yine değişen bir şey olmaz. Süre neden bu kadar kısa tutuldu anlamadık, kimisi yeni farkına varmış, insanlar dört bir yana dağılmış. İstanbul, İzmir, Adana, Mersin. Şimdi şartlardan birinde ‘ikameti köyde olanlar’ diyor, benim köyde değil ama geri dönmek istiyorum, geri dönmek için de tutunmam gereken bir dalım olmalı, bu dalı tutmadan elimden kaydı, şimdi ben ne yapayım?”
“SÜRE UZATILSIN”
Projeden yararlanmak isteyen ancak ne yapacağını bilemediği için başvuru yapamadığını belirten Dırbaz Demirhan isimli köylü de, şunları söyledi:
“Benim köyde hem evim, hem de ahırım var. Arazim var, tapularım var. 300 değil, 1000 koyun beslerim. Depremden dolayı buraya geldik, bir daha da kendimize gelemedik. 7 nüfusum var. Elimde sadece Yeşil Kartım var, başka da bir şeyim yok. Köyde iken var olan hayvanımı satıp Van’a yerleştim. İş yok, güç yok. Eşim kanser hastası. Başka çalışanım yok. Çocuklarımı okutamıyorum. Köyüme dönmek için daha önce birçok yetkili kuruma başvurdum ancak destek alamadım. Bu benim için büyük bir fırsattı, fakat geç öğrendim, evraklarımı hazırlamak için harekete geçene kadar ‘süre bitti’ dediler. Bu, köyünde arazisi boş kalmış, şehirde de mağdur olmuş kimseler için çok iyi bir fırsattı. Memleket için de bizim için de iyiydi. Ben şahsen süre uzatılırsa ve bana imkân verilirse çocuklarımla, ailemle birlikte seve seve köyüme gider, değil 300, bin koyun beslerim.”
Özel Haber: Adil HARMANCI
|
